17 Aralık sonra serbest kalmak için kısmen rüşvet ödedim

ABD'deki davada Sarraf dördüncü kez tanık olarak dinlendi. Sarraf 17 Aralık operasyonunun ardından serbest kalmak için kısmen rüşvet ödediğini iddia etti.

ABD’de İran’a yönelik ambargoların delindiği iddiasıyla açılan, Halkbank eski Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın yargılandığı davada Rıza Sarraf dördüncü kez tanık kürsününe çıktı. Bugünkü duruşma gecikmeli olarak başladı. Sarraf duruşmaya kravatsız koyu renk bir ceket ve beyaz bir tişört giyerek geldi.
Duruşma geçen hafta kaldığı yerden devam etti. Rıza Sarraf Halkbank eski Genel Müdürü Süleyman Aslan ile arasındaki WhatsApp yazışmaları, Hakan Atilla ve kendi şirketinde çalışan Abdullah Happani arasındaki telefon görüşmeleri hakkında bilgi verdi.

Rıza Sarraf tutuklu sanık Mehmet Hakan Atilla'nın kendisini gıda ticaretinin gerçek görünmesi konusunda uyardığını söyledi. Sarraf, Atilla'nın kendisine gemilere yükleme belgelerinin daha titiz hazırlanması gerektiğini belirttiğini ve kendisine "Sadece 14 bin ton taşıyabilen bir gemide 20 bin ton var yazılmasın" dediğini  kaydetti.
Sarraf, İran'a hiçbir zaman gerçekte ne gıda ne de altın gönderdiklerini söyledi. Sarraf’a "(İran'a giden) gemilere gıda yüklenirken muayene belgesini almıyorduk" ifadesinden sonra, savcının "Neden almıyordunuz?" sorusunu Sarraf  "Çünkü fiili olarak gıda ve ürün göndermiyorduk. Ortada herhangi bir ürün yoktu" dedi.

Sarraf: İki teknik hata yaptık

Sarraf iki teknik hata yaptıklarını anlattı. İlkinde rakamı fazla yazdığını belirten Sarraf, ikinci hatayı buğday sevkiyatında menşe belgesine "Dubai" yazarak yaptıklarını aktardı. Savcı’nın, "Nasıl bir hata bu yani?" sorusuna Sarraf, "Dubai'da buğday yetiştirilmiyor" şeklinde yanıt verdi.

Sarraf, Süleyman Aslan’ın kendisini, Halkbank’taki işlemleri için Hakan Atilla’nın söylediklerini yerine getirmeyi önerdiğini söyledi. Sarraf’ın anlatımına göre Aslan, "Hakan’ı dinle ve başka bir şey olursa konuşuruz" dedi.
"Serbest kalmak için kısmen rüşvet ödedim"
Savcı daha sonra Rıza Sarraf'a 17 Aralık 2013'de ne oldu? sorusunu yöneltti. Sarraf ise bu soruya, "Gözaltına alındım" yanıtını verdi. Savcı'nın, "Kim gözaltına aldı?" sorusunu, Sarraf, "Türkiye Mali Şube Müdürlüğü. Daha sonra tutuklandım ve cezaevine gönderildim" şeklinde yanıtladı. Sarraf avukatlarının cezaevine geldiğini, görüştüğünü ve ardından serbest bırakıldığını belirtti. Savcının, "Serbest kalmanız ile ilgili para ödemiş miydiniz?" sorusuna Sarraf, "Evet, yaptım" dedi. Savcının, "Rüşvet miydi?" sorusuna Sarraf, "Kısmen" yanıtını verdi.
Savcının serbest kaldıktan sonra ne yaptığı yönündeki sorusu üzerine Sarraf, "Belirli bir dönem sonra Halkbankası ile tekrar ticaret yapmak için bağlantıya geçtim. Genel Müdür Sayın Ali Fuat Taşkınoğlu (Taşkesenlioğlu) ile. 17 Aralık'tan sonra bankanın genel müdürü değiştirildi. Süleyman Bey de cezaevindeydi" diye konuştu. Savcının "Peki siz yeni genel müdürle ne konuştunuz?" sorusuna "Ticareti tekrar eski sistemle devam ettirmek istediğimi söyledim. Genel müdürlükte buluştuk" dedi. Sarraf görüşmede şubeden ve dış ilişkiler bölümünden birkaç kişinin daha olduğunu, ticaretin devamı için evrak ve dökümantasyon sistemini görüştüklerini belirtti.
Suçlamalar ne?
İran'a yönelik uluslararası ambargoyu delmek ve kara para aklamak suçlamasıyla Mart 2016'da ABD'de tutuklanan Sarraf, suçlarını itiraf ederek savcılık lehine tanıklık olmayı kabul etmişti.
İlk kez geçen hafta çarşamba günkü duruşmada tanık koltuğuna oturan Sarraf, İran ambargosunu delmek için Türkiye'deki Halkbank ve dönemin ekonomi bakanı Zafer Çağlayan’la 'la kurdukları düzeni anlatmıştı. Sarraf, Çağlayan'a 45-50 milyon euro civarında rüşvet verdiğini söylemişti.
Sarraf'ın tanık olduğu davada, tutuklu tek sanık eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla da duruşma salonunda bulunyor. Eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan ve Zafer Çağlayan hakkında ise aynı dava kapsamında yakalama kararı bulunuyor.

04 Aralık 2017 21:35
DİĞER HABERLER