Kilis Belediye Başkanı: Kapılarımızı açalım, Avrupa'nın içlerine göndereyim

Kilis Belediye Başkanı Hasan Kara, AB ve BM'nin mülteciler için 'sınırları açın' çağrısına ilişkin "Tamam kapılarımızı açalım. Ben buradan otobüslere doldurayım İstanbul'a, oradan da trenle doğrudan Avrupa'nın içlerine göndereyim. Tüm yol masraflarını ben karşılayayım." dedi.

Kilis Belediye Başkanı Kara, katıldığı bir televizyon programında yaptığı açıklamada, önce Avrupa Birliği (AB) ardından ABD ve BM'den gelen 'Halep için sınırları açın' çağrılarına cevap verdi. Kilis'te kentteki mülteci sayısının şehir nüfusunu aştığını anlatan Kara, bunun dünyada örneğinin olmadığını ifade etti.

Kara, şöyle devam etti: "Dünyanın hiç bir yerinde örneği yaşanmamış bir durumu yaşıyoruz. Kendi nüfusundan fazla bir nüfusu ağırlıyoruz. Kilis'te gerek toplumsal olaylar, gerekse asayiş olayları hemen hemen hiç yaşanmayacak derecede az. Bugün asayiş olaylarımız Türkiye ve AB'den az. Suriye şu anda turnasol kâğıdı gibi. Birileri işin edebiyatını yapıyor, birileri de eziyetini çekiyor, birileri sadece akıl veriyor. Ama kendilerine geldiği zaman 'parmağını taşın altına koy' dediğin zaman da buna bas bas bağırıyorlar. Ben ibretle izliyorum. Bu yayın aracılığıyla tüm Kilis halkına şükranlarımı iletiyorum. Bugün itibariyle kendi nüfusumuzdan fazla Suriyeli'yi ağırlıyoruz. 1 saatte ne olacağını da bilemiyoruz."

'Sınırlarınızı açın' çağrısına da değinen Kara, "Avrupalıların özellikle son günlerde artan 'kapınızı açın, şunu şöyle yapın' taleplerini yersiz görüyorum. Ben buradan bir çağrıda bulunmak istiyorum. Tamam kapılarımızı açalım. Ben buradan otobüslere doldurayım İstanbul'a, oradan da trenle Avrupa'nın içlerine göndereyim. Tüm yol masraflarını ben göndereyim. Avrupa'ya gönderelim, sınırımızı doğrudan açalım. Hem Öncüpınar'ı hem de Edirne'deki sınır kapısını açalım. İki kapıyı birden açmış olalım." diye konuştu.

Kilis'in mülteciler konusunda yeni bir ağırlığı kaldıramayacağına işaret eden Kara, şunları kaydetti: "Şu anda Kilis bir haltercinin kaldırabileceği yükten fazlasını kaldırıyor. Bir halterci örneğin 220 kilo kaldırıyorsa, biz 260 kilo kaldırıyoruz. Daha bunun üzerine ağırlık gelmesi bizim dizlerimizin bağının çözülmesine meydan verir. Şu anda Türkiye'nin ve dünyanın tek örneği olmamıza rağmen ben AB fonlarından ve BM fonlarından hiçbir yardım almadım. Sadece bizim katı atık depolama tesisimize bir araç aldık. Onun da değeri yaklaşık 300 bin Euro civarında. Onun dışında yardım gelmedi. Benim belediyecilik hizmetlerini devam ettirmem için acilen bana 100 milyon Euro lazım. Ha bunu sadece yapacağız, vereceğiz diyorlar."

Rusya, Esed ve diğer güçlerin saldırılarının durmaması durumunda Suriye'deki sıkıntının süreceğini vurgulayan Kara, şu ifadeleri kullandı: "Ben geçen hafta Londra'daydım. Londra İmar ve Kalkınma Bankası'nın toplantısına katıldım. Sadece işin edebiyatını yapıyorlar. Ama onlar onu yapadursunlar biz komşuluk hukukunun ne anlama geldiğini, komşudaki zor durumdan dolayı bizim nasıl etkilendiğimizi biz biliyoruz. Ben şunu net şekilde söyleyeyim; kadın, çocuk, yaşlı herkes zor durumda. Bugün sınırımızda 30 ila 60 bin civarında insan var. 1-2 saat sonra 100 binleri bulmayacağı konusunda geçerli bir bilgi yok. Rusya'nın bombalaması durmadığı sürece, PYD ve DEAŞ'in baskısı durmadığı sürece burada bizim sınırı tutmamız, 100 bin ile 1 milyonla bu işi durdurmamız mümkün değil. Biliyorsunuz 10-15 gün önce Kilis'e katyuşa füzesi atıldı. Hepinizin bildiği gibi bu füze Rus yapımı. Ruslar Esad güçlerine, Esad güçleri PYD'ye veriyor. PYD'nin DEAŞ'in eline geçiyor. DEAŞ ise Kilis'e atıyor. Nasıl bir birliktelik olduğu bu füze ile ortaya çıkıyor. Onun için PYD'nin PKK'dan, onun da DEAŞ'tan farkı yok. Ben öncelikle Avrupa'ya da ben net bir şekilde seslenmek istiyorum; 'sınırı açın' demekle bu iş olmuyor. Bu saldırılar durmadığı sürece, Suriye'deki insanlık dramının bitmesi mümkün değildir." CİHAN
10 Şubat 2016 20:45
DİĞER HABERLER