Kıyamet senaryosu

  • Murat Çetin
  • Murat Çetin
    24 Kas 2022 09:25
    13 Kasım Taksim saldırı sonrasındaki yazıda bu terör saldırısına ilişkin sorular sorduk. Zira o kadar gri alan vardı ki saldırıya ilişkin. Şimdi aradan neredeyse iki haftaya yakın bir zaman geçti. Taksim saldırısının oluş şekli ve saldırıyı yapanın kimliği üzerindeki birtakım belirsizlikler kuşkusuz hala sürüyor. Ama şimdi daha görünen olay ise AKP’nin Taksim terör saldırısı sonrasında attığı adımla bir süreci başlattı. Suriye’ye yönelik sınır ötesi operasyon AKP Genel Başkanı Erdoğan ve AKP’nin ortakları MHP Lideri Devlet Bahçeli ile Vatan Partisi Lideri Doğu Perinçek’in Taksim terör saldırısını siyasi ranta dönüştürme harekatıdır. Bu ekibe en büyük destek de Rusya lideri Putin’den gelmiştir. AKP Genel Başkanı Erdoğan, Putin’in de Suriye hava sahasını açarak destek verdiği Pençe Kılıç Harekâtı ile süreci başlattı… Artık Türkiye’nin önünde yeni bir dönem var...


    Peki bu harekat ne kadar sürecek, bunu şimdiden kestirmek güç. Ancak toplumun nabzını ölçmek için bu harekatın şimdilik sınırlı tutulacağı aşikâr. Birkaç hafta sonrasında toplumun gösterdiği refleks, harekatın Millet İttifakı içinde bir görüş ayrılığına neden olup olmayacağı ve HDP’nin tavrı… Dahası PKK’nın sınır ötesi operasyona göstereceği refleks… İşte bunların hepsi harekatın büyüyüp büyümeyeceğine ilişkin bir veri oluşturacak. Eğer harekâttın AKP iktidarına oy kazandırdığı ve ayrıca Millet İttifakı’nda da birtakım kopuşları tetikleyebileceği görülür ise bu harekâttın seçimlere kadar uzayacaktır. İktidar seçim öncesinde dizginleri elinde tutmak için olağanüstü hâl döneme geçmek için tereddüt etmeyecektir. Dahası bu harekât Erdoğan’ın seçimleri bir yıl erteleme girişimlerini de beraberinde getirebilir. Kim bilir harekât için Suriye hava sahasını açan Rusya belki de kendi kontrolünde bir Türkiye Suriye savaşını bile göz yumacaktır. Putin ve ülke içindeki Avrasyacı kesimin bu kontrollü savaşın olması için elinden geleni yapacaktır. Zira Erdoğan’ın kaybedebileceği bir seçimlerin iptal olması Anayasa’nın ilgili maddesi uyarınca ancak ve ancak resmi savaş hali ile olur. 


    Peki bu süreç bu kadar ileri gidebilir mi?  Şimdilik bunu bilmek zor ama bundan sonra atılacak hiçbir adım bizler için şaşırtıcı olmayacaktır. Zira bu filmin bu şekilde ilerleyeceğini 6 Ekim 2022 tarihli “Ya OHAL ya Savaş” başlıklı yazımızda çok net bir şekilde ifade ettik. O yazıyı şu cümleler bitirmiştim ; “Erdoğan’ın tek hedefi seçimin olağanüstü şartlar altında yapılmasıdır ya da seçimlerin bir yıl savaş nedeniyle ötelenmesidir. Her ne olursa olsun Erdoğan son kozunu çok tehlikeli bir şekilde oynuyor. Zira kaybetmesi demek felaketi demektir. Bu sadece Erdoğan’ın değil bütün ekibi ve AKP’nin felaketi anlamına gelir. Onlar bunu çok iyi biliyor…. Ve korkuyorlar.”   İşte onun içindir ki seçimlere olağanüstü hal şartlarında girmek için bir Pençe Kılıç Harekatı’nı başlattı Erdoğan. 


    Bu harekat sonrasında iktidar veya muhalif gibi görünen medyanın tavrına bakmak olabileceklerin de habercisi. Hürriyet ve Sabah gazeteleri kadar Sözcü ve Cumhuriyet gazetelerinin adeta sınır ötesi harekatı destek veren yayınları aslında Erdoğan’ın PKK’ya yönelik her harekatın Kemalist-Laik-Sol kesim üzerinde ne kadar da tesirli olduğunu bildiği ve buna göre hareket ettiği tezini güçlendiriyor. Erdoğan, CHP ve İYİ Parti başta olmak üzere Millet İttifakı içindeki hiçbir partinin sınır ötesi operasyonun karşısında duramayacağını biliyor. Buna hele bir de şehitlerin geldiğini ekleyin. Erdoğan ve ekibi bu süreci yönetme konusunda oldukça mahir. 


    Zira bu filmi daha önce birçok defa izledik. Erdoğan iktidarının gerileme dönemine girdiği 2015 yılından bu yana ne zaman bir seçim olsa veya Erdoğan ne zaman dara girse Kuzey Irak veya Suriye'nin kuzeyine yönelik bir sınır ötesi operasyon düzenledi. Bu söylemi havada bırakmaya gerek yok; Geriye dönüp baktığımızda Erdoğan’ın 2015 Kasım seçim öncesinde Şah Fırat Harekâtı, 2017 Anayasa referandumu öncesinde Fırat Kalkanı Harekâtı, Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine az bir zaman kala Zeytin Dalı Harekâtı, Mart’ı 2019 yerel seçimlerine bir ay kala Bahar Kalkanı Harekâtı ve şimdi de seçim sürecine girildiği bir dönemde Pençe Kılıç Harekâtı…. 


    Bu harekatın iki ada hedefi vardır: Birinci hedef Millet İttifakı içinde ayrışmayı sağlamak. İkinci hedef ise Kürt siyasetinin parçalanmasını sağlamak. Bunun içinde PKK (Abdullah Öcalan) ile Selahattin Demirtaş önderliğindeki Kürt hareketinin sivil siyaset zemininde yapılmasını isteyen kesimin arasını açmak. Yakın süreçte bunu sağlamak için iki nedene ihtiyaç var. Birincisi PKK’nın saldırıya geçmesi ikincisi HDP hakkında kapatma davasının açılması. Her iki seçeneğin işlerlik kazanabileceğini artık bu süreçten sonra kestirmek zor değil. 


    Erdoğan bırakmak istemiyor. Bırakmamak için de elinden geleni yapacak. Kan dökmesi gerekiyorsa dökecek. Bir yandan da bu süreçte toplumda korkuyu derinleştirmek için, muhalifleri serdirmek için Gülen Cemaatine yönelik sözde terör operasyonlarına ağırlık verilecek. Gülen Cemaatine yönelik son operasyonların anlamı budur. Mesaj Gülen Cemaatine değil onun üzerinden toplumadır. Zira Gülen Cemaati mensupları iktidarın 15 Temmuz 2016 darbe projesinden bu yana zaten sürekli tutuklanıyor, artık bu durumdan korkmalarını gerektirecek bir durum yok. Ama toplum öyle değil toplum hala iktidardan korkuyor ve bu korku işte bu son operasyonlardan sonra derinleşiyor. 


    Seçimleri OHAL şartlarında yapmak veya seçimleri iptal ettirmek için bir harekât başladı. Bu harekatın nereye evrileceğini kestirmek zor. Zira Kuzey Suriye sahası oldukça karışık ve bu durumda Türk askerinin başına neler gelebileceğini bilmiyoruz. Kış şartlarının nasıl zorluklar getireceğini bilmiyoruz. Allah korusun gelen her şehit haberi Türkiye’deki gerilimi daha da arttıracaktır. Ne kadar çok şehit o kadar kaos demektir. Kaos da Erdoğan’ın seçimler öncesinde istediği zemindir. Bu zemin ya OHAL’din ya da seçimleri erteleyecek SAVAŞ’tır.  Erdoğan için tek şey var; iktidarını kaybetmemek.  Kaybederse yargılanacak. Yargılanırsa onca suçtan ceza alacak. Belki de ömrünü Silivri’de ya da Sincan’da geçirecek. Bunun hayali bile Erdoğan ve onun ekibi için kabullenilmesi zor bir durum. Onun için Erdoğan ve bileşenleri kaybetmemek için KIYAMET SENARYOSU düğmesine bastılar. Acımasız olacaklar, nasıl 15 Temmuz darbe planı projesini uygularken acımasız oldular, aynı şekilde acımasız olacaklar. Merhamet beklemeyin zira işledikleri suçlar öyle böyle değil….  


     

    24 Kas 2022 09:25