15 Temmuz'un 'kayıp saatlerinin' esrarı

Hürriyet yazarı Mehmet Yılmaz 15 Temmuz'un üzerinden 4 ay geçmesine rağmen cevapsız kalan noktalara işaret etti.

İşte Yılmaz'ın yazısının ilgili bölümü

Darbe günü 'kayıp saatlerin' esrarı

15 Temmuz darbe girişimi, daha önceden haber alınıp önlenebilir miydi tartışması giderek ilginç bir hal alıyor.

Önce 15 Temmuz gecesi, darbeciler tarafından vurulan ve hastanede önce öldü sanılan Kartaltepe Kışlası Komutanı Albay Davut Ala’nın, TBMM Komisyonu’nda verdiği ifadedeki şu bölümü okuyalım:

 “15 Temmuz günü saat 17.04’te cep telefonlarına ‘15–16–17 Temmuz günleri Ayasofya, Taksim, Sultanahmet, Metro, Marmaray, vapur seferleri, Sancaktepe, Fatih, Kartal’da eylem ikazı diye bir mesaj geldi. Normalde eylem ikazı belirli bir bölge için olur. 3 gün boyunca İstanbul’un her yerinde eylem ikazı. Bir hazırlık süreci olduğu buradan belli.”

 Şimdi Albay Davut Ala’nın ifadesinde yer alan şu bölümü de okuyalım:

 “Zeytinburnu’ndaki lojmana giderken, GATA’dan refakatçi Yusuf Astsubay aradı, darbeyi haber verdi. Biz inanamıyoruz. O arkadaşı GATA’da psikiyatriye göndermiştik. Psikiyatriye gitti, kafayı yedi dedik.”

 Ancak Albay Ala belli ki “Kafayı yedi” dediği astsubayın uyarısından da etkilenmiş.

 Daha sonra evden çıkıp kışlasına gittiğini ve silah kuşanarak Top Kule Kışlası’na gittiğini anlatıyor. Sabaha karşı 04.00 sularındaki çatışmada da vurulmuş.

 Şimdi geriye dönelim, olaylar dizisini kısaca hatırlayalım:

 14.45: Binbaşı H.A., MİT’e gelerek darbe hazırlığını haber veriyor.

 16.00: Bu bilgi MİT Müsteşarı’na aktarılıyor.

 16.21: MİT Müsteşarı, bu bilgiyi telefonla Genelkurmay 2. Başkanı’na iletiyor.

 16.30: Müsteşar, bilgiyi Genelkurmay’a aktarırken ikinci sorgu başlamış durumda. O sırada Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, kendisine aktarılan bilgi için Müsteşar Hakan Fidan’ı telefonla arıyor.

 17.30: Binbaşı H.A.’yı sorgulayan Müsteşar Yardımcısı, Genelkurmay’a giderek bilgiyi aktarıyor.

 18.00: MİT Müsteşarı, Genelkurmay’a gelerek Başkan ile konuyu konuşuyor.

 18.30: Genelkurmay, darbeyi önlemek amacıyla bazı emirler veriyor: Uçaklar kalkmayacak, tanklar kışlalardan çıkmayacak vs. Sonra da kimi komutan düğüne gidiyor, kimisi evine.

 Ve Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı Koruma Müdürü’nü arayıp sohbet ediyor ama darbe girişimi istihbaratını paylaşmıyor.

 Albay Davut Ala’nın telefonuna gelen mesajın saati 17.04.

 Yani o saatte MİT de, Genelkurmay da darbe girişiminden artık haberdar durumda ve Albay Ala’ya gelen telefon bu bilginin doğruluğunu teyit eder mahiyette.

 Bu mesaj sadece Albay Ala’ya mı gönderilmişti? Yoksa o düzeydeki diğer komutanlara da, darbeci olsun olmasınlar gönderilmiş miydi?

 Bunu bilmiyoruz, çünkü TBMM Komisyonu’nda bu sorulmamış.

 Bu durum sadece bana mı tuhaf geliyor?
 

25 Kasım 2016 12:15
DİĞER HABERLER