SP liderinden 'önce Barış akademisyenleri, KHK’lılar, harp okulu öğrencileri'ne gidin' çağrısı

Saadet Partisi (SP) lideri Mahmut Arıkan, "Sadece bir tweet attığı için tutuklanan gazeteciler, artık gazetelerine gitmelidir. Suçsuz yere cezaevinde tutulan harp okulu öğrencileri artık evlerine dönmelidir. Barış Akademisyenleri, yeniden kürsülerine dönebilmelidir. KHK zulmüyle işinden uzaklaştırılanlar, yeniden işlerine dönebilmelidir" dedi.
Yeni Yol Partisi TBMM Grup Toplantısında, Saadet Partisi grubu adına Genel Başkan Mahmut Arıkan, Gelecek Partisi adına Genel Başkan Ahmet Davutoğlu, konuştu.

Saadet Partisi Genel Başkanı ve Kayseri Milletvekili Mahmut Arıkan, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye’de gündemi meşgul eden İmralı tartışmalarına sert eleştiriler yöneltti, dikkat çekici önerilerde bulundu.

Hem iktidarın hem de ana muhalefetin meseleyi dar bir alana sıkıştırdığını belirten Arıkan, “Türkiye’nin sorunları da, umutları da İmralı’dan da Silivri’den de büyüktür” ifadelerini kullanırken kimin İmralı’ya gideceği, nasıl gidileceği veya kimlerle görüşüleceği yönündeki tartışmaların “gündem saptırma” çabası olduğunu belirterek, sürecin kişilere indirgenmesinin meseleyi sulandırdığını söyledi.

Arıkan şunları söyledi:

“‘Komisyon mu İmralı’ya gitsin? İmralı mı Komisyon’a gelsin?’ Bütün bu tartışmalar oyalamacadır. Toplumsal bir barış için tek bir adım değil, gerekli tüm adımlar, hak ve adalet ekseninde atılmalıdır ve bir an evvel atılmalıdır.

Hak ve özgürlükler üzerindeki tüm kısıtlamalar bir an evvel kaldırılmalıdır.

İlk olarak; Anayasa Mahkemesi’nin ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin bağlayıcı kararlarına uyulmalıdır.

Tekrar söylüyorum; Terörsüz Türkiye’yi kurmak için elimizi değil, gövdemizi taşın altına koymaya hazırız.

Ama “Hukuksuz Türkiye’yi” ortadan kaldırmak, gücün değil, hukukun egemen olduğu bir Türkiye’yi kurmak için de aynı kararlılığı ortaya koymalıyız.

İmralı’ya gitmeyi, İmralı’yla görüşmeyi bu kadar önemseyenler için söylüyorum: Türkiye’de gidilmesi gereken, görüşülmesi gereken, olması gerektiği yerde olmayan o kadar çok kesim var ki…

Mesela; sadece bir tweet attığı için tutuklanan gazeteciler, artık gazetelerine gitmelidir. Suçsuz yere cezaevinde tutulan harp okulu öğrencileri artık evlerine gitmelidir. Barış Akademisyenleri, yeniden kürsülerine gitmelidir. KHK zulmüyle işinden uzaklaştırılanlar, yeniden işlerine gitmelidir. Sendikal hakkını kullandığı için cezalandırılan işçiler, fabrikalarına gitmelidir.

Toplumsal barış ve huzurun, toplumun tüm kesimlerinin, ekonomik, kültürel, sosyal ve siyasal açıdan kendilerini iyi hissetmesi ile mümkün olacağı unutulmamalıdır.

Şunu çok net bir şekilde söylemek zorundayız: Hukuksuz bir Türkiye ile Terörsüz bir Türkiye’yi inşa edemezsiniz. Hukuksuz bir Türkiye ile yaşanabilir bir Türkiye inşa edemezsiniz.”
19 Kasım 2025 11:56
DİĞER HABERLER