Kaddafi'nin ölümünün dördüncü yılında Libya'da, iç savaş hala devam ediyor

Tunus'ta başlayan Arap Baharı'nın etkisiyle Libya halkı, Ağustos 2011'de 42 yıllık Kaddafi rejimine son vermişti. Aynı yılın Ekim ayında ise memleketi Sirte kentinde, Ulusal Geçiş Konseyi askerleri tarafından yakalanarak öldürülmüştü. Muammer Kaddafi'nin ölümünün dördüncü yılında ülkedeki iç savaş halen devam ediyor. 350 kabileli Libya, fiili olarak altıya bölünmüş durumda.

Ülkeyi 42 yıl baskıyla yöneten Kaddafi'nin 20 Ekim 2011'de öldürülmesiyle demokrasinin geleceğini ümit eden halk, kendini bir anda iç savaşın ortasında buldu. 2012 yılında kurulan Ulusal Birlik Hükümeti'nin ömrü de fazla uzun sürmedi. Akabinde ülkede biri Tobruk'ta 'Temsilciler Meclisi', diğeri de Trablus'ta olmak üzere 'Milli Genel Kongre' adıyla ayrı ayrı iki rakip hükümet kuruldu. Bu çift başlılıktan faydalanan IŞİD'e bağlı radikal terör örgütler de kuzeyde kendi devletlerini ilan ettiler. Bununla birlikte ülkenin güney ve güney batısında etkili olan kabileler de kendi yönetimlerini ilan etti. Özellikle ülkede güçlü olan El-Tebu, El-Zaviye, Varşefana ve Barka kabilelerinin bulundukları bölgelerde kendi adlarına yaklaşık bir yıldır vergi topladığı iddia ediliyor. Ayrıca 350 kabilenin olduğu Libya'da, kısa zamanda ulusal birlik sağlanamazsa bölünmenin daha da artacağı ileri sürülüyor.

BM'NİN 10 GÜN ÖNCE KURDUĞU HÜKÜMET ÇATIRDIYOR

Fas'ın Skhirat kentine yaklaşık altı aydır devam eden Libya için diyalog görüşmeleri 9 Ekim'de sonuçlanmıştı. Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Bernardino Leon, Libya'da Faiz Saraj liderliğinde Ulusal Birlik Hükümeti'nin kurulduğunu ilan etmişti. BM önderliğinde açıklanan Ulusal Birlik Hükümeti'nin ilanına rağmen iki rakip blok arasındaki temel sorunlar aşılamadığı görüldü. Trablus ve Tobruk yönetimleri içinde bulunan farklı gruplar, BM önderliğinde kurulan hükümeti tanımadıklarını duyurdu. Özellikle Trablus bloğunu yöneten hükümet, oluşturulan Ulusal Birlik Hükümetini kabul etmediğini açıkladı. Trablus yönetiminin karşı çıktığı konu ise BM'nin Tobruk hükümetinin meclisini ülkenin meşru yasama organı olarak kabul etmesi oldu. Bu durumun ise Libya'daki siyasi krizi çıkmaza soktuğu belirtiliyor.

Ülkede tarafların onayıyla ulusal birlik hükümeti kurulsa dahi, bu hükümetin başarıyla faaliyetlerini sürdürmesinin oldukça zor olduğu vurgulanıyor.

Öte yandan BM'in sunduğu Libya Siyasi Anlaşması'na göre, tüm milisler önce Trablus'tan, sonra diğer bölgelerden çekilecek ve altmış gün içinde de ağır ve orta silahlar BM'ye teslim edilecek. Ancak ülkede bazı gruplar bu ateşkes şartlarını kabul etseler de şimdiye kadar uygulayan hiçbir taraf olmadı.

DÖRT YIL İÇİNDE PETROL ÜRETİMİ DURMA NOKTASINA GELDİ

Libya, siyasi çöküşlerle birlikte en büyük gelir kaynağı olan petrol üretimin de durma noktasına geldi. OPEC verilerine göre, Libya, Ocak 2013 tarihi itibariyle yaklaşık 50 milyar varillik kanıtlanmış ham petrol rezerviyle Afrika'nın en büyük, dünyanın ise dokuzuncu büyük petrol üreticisi ülke konumunda bulunuyor. Kaddafi rejimi sonrası ülkedeki siyasi otorite boşluğundan yararlanan aşiret liderleri ve silahlı gruplar, ülkenin doğusundaki dört ana petrol limanını uzun süre kontrolü altına almıştı. Dünyanın en kaliteli ham petrol rezervleri arasında gösterilen Libya'daki petrol yatakları, 2011 öncesi günlük 1 milyon 650 bin varil üretim yaparken, devam eden iç savaş nedeniyle bu üretimin, son dönemde 150 bin varile kadar düştüğü açıklandı. Ülkede taraflar arasındaki en büyük kavganın nedeni, üretimi yapılamayan kaliteli petrolün paylaşımı şeklinde gösteriliyor.

DARBE GİRİŞİMİ YAPAN GENERAL HAFTER SORUNU

Kaddafi'nin generallerinden Halife Hafter, ülkenin en büyük sorunlarının başında geliyor. Şubat 2014'te Trablus yönetimine karşı kalkıştığı başarısız darbe girişimiyle gündeme gelmişti. İstediği desteği bulamayan Hafter, ülkenin doğu ve kuzeydoğusunda bulunan bazı aşiretleri ve askeri grupları kendisine bağlayarak güçlendi. Tobruk yönetimi ise Hafter'i, 2015'in başında ülkenin Genelkurmay Başkanı ilan etti. Özellikle Mısır'a sınırı olması nedeniyle Kahire yönetiminin de desteğini aşan Halife Hafter, son dönemde IŞİD'e karşı gerçekleştirdiği operasyonlarla gündeme gelmişti.

Ülkede siyasi bir çözüm isteyen tarafların Halife Hafter'i memnun etmeden başarıya ulaşamayacakları ifade ediliyor. Hafter ise her kesim tarafından kabul edilecek Genelkurmay Başkanlığı rütbesini talep ediyor.

Fiili olarak altıya bölünen Libya'da, gelecek günlerde, 'petrol gelirleri, General Hafter sorunu, 350 kabilenin kendi başına buyruk davranması' gibi sorunların çözülememesi halinde, var olan iç savaşın şiddetinin giderek artacağı yorumları yapılıyor. CİHAN
20 Ekim 2015 17:45
DİĞER HABERLER