Sayıştay İmamoğlu'nun dağıttığı sütü 'usulsüz' buldu

Sayıştay’ın 2019 yılına ait denetim raporunda, İBB’nin süt dağıtımı, öğrenci ve annelere indirimli ya da ücretsiz yolculuk hakkı ile üniversite öğrencilerine nakdi yardımı 'usulsüz' bulundu.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) ile ilgili Sayıştay raporunda üç uygulamaya dair itirazlar dikkat çekici. Çünkü bunlar, Ekrem İmamoğlu’nun zaten seçim vaadi olarak açıkladığı ve belediye başkanı olduktan sonra da hayata geçirdiği sosyal politikalar.

Gazeteduvar'da Bahadır Özgür imzasıyla yer alan habere göre Sayıştay’ın itiraz ettiği ilk konu; toplu taşıma araçlarında tanınan ücretsiz veya indirimli yolculuk imkanı. İmamoğlu özellikle seçim döneminde öğrencilere ve özellikle 4 yaşın altında çocuğu ile seyahat eden annelere ücretsiz ulaşım vadetmişti. Bunu da göreve gelir gelmez uygulamaya koymuştu.

'SADECE CUMHURBAŞKANI YAPABİLİR' 

Ne var ki Sayıştay, 4736 sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Ürettikleri Mal ve Hizmet Tarifeleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 1’inci maddesinde tanımlanan indirimler dışında belediyenin indirim veya ücretsiz ulaşım imkanı sağlayamayacağını belirtti. Buna örnek olarak da YGS-LYS-YKS vs. sınav günlerinde öğrencilere, görevli öğretmenlere ve annelere tanınan ücretsiz hakkı örnek gösterdi. Böyle bir hakkı tanıyacak yegane kişinin ise Cumhurbaşkanı olabileceğine işaret edildi. Yani İmamoğlu’nun sosyal politikası yasal olarak “başkanlık sistemine” takıldı.

Sayıştay’ın aykırı bulduğu diğer bir uygulama ise İBB’nin üniversite öğrencilerine yaptığı maddi destekler. Sayıştay raporunda, “İdarece 25 yaş altı lisans ve ön lisans düzeyinde eğitim gören öğrencilere eğitim yardımı adı altında nakdi yardım ödemesi yaptığı görülmektedir” deniliyor.

Sayıştay ayrıca, 5102 sayılı Yükseköğrenim Öğrencilerine Burs Kredi Verilmesine İlişkin Kanun, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve Anayasa Mahkemesi kararlarına atıf yaparak; belediyenin ancak ayni yardım yapabileceğini hatırlattı.

‘İŞLENMİŞ SÜT DAĞITAMAZSIN”

İBB’ye dair asıl dikkat çekici konu ise süt dağıtımı. Hatırlanacağı üzere İmamoğlu ihtiyaç duyan her aileye belediyenin her gün ücretsiz süt dağıtımı yapacağını belirtmiş ve bunu da uygulamaya koydu. Sütler de S.S. Tire Süt Müstahsilleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nden satın alınıyor. Kooperatif 1967 yılında İzmir’in Tire ilçesinde 2 binin üzerinde küçük üreticinin ortaklığında kuruldu. Alanında Türkiye’nin en büyük kooperatifi. Birleşmiş Milletler de kooperatifi dünyadaki örnek kırsal kalkınma modeli olarak seçmişti.

Sayıştay, sütlerin buradan ihalesiz olarak alınmasına karşı çıkıyor. Belediye, 4734 Sayılı Kamu İhale Kanunu’nun istisna hükümlerini içeren 3’üncü maddesine göre, bu alımı yaptığını savunuyor. Yani doğrudan üreticilerden veya onların oluşturduğu ortaklıklardan, köyleri ve küçük üreticileri de kalkındırmak amacıyla yapılan alımların istisna kapsamına girdiği belirtiliyor.

Sayıştay ise İBB’nin dağıttığı sütün bu kapsama girmeyeceğini belirtiyor. Gerekçesi de belediyelerin ancak doğrudan üreticiden alacağı ürünlerin, doğal tarım ve hayvancılık ürünü olması. İşlenmiş ürün ise bu kapsamda sayılmıyor. Sayıştay belediyenin dağıttığı sütlerin de işlemlerden geçirilip sterilize edilerek (UHT) paketlenmiş olmasından dolayı 'doğal' sayılamayacağını, endüstriyel ürün olduğunu vurguluyor.

Sayıştay’ın belediye raporlarında elbette pek çok konuda yasa ve mevzuatlara aykırılıklar bulunuyor. Ancak yoksulluğun yoğunlaştığı ve yayıldığı bir dönemde, devletin asli görevi olan sosyal politikalardaki yetersizliğinin, yerel yönetimler eliyle giderilmeye çalışılmasının mevcut idari yapıyla çelişki yaratması ise tartışmaya açık bir durum oluşturuyor.

20 Aralık 2020 15:07
DİĞER HABERLER