Abant Platformu, Gezi'yi masaya yatırdı

Abant Platformu, Gezi'yi masaya yatırdı
Abant Platformu tarafından düzenlenen 'Belirsiz Bir Dünyada Muhalefet ve Protesto' konulu toplantıda Gezi eylemleri ve dünyadaki benzerleri masaya yatırıldı. Gezi olaylarına ilişkin kitap yazan Murat Öbank, Gezi'nin özellikleri itibariyle bu coğrafyada bir ilk olduğunu söyledi. Brezilyalı Senatör Cristovam Buarque ise, "Devrim sokakta başlayabilir, bunu yasal sürece katmak gerekir." dedi. Politikacıların çok fazla yolsuzluk yaptığını da vurgulayan Buarque, bu durumun sokak eylemlerine neden olduğunu kaydetti.

Abant Platformu'nun Taksim Buluşmaları kapsamında düzenlediği 'Belirsiz Bir Dünyada Muhalefet ve Protesto' toplantısı Taksim Elite World Otel'de yapıldı. Taraf Gazetesi Yazarı Cengiz Aktar'ın moderatörlüğünü yaptığı toplantıya Brezilyalı Senatör Critstovam Buarque ve Bilgi Üniversitesi'nden Yrd. Doç Dr. Murat Özbank konuşmacı olarak katıldı.

Özellikle Brezilya ve Türkiye örneklerinin ele alındığı oturumda, genel olarak dünyadaki muhalefet hareketleri ve küresel belirsizlik karşısında muhalefet ve protesto kavramlarının geleceği tartışıldı.

Konuşmacılardan Cristovam Buarque Brezilya'daki protesto gösterilerin dinamikleri ve ülke üzerindeki etkisi hakkında bir konuşma yaptı.

Toplantının diğer konuşmacısı Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç Dr. Murat Özbank da konuşmasında Gezi protestolarını ve dünyadaki benzer örnekleri ele aldı.

Ayrıca toplantıya; Meydan gazetesi yazarı Cafer Solgun, Today's Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş, Zaman gazetesi yazarı Sevgi Akarçeşme, Cemal Uşşak, gazeteciler Yavuz Baydar, Ergun Babahan, Ferhat Kentel, Deniz Keskin, Doğan Bermek, Oya Özarslan ve Ümit Fırat gibi isimler de katılarak görüşlerini dile getirdi.

Brezilyalı Senatör Crsitowa Buargue, seçimlerden sonra gelen iktidarların 4 yılda yaptığı hataları telafi etmenin, bazen 100 yıl sürebileceğine dikkat çekti. Yolsuzluk ve yozlaşma konusunda politikacılara olan güvenin azaldığını belirten Buarque, "Bugün halk politikacılara güvenmiyor. Dünyada bu yolsuzluk ve yozlaşma almış başını gitmiş. Politikacılardan bu soruna karşı bir çözüm gelmiyor. Bu yüzden politikada yeniliğe ihtiyaç var. Bizler seçimlerden sonra o iktidara 4 yıl katlanıyoruz. Ama sorunlar 10 yıl hatta 100 yıl kalabiliyor. Bu devrimi sokaklara dökülerek yapmak çok zor. Devrim belki sokakta başlayabilir ama bunu yasal sisteme katmak lazım. Liderler ile ilişkiye girmek lazım." şeklinde konuştu.

MURAT ÖZBANK: GEZİ BU COĞRAFYADA BİR İLKTİR

Gezi eylemlerini ve sonrasında yaşanan süreci anlatan Murat Özbank, Gezi'nin insanların vicdanın harekete geçtiği bir eylem olduğunu söyledi. Bugün gelinen noktada devlet şiddetinin ve tehdidinin attığına değinen Özbank, "Aldığınız risk biber gazı solumaktı. Onu da birkaç kez denedikten sonra öldürmediğini görüyorsunuz. Şu anda Taksim Meydanı'na çıkıp da slogan atalım dediğimiz zaman aldığımız risk biber gazı yemek değil. Tutuklanmak bir yere götürülmek de değil. 2013 Temmuz'unda kitabımı yazmıştım, o günden bugüne kadar Gezi ile bağlantılı ölümlerin sayısı çok fazla arttı." ifadelerini kullandı.

Çarşı Grubu'nun bile yargılandığına dikkat çeken Özbank, şunları söyledi: "Gezi'de gayet şenlikli bir şekilde gerçekleşen o sivil hareket, ona gözdağı vermektir. Baskı dozunun artması, sıradan insan için sokağa çıkmak daha tehlikeli bir hal aldı. İkincisi, Gezi sonrasında oluşan iletişim stratejinin çok önemli bir önemi var. Gezi'de müthiş bir çeşitlilik vardı. İnsanlar birbiri ile konuşuyorlardı. Müslüman'ı da vardı laiki de vardı, Türkçüsü de vardı Kürtçüsü de vardı."

Gezi eylemlerinin bu coğrafyada bir ilk olduğuna vurgu yapan Özbank, şöyle devam etti: "Bu coğrafyada Gezi'nin bir ilk olan yanı var. Toplumsal muhalefeti soldan ya da sağdan, itirazı hep eşitlik üzerinden kurduk. İktidara itiraz ettiğimiz zaman talep ettiğimiz şey eşitlikti. Gezi ilk defa özgürlüğün talep edildiği bir eylem olarak ortaya çıktı. Kitlenin özgürlük talebi ile sokağa çıkması bu coğrafyada, çok da önemli bir fırsattı.

'GEZİ SPONTAN BİR EYLEMDİ'

Gezi spontan kendi kendilerine sokağa çıktıkları bir eylemdi ve ilk defa örgütler kitleleri sokağa çıkartmadı. Kitleler örgütleri peşinden sürüklediler. Bir örgütlü siyasal hareketin parçasıydım o dönemde, Gezi'nin içerisindeki hiçbir örgütlü hareket olan bitene hazırlıklı değildi. Gezi'ye katılanların ezici bir çoğunluğu daha önce örgütlü bir siyaset içinde yer almamış, 4 yılda bir oy kullanmak dışında sokağa çıkmamış, orta sınıf, şehirli sınıflardı. İlk defa biber gazı yiyen çok insan vardı."

'CUMHURBAŞKANI 'DARBE' DİYEREK HALA HATA YAPIYOR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hala Gezi'yi bir darbe olarak değerlendirmesinin hata olduğunu belirten Özbank, Gezi eylemlerinin özelliğine ilişkin şu değerlendirmede bulundu: "Dönemin Başbakan'ı hala yaptığı bir hatayı yaptı. Bunun bir üst akıl, bir merkezi irade tarafından düzenlenmiş bir darbe girişimi olarak yorumladı. Böyle bir şey mümkün değildi. Kontrol edilebilecek, bir örgütlü kitle söz konusu değildi.
Şiddet nedeniyle Taksim Meydanı'nda politika yapmak, itiraz dillendirmek mümkün olmaz hale geldi. Son 2-3 senedir çıkan yasaları biliyorsunuz.

Türkiye'nin demokratikleşmesi, Türk siyasal tarihinde Gezi bir dönüm noktasıydı. Türkiye'de yaşayan insanların ilk defa demokrasi, politik özgürlük talebi ile sokağa çıkması, ilk defa cesur davranması, apolitik denen insanların ilk defa ses çıkartması… Orta sınıf içinde insanların kendi kendine sokağa çıkması ilkti."

CİHAN
07 Ekim 2015 17:56
DİĞER HABERLER