''15 Temmuz'u sömürerek binlerce ölümü perdeleyemezsin ey fail...''

''Şimdi 15 Temmuz'u istismar edip, despotluğunu ve karanlık saray rejimini örtbas edeceğini zannediyor. Belki bir süre daha bunu başarabilir. Ama nereye kadar?''

Geçtiğimiz cuma günü bir gazetede şöyle bir haber vardı:



2,5 ayda 70 şehit...”



Hatay ve Şırnak'ta şehit olan 4 asker ve polisle birlikte bu rakam 74'e çıktı.



Evet, 16 Nisan 2017 günü yapılan başkanlık referandumundan beri verilen şehitler bunlar... Saraydaki şahsın, “Başkanlık gelecek, terör bitecek” kandırmacasına sahne olan hileli başkanlık referandumundan beri...



Peki, Fırat Kalkanı adı verilen lüzumsuz operasyonla TSKSuriye'de kaç şehit verdi?



Resmi rakama göre 67 şehit, 245 yaralı asker....



Ama bu rakama inanmayın.



Çünkü, TSK savaş uçaklarının havadan kendi askerimizi vurduğu ve IŞİD'in çok sayıda TSK tankını ele geçirdiği olayda bile tek başına bu kadar şehit vardı...



Rakamlara devam edelim...



1 Haziran 2015 seçimlerinde HDP barajı aşıp 80 milletvekili çıkarınca, başkanlık hayali o aşamada suya düşen Saraydaki şahıs ne yaptı?



İmralı ve Kandil ile sürdürülen “çözüm sürecini” bitirip masayı devirdi ve tarihimizin en korkunç terör dönemlerinden biri başladı.



Resmi rakamlara göre 7 Haziran 2015 tarihinden 6 Haziran 2016 tarihine kadar 337 asker ve 182 polis şehit olmuş. Şehitlerin 513 çocuğu yetim kalmış.



Zaten Saraydaki şahıs, bu dehşet tablosunda, 1 Kasım 2015 seçimleriyle yeniden tek başına iktidar oldu. 

Rakamlara devam edelim...



2011 yılından itibaren Saraydaki şahıs Beşşar Esad'ı devirme sevdasına kapılınca, Esad'ın da intikam amaçlı lojistik desteğiyle yeniden tırmanış gösteren terör olayları ile birlikte kaç şehit verildi?



Önce IŞİD saldırılarına bakalım...



Sadece 10 Ekim 2015 günü Ankara'da yaşanan saldırıda ölen insan sayısı 100... Bu saldırıda 400 kişi de yaralandı...



Suruç, Reyhanlı, İstanbul Atatürk Havalimanı ve Reina saldırılarını hatırlayın... Atatürk havalimanı saldırısında 45 kişi öldü, 230kişi yaralandı. Reina saldırısında 39 kişi öldü, 71 kişi yaralandı. Reyhanlı saldırısında 52 kişi öldü, 146 kişi yaralandı. Suruç katliamında, 34 kişi öldü, 101 kişi yaralandı...



Bunlar IŞİD saldırılarından bazıları... Diyarbakır'da, İstanbul'da, Ankara'da, Adana'da yaşanan diğer saldırılarla birlikte Türkiye'nin IŞİD'e verdiği kurbanların sayısı yüzlerce...



Peki 2011 yılından itibaren Beşşar Esad'ın da lojistik desteğiyle Türkiye'ye PKK saldırılarında kaç asker ve polis şehit oldu?



2011 ve 2012 yılları, terörün birden tırmanış gösterdiği bir dönem ve bu süreçte verilen şehit sayısı 500 civarında... 2011 yılından beri toplam asker ve polis şehit sayısı ise 1.500 civarında...



Bunlar, Saraydaki şahsın, Halifelik özlemiyle Türkiye'yi gereksiz yere Suriye belasına bulaştırmasının ve Kürt meselesini siyasi menfaatleri için kullanmasının ağır faturaları...



İşte bu vahim tablonun faili olan Saraydaki şahıs, Selahattin Demirtaş için “53 kişinin ölümünden sorumlu bir terörist” diyor.



Bahsettiği olay, 2014 yılı ekim ayında yaşanan Kobani olayları...



Selahattin Demirtaş, siyaset sahnesindeki en barışçıl Kürt siyasetçilerden biri... Kobani gösterileri sırasında yaşanan olaylardan onun sorumlu tutmak abes...



Ama Saraydaki şahsın 15 Temmuz gecesi yaşanan olaylarda çok bariz bir sorumluluğu var... O gece halkı sokağa çağıran Saraydaki şahıs bir şey daha yaptı: SADAT milislerini de sokağa saldı. O gece ölen sivillerin ne kadarını SADAT milisleri vurdu? Askerleri linç eden şahıslar kimlerdi?



Ayrıca o gece birbirlerine kurşun sıkan asker ve polisleri birbirine kırdıran da Saraydaki şahıs...



Elbette, geleceğin Türkiyesi'nde bunların hepsi aydınlanacak...



Kontrollü bir darbe olduğu ve askerlerin çoğunun bir komployla içine çekildiği artık ayan beyan ortaya çıkmış olan 15 Temmuz'u belki bir süre daha istediği gibi sömürecek ve istismar edecek Saraydaki şahıs...



Siyasi tarihimizin kaydettiği en büyük takiyyeci ve istismarcı çünkü...



Yıllarca türbanı istismar etti...



Yıllarca imam hatipleri istismar etti.



Yıllarca gecekondudaki fakir fukarayı, garip gurebayı istismar etti.



Yıllarca camiye giden insanları istismar etti.



Yıllarca Turgut Özal taklidi yaparak Cemaat'i kandırdı ve istismar etti.



Yıllarca Kürtleri her seçim döneminde istismar etti.



Şimdi 15 Temmuz'u istismar edip, despotluğunu ve karanlık saray rejimini örtbas edeceğini zannediyor.



Belki bir süre daha bunu başarabilir.



Ama nereye kadar?



Hani bir söz var... Çekirge bir sıçrar, iki sıçrar, bilemediniz üç sıçrar...



Sonra?



Mutlaka yakalanır...



Kurduğu karanlık rejim ve biriktirdiği karanlık servet, işte bu istismar siyasetinin eseri...



Gerçekten de dünya siyaset tarihinde örneğine az rastlanır bir vakıa...



Ama filmin final sahnesinin da bu düzeyde çarpıcı ve sıradışı olacağı muhakkak...



Allah ömür verirse, bu gayr-i meşru iktidarın nasıl paramparça olacağını, yıllarca biriktirdiği karanlık servetin nasıl ortalığa saçılıp talan edileceğini hep birlikte göreceğiz...



Ey fail, kaçısın yok... Tarih önünde de, mahkeme salonunda da yargılanacak ve mahkum olacaksın...



Bunu bildiğin için, 15 Temmuz istismarcılığında sınır tanımıyorsun. Bunlar son sıçramaların...



Faruk Mercan

10 Temmuz 2017 12:34
DİĞER HABERLER