4. İslami Türk Edebiyatı Sempozyumu sona erdi

4. İslami Türk Edebiyatı Sempozyumu sona erdi
12 ülkeden 53 akademisyenin ve araştırmacının katıldığı 4. İslami Türk Edebiyatı Sempozyumu, 2 gün süren edebiyat konferansı yoğun programın ardından 50 tebliğ sunumu ile sona erdi.
Bayram Özfırat: "Osmanlının son döneminde yayınlanan Kur’ân-ı Kerim meallerinin arkasında siyasi bir güç var."

Bu yıl dördüncüsü düzenlenen, ana teması Kur’ân-ı Kerim ve Edebiyat olan Uluslararası İslami Türk Edebiyatı Sempozyumu 26 Nisan ‘da  son buldu. 

Uluslararası olarak gerçekleşen edebiyatımızda ve de dünya edebiyatlarında Kur’ân-ı Kerim’in tesirini irdeleyen bilgi şöleninin ikinci gününde 7 oturum gerçekleştirildi.  25-26 Nisan 2015 tarihleri arasında Bostancı Dedeman Otelde yapılan Sempozyum, 13 oturumdan oluşuyordu.  Sempozyumda araştırmacı ve akademisyenlerin sunduğun toplam 50 tebliğin daha sonra kitap olarak okuyuculara sunulacağı müjdelendi.

Sempozyumun ikinci günü olan 26 Nisan ‘da beşinci oturum konuşmacılarından Prof. Dr. Davut AYDÜZ, Hz. Yusuf Kıssasını edebi eserde bulunması gereken temel kurgular açısından değerlendirdi. Hz. Yusuf Kıssasının edebi bir roman tadında olduğunu ifade eden Prof. Dr. AYDÜZ; “Bu kıssa sadece Hz. Yusuf’un hayatını anlatmaz, edebi özellikleri de içerisinde barındırır ve de ders verir” dedi. Yazar Ronald B. Tobias’a göre bir eserde bulunması gereken 20 temel kurgu olduğunu söyleyen AYDÜZ, bu kurguların Hz. Yusuf Kıssasında da bulunduğunu vurguladı. 

Kur’ân-ı Kerim Meallerinin Arkasında Kesinlikle Siyasi Bir Güç Var

Ulusal ve uluslararası üniversiteden birçok öğrencinin ve akademisyenin katıldığı sempozyumda Milli Edebiyat Dönemi’nde Yapılan İlk Türkçe Mealler ve Bu Mealler Üzerine Tartışmalar konusunu Prof. Dr. Mustafa AKÇAY açıkladı. Mealler yaşanılan dönemin siyasi hayatından ve fikri düşüncelerinden ayrılamaz diyen Prof. Dr. Mustafa AKÇAY, “Osmanlının son döneminde yayınlanan Kur’ân-ı Kerim meallerinin arkasında kesinlikle siyasi bir güç vardır. Hangi döneme bakarsanız bakın, buna günümüzde dahil olmak üzere iktidarlar halkı etkilemek adına en hassas noktaları olan dini, gündemlerine alarak konuşmalarını yaparlar” dedi.  

AKÇAY, özellikle Tanzimat Dönemi’nde Ahmet Mithat’ın bu duruma en iyi örnek olduğunu söyledi ve “Siyasilerin halkı etkilemek adına dini kullandıklarına en büyük örnek kendi döneminde Kur’ân-ı Kerim’in Türkçeleştirilmesine karşı gelen Ahmet Mithat’ın siyasi iktidarın değişmesiyle bu fikrinin tam tersini savunmaya başlamasıdır” diye ekledi. 

4. İslami Türk Edebiyatı Sempozyumu Değerlendirme Oturumu ile Sona Buldu

Sempozyumun diğer konuşmacılarından Doç. Dr. Sezai Coşkun, ‘Sezai Karakoç’un Diriliş Düşüncesinde Kur’ân-ı Kerim’, Doç. Dr. Ayşen Koca, ‘Kırgız Halk Şiirinde Din ve Kur’ân’, Doç. Dr. Ergün Koca, ‘Karahanlı Dönemi Eserlerinde Kur’ân ve Hadis Etkisi Üzerine’ ve de Doç. Dr. Faik Elekberov, ‘Azerbeycan Edebiyatı’ ndaKur’ân-ı Kerim’in Tesiri’ konuları hakkında tebliğlerini sundular.  Sempozyum Genel Sekreteri Yrd. Doç. Dr. Hasan Ahmet Gökçe, Prof. Dr. Menderes Coşkun, Prof. Dr. Ramazan Gülendam’ın yer aldığı bir değerlendirme oturumu ile son buldu.

28 Nisan 2015 09:13
DİĞER HABERLER