Ferdi Zeyrek’in havuzda elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmesine ilişkin ikisi tutuklu 10 sanığın yargılandığı dava Manisa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. İlk duruşmada Zeyrek’in ailesi müşteki olarak yer alırken, tutuklu sanıklar suçlamaları reddetti. Nurcan Zeyrek, "Çelişkili ifadeler veriyorlar. Çok ihmaller var. Hak yerini bulacaktır. Adalete güvenim sonsuz” dedi. Mahkeme, tutuklu sanıklar Naim B. ile Halim İ.‘nin yurtdışı çıkış yasağı ile tahliyesine karar verdi. Dava 27 Şubat'a ertelendi.
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmesiyle ilgili açılan davada, 2'si tutuklu 10 sanığın yargılanması Manisa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in haziran ayında evindeki havuzda elektrik akımına kapılarak yaşamını yitirmesine ilişkin Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'nca başlatılan soruşturma kapsamında iddianame hazırlanmıştı. İddianamede, 2'si tutuklu toplam 10 sanık hakkında "taksirle bir kişinin ölümüne, bir kişinin yaralanmasına" neden olma suçundan 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası isteniyor.
ANKA'nın aktardığına göre, Manisa 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülün davanın ilk duruşmasında tutuklu sanıklar N.B. ve H.İ. ile tutuksuz sanıklar A.S., Y.Ö., H.A., M.E., R.A., H.Ş., M.Ç. ile M.G. hazır bulundu. Duruşmada, Ferdi Zeyrek'in eşi Nurcan Zeyrek ve kızı Nehir Zeyrek’in müşteki olarak yer aldı.
Duruşmayı, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Besim Dutlulu, CHP Manisa Milletvekilleri Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu ve Bekir Başevirgen ile büyükşehir belediyesi bürokratları ve partililer de takip ediyor.
NURCAN ZEYREK: ÇELİŞKİLİ İFADELER VERİYORLAR, ÇOK İHMALLER VAR
Kimlik tespitinin ardından duruşma başladı. Sanıkların suçlamaları kabul etmediği duruşmada Nurcan Zeyrek, "Avukat ve sanıkları dinliyorum. Çelişkili ifadeler veriyorlar. Ferdi’den geriye 3 tane çocuk ve ben kaldım. Çok ihmaller var. Hak yerini bulacaktır. Adalete güvenim sonsuz” dedi.
"VİCDANIM ÇOK RAHAT"
Duruşmada ilk savunma hakkı havuz motoru bozulduğunda tamirini gerçekleştiren tutuklu sanık Halim İşli’ye verildi. Zeyrek’in evinde hiçbir tamir ve tadilat yapmadığını söyleyen İşli, "6 aydan beri tutukluyum. Eve hiçbir şekilde girmedim. Çivi bile çakmadım. Güçlü bobinajda çalıştığımı ve 4 sene önce bıraktığımı söyledim. Vicdanım çok rahat. Bir delil göstersinler her şeye razıyım. O sitede sadece Ozan Özer’in evine girdim. Ferdi Bey’in evinde bir cıvata dahi sıkmadım. Olayı sosyal medyadan öğrendim. Oraya gittiğin kanıtlanırsa herkesin cezasını üstleneceğim. Ferdi Bey’le göz göze gelmişliğimiz yok. Havuz motorunu herkes takabilir. Herkes, söküp takabiliyor. Tamiri iş yerinde oluyor" dedi.
"PANO PANOLUKTAN ÇIKMIŞ"
Duruşmada savunma yapan havuzun elektrik ve motor tesisatını ile montajlama işlemlerini gerçekleştiren tutuklu Naim Baltaoğlu, olayda hiçbir sorumluluğu bulunmadığını söyledi. Kendisinden sonra motorun ve kabloların çok fazla işlem gördüğünü belirten Baltaoğlu, “Havuzu 5 sene önce yaptım. 2019’da havuz işi için aralarında Ferdi Bey’in de bulunduğu 6 kişiyle sözleşme imzalayıp malzemeleri seçip anlaştık. 2020’nin haziran ayında Ferdi Başkanın havuzunu dolu şekilde teslim ettim. Biz elektrik akımları, pompa, filtre ve elektronik kısmını yaparız. Yapı denetim firmaları her şey bittikten sonra raporlarını sunar, eksik veya hata var ise bizi arayıp bildirirler. Bu havuzun elektrik ve mekanik tesisatı onaylanmıştır. Yaptığım tesisatta motorlar suyun altında kalmasın diye sehpanın üstüne aldım. Kabloları başka kanaldan geçirdim. Ancak benden sonra birçok işlem yapılmış. Pano panoluktan çıkmış, ekler yapılmış, kablolar çekilmiş. Bir veya iki kere teslim ettikten birkaç hafta sonra temel bilgileri Ferdi Bey’e verdim. Sonra da hiç uğramadım. Taktığım motor belgeleri tam bir motor. Motorun birkaç kez tamir gördüğü söyleniyor. Garantimiz 2 senedir. Bu süre zarfında bize hiçbir şikayet gelmedi" ifadelerini kullandı.
"GERÇEK SORUMLULAR BULUNSUN"
Mahkeme başkanının havuzun ruhsatta yer alıp almadığına yönelik sorusunu da yanıtlayan Baltaoğlu, “Elime bir proje veriliyor ve yapıyorum. Havuzun ruhsata dahil olup olmadığını bilemem. Benim sorgulamam gereken bir şey değil. Havuz ruhsatta süs havuzu olarak görünüyormuş. Ruhsat takibini ben yapamam. Kaza benden sonra tamiri yapılan motordan kaynaklanıyor. Kaçak akımlar olsaydı bu kaza yaşanmazdı. Bunu takan veya çıkaran ben değilim. 6 aydır buradayım. Motoru tamir eden, kaçak akımı söken ortada yok. Asıl bulunması gereken kişiler bunlarken ben cezaevindeyim. Gerçek sorumluların bulunması istiyorum" diye konuştu.
"MONTAJI BİZ YAPMADIK"
Tutuksuz sanıklardan bobinaj firması sahibi H.A., "Havuz motorunu herkes takabilir. 2022 Nisan ayında motoru tamir etmişiz. Yanlış bağlanan motor bu kadar çalışır mı? Hatalı sarılsa iş yerimizden çıkamaz. Çünkü iş yerimizde gerekli testleri yapıyoruz. Montajı biz yapmadık. Ferdi Bey kendisi yapmış. İş takip formu o şekilde açılmış. Yanımda çalışan elemanlar müşterilerle ilişkilerimi bilemezler. 2024 yılımda elemanlarım, benim evime yaptıkları motor tamirine bile iş takip formu açmışlar. Ayrıca Halim İşli de montaj elemanım değildir" dedi.
"YAPI DENETİM MÜHENDİSLERİ SUÇLAMALARI REDDETTİ"
Yapı denetim firmasında görevli denetçi mühendislerden tutuksuz sanık H.Ş., "Süs havuzu olarak onay alınmış. Biz projesi olmayan yapının denetimini yapmayız. Süs havuzu ruhsatı alındığı ve tesisat projelerine gerek görülmediği söylenildi. Onaylanan projelerde olmayan ilave yapılar ruhsata bağlanmadıkça denetim yapamayız. Havuzu görseydim mesleğim icabı girer bakardım. Ancak kamufle edilmişti" diye konuştu.
Yapı denetim firmasında görevli denetçi mühendislerden olan tutuksuz sanık M.Ç., "Havuz görmedim. Sadece toprak yığını vardı. Havuz ve makine dairesi yoktu. Süs havuzunu duymuştum ama benimle ilgili olmadığı için ilgilenmedim. Daireye usulsüz şekilde elektrik verilmiştir. Bunlar ben denetim yaparken yoktu" dedi.
Yapı denetim firmasında görevli denetçi mühendislerden tutuksuz sanık R.A. da "Savcılığa ifade vereceğim gün süs havuzunun yüzme havuzuna dönüştürüldüğünü öğrendim. Bunun sorumlusu değilim. İş bitirme raporunu imzaladığımda tamamen çimle kapatılmış bir alan vardı. Keşke bu yollara girilmeseydi, bunlar yaşanmasaydı" diye konuştu.
"İYİ NİYETLE YOLA ÇIKMIŞTIK"
Tutuksuz sanıklardan müteahhit M.G. ise "Biz Ferdi Bey’le 35 yıllık arkadaşız. Ortak bir arsa alıp, içine ev yapma hayalimiz vardı. 2016 yılında Ferdi Zeyrek ve 'Tolga' isimli arkadaşımız arsa bulduklarını söylediler. Emlakçı komisyonu ve tapu masrafıyla 2 milyon gibi bir maliyet çıktı. 3 arkadaş daha ekledik. Şirketimin üzerine kredi çektik ve her ay diğer arkadaşlarla oraya ödemeleri yaptık. 2017 başında projeler şekillenmeye başladı ve inşaata başladık. Hangi villanın kimin olacağına karar vermek için kura çektik. Maddi kazanç niyetimiz yoktu. Hatalı malzeme kullanmadık. Beraber iyi niyetle çıktığımız yolda maalesef bu acı olay yaşandı. Kendimde suç bulmuyorum" dedi.
Mahkeme başkanının havuz projesini kimin çizdiğini dair sorusuna M.G., "Böyle bir çizim gördüm ama bu proje olarak değil taslak olarak çizildi diye biliyorum" yanıtını verdi.
"ELEKTRİK BİLGİM YOKTUR"
Tutuksuz sanıklardan havuz operatörü Y.Ö. de kendisinin görevinin sadece havuz temizliği olduğunu savundu. Y.Ö., "Ben sadece havuz temizliği yaparım, elektrikle hiç işim olmaz. Bayramdan bir gün önce arandım. Şamandıra topu atmış ve su taşması olmuş. Gidip, pis suyu dışarı çektim ve 15 dakikada temizlik bitti. Bayram sabahı A.A., beni arayıp şalterin attığını ve motorun çalışmadığını söyledi. Ben de 'Şalter atıyorsa motor bozuktur. Sakın dokunmayın, bayram sonrası bakarım' diye uyardım. Elektrik bilgim yoktur, kaçak akım rölesi olup olmadığını da bilmiyorum. Öğleden sonra geleceğimi söyledim. Ferdi Başkan ile eskiden direkt görüşüyordum ama başkan olduktan sonra iletişim kesildi, koruması aracılığıyla konuşuyorduk. O yüzden ayrıca haber vermedim. Arandığımda zaten gidiyordum" dedi.
Savunmadan sonra söz alan Nurcan Zeyrek'in "'Elektrikten anlamıyorsanız neden odaya girdiniz"’ sorusuna sanık Y.Ö., "Süpürge hattını açmak zorundaydım' derken yine Zeyrek'in 'Neden kimseye haber vermediniz' sorusuna da 'Güvenlik görevlisine söyledim. Benim resmi görevim yoktu’ yanıtını verdi. Zeyrek, bunun üzerine sanık Y.Ö.'yü defalarca havuz odasına girerken gördüğünü belirtti.
"ZEYREK'TEN SANIĞA ŞALTER SORUSU"
Tutuksuz sanıklardan site görevlisi A.S. de savunmasında, "Bayram sabahı A.A., beni arayıp durumu bildirdi. Su kaçağı vardı ve şamandıra topu atmış. Elle suyu boşalttık. Şalteri kaldırdım. Attı ve çalışmadı. 'Bu iş beni aşar' dedim. Bunun üzerine A.A. hemen Y.Ö.'yü aradı. O da öğleden sonra gelebileceğini söyledi. 15 Ağustos 2024’te işe başlamıştım. Daha önce böyle bir arıza hatırlamıyorum. Öyle olsa canımı hiçe sayıp girer miydim? Y.Ö. geleceğini söyleyince ve bayram günü olduğundan kimseye haber vermedim. Art niyetim yoktu, üzgünüm" ifadelerini kullandı.
Sanığa soru soran Nurcan Zeyrek, "Ferdi merdivenlerden inerken elektriğe kapılıyor. Eğer şalter kapalıysa Ferdi nasıl elektriğe kapıldı? Şalteri kim kaldırdı? Şalter kapalıyken eşimin elektriğe tutulmaması lazımdı" dedi. Sanık ise şalterin kapalı olduğuna emin olduğunu savundu.
Elektrik dağıtım şirketi sorumlusu tutuksuz sanık M.E. olayda kendisinin ve şirketinin sorumluluğu olmadığını söyleyip, "Başkanımıza Allah’tan rahmet dilerim. Yeni bilirkişi raporu alınmasını talep ediyorum" dedi.
"FERDİ’DEN GERİYE 3 TANE ÇOCUK VE BEN KALDIM"
Sanıkların savunmalarının tamamlanmasının ardından söz Nurcan Zeyrek’e verildi. Zeyrek, "Önceki ifadelerim doğrudur. Avukat ve sanıkları dinliyorum. Çelişkili ifadeler veriyorlar. Ferdi’den geriye 3 tane çocuk ve ben kaldım. Çok ihmaller var. Hak yerini bulacaktır. Adalete güvenim sonsuz. Ferdi suyun bulanık olduğuna takıyordu, farkındayız. Olay günü acı bir ses gelince aşağı indim ve Ferdi’yi merdivenlerde gördüm. Kızıma ambulansı aramasını söyledim. Sonra tüm evin şalterini kapattım. Nehir kendini yere atıyor ben ikizleri tutmaya çalışıyorum. O şokla ne kadar canım acıdı ne yaşadım bilmiyorum" dedi.
"ÇOK TEDBİRLİYDİ"
Mahkeme başkanının sitede elektrikle ilgili problemler olup olmadığına yönelik sorusuna yanıt veren Zeyrek, "Yağmur yağdığında bazen şalter atıyordu. Ferdi elektrik prizi çıksa tamir etmez, elektrikçi çağırırdı. Ferdi asla o motora elini sürmezdi. O akşam sadece açıp sorun olup olmadığına baktı. Motoru asla ellemezdi, çok tedbirliydi. Hatta bir dönem havuzunda sorun olan Bekir vekile çok dikkatli olmasını söylemişti" diye konuştu. Nurcan Zeyrek, sanık M.G.'den ayrıca bir şikayeti olmadığını belirtti.
Sanıklardan şikayetçi olduğunu belirten Nehir Zeyrek ise "Babam durduk yere hayatını kaybetmedi. Çıkan herkes sorumluluğunun kendisinden olmadığını söyledi. İnsan kendi evinde vefat etmez. Amacım suçsuz birinin hapse girmesi değil. Babamın ölümü normal bir süreç değildi. Babam herhangi bir tesisatı ve motoru ellemedi. Merdivenlerde ayağını atar atmaz orada kaldı" ifadelerini kullandı. Duruşma tanık beyanlarıyla devam ediyor.
İKİ KİŞİ HAKKINDA TAHLİYE KARARI
Duruşmada savcı, yeniden bilirkişi raporu alınmasını, gelmeyen tanıkların zorla getirilmesini talep etti ve tutuklu sanıkların tahliyesi yönünde mütalaa verdi.
Mahkeme, yeniden bilirkişi raporu alınmasına, duruşmaya gelmeyen tanıkların zorla getirilmesine hükmetti. Tutuklu sanıklar Naim B. ile Halim İ.‘nin yurtdışı çıkış yasağı ile tahliyesine karar verildi.
Dava 27 Şubat Cuma gününe ertelendi.