Mahmut Tanal: MİT TIR'ları davasında bir intikam ve savaş hukuku uygulanıyor

CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, MİT TIR'ları davasıyla ilgili burada görülen olayın aslında devletin silah kaçakçılığı yaptığının bir belgesi olduğunu söyledi. Devletin silah kaçakçılığı yaptığı bir ülkede hukuk devletinden bahsedilemeyeceğini vurgulayan Tanal, "Eğer bir devlet silah kaçakçılığı yapıyorsa; o devlete eşkıya devleti denir; hukuk devleti denmez. Burada bir intikam ve savaş hukuku uygulanıyor." dedi.

Adana ve Hatay'da MİT'e ait TIR'ların durdurulmasına ilişkin davanın ilk duruşması, Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nde başladı. Duruşmanın başında Cumhuriyet savcısının talebiyle davada oy birliğiyle gizlilik kararı alındı. Bu karara tepki gösteren CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, bugüne kadar devlet sırrıyla ilgili Genelkurmay Başkanlığının, MİT'in, resmi kurumların, başkanın, hiç kimsenin, gerek bu TIR'ların ve içindeki malzemenin MİT'e ait olduğuna ilişkin hiçbir belgenin dosyada olmadığı gibi hiçbir açıklamayı da bugüne kadar yapan olmadığını ifade etti.

"SUÇ İŞLEMEK DÜNYANIN HİÇBİR ÜLKESİNDE DEVLET SIRRI OLARAK KABUL EDİLMEMİŞTİR"

"Bir işin, bir işlemin devlet sırrı olabilmesi için Bakanlar Kurulunun, Milli Güvenlik Kurulunun, MİT'in bu konuda bir karar alması gerekirken bugüne kadar bu dosyada alınan bir karar da yok." diyen Tanal, şöyle devam etti: "Devlet sırrının arkasına sığınılarak duruşmaların kapalı yapılmasına karar verdiler. Dünyanın hiçbir yerinde devlet, silah kaçakçılığı yapmaz, şuan burada görülen olay aslında devletin silah kaçakçılığı yaptığının bir belgesidir. Devletin silah kaçakçılığı yaptığı bir ülkede, biz hukuk devletinden bahsedemeyiz. Eğer bir devlet silah kaçakçılığı yapıyorsa; o devlete eşkıya devleti denir; hukuk devleti denmez. Hukuk devleti olanlar hukukla yaşar, böyle silah kaçakçılığı yapmaz. Devletin suç işleme özgürlüğü yoktur. İşlediği suçu da gizleme hakkı da yoktur. Suç işlemek dünyanın hiçbir ülkesinde devlet sırrı olarak kabul edilmemiştir. Burada da kabul edilmemesi gerekiyordu aslında. Burada bir intikam ve savaş hukuku uygulanıyor."

'HALKIN GERÇEKLERİ ÖĞRENMESİ ENGELLENMEYE ÇALIŞILIYOR'

Duruşmanın kapalı yapılmasının Anayasa ve uluslararası hukuka aykırı olduğunun altını çizen Tanal, halkın gerçekleri öğrenmesinin engellenmeye çalışıldığını vurguladı. "Duruşma kararını kapalı verenler, cumhuriyetin savcılarını, sarayın savcısı tarafından yargılayanlar, hukuk devleti önünde ama mutlaka günün birinde hesap vermek zorundadır. Çünkü devletler hukukla yaşarlar." diyen Tanal, konuya ilişkin resmi tutanağı ve dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkındaki fezlekeyi gösterdi. Fezlekenin Meclis'te olduğunu ifade etti.

"GİZLİLİK KARARI SUÇUN ÖRTBAS EDİLİP KAPATILMA GİRİŞİMİDİR"

CHP İstanbul Milletvekili Eren Erdem ise gazeteci kökenli bir vekil olarak olayı çok yakından takip edip yazdığını hatırlattı. Dünyanın en acemi istihbarat örgütünün bile silah sevkıyatı yapamayacağını dile getiren Erdem, başka bir hikayenin çok farklı ortaya konup birilerinin kurban edildiğini gördüğünü kaydetti.

"MİT kendi içinde bir hesaplaşma yapacaksa yapar." diyen Erdem, "Cumhuriyet savcılarının mağdur edilmesini, askerlerin mağdur edilmesini engelleyerek yapar. Yapılan iş yanlıştır. Çünkü devlet sırrı diye kodlanan halbuki böyle değerlendirilmemesi gereken tutanaklarda bu TIR'ların talimatını dönemin Başbakanı Erdoğan verdiği ifade edilmektedir. Tutanaklarda tek bir şahsın talimatıyla bu TIR'ların sevk edilmiş ve yola çıkmıştır. Dolayısıyla bu yapılan devlet sırrı değil bir suç, terör faaliyeti kılar. Bir örgütü besleme olarak katlar. Gizlilik bu kararı fevkalede yanlış ve suçtur. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Suçun örtbas edilip kapatılma girişimidir. Bu davada çok sayıda insan mağdur edilmiştir." şeklinde konuştu. CİHAN
01 Ekim 2015 15:05
DİĞER HABERLER