Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin bugün açıkladığı 6 karardan ikisi Türkiye ile ilgili oldu. Her iki kararda da müştekilerin ifade özgürlüğü ve adil yargılama hakkının ellerinden alındığını belirten AİHM; Türkiye'ye 19 toplam 19 bin Euro ceza verdi.
Müdür Duman, Ahmet Sami Belek ve Savaş Velioğlu davalarından Türkiye'ye para cezası mahkumiyeti çıktı. 24 Haziran 2000'de İstanbul'da gerçekleşen gösterilerde bazı katılımcıların Abdullah Öcalan pankartları taşıyarak terör örgütü lehine sloganlar attı. Olaydan iki gün sonra polis, Eminönü'ndeki HADEP binası bastı. Baskında illegal yayınlar, PKK sembolleri, bazı görüntüler, makaleler ve Öcalan'la ilgili kitaplar ele geçitildi.
Müdür Duman polis sorgusunda büroda bulunanlardan yayınlardan haberinin olmadığını söyledi. Kendisinin bilgisi dahilinde olmadan başkalarının o yayınları ve fotoğrafları oraya koyduğunu savundu. 2001 yılında görülen davada Duman gıyabında 6 ay hapis ve bir miktar para cezasına çarptırıldı. Ceza Yargıtay tarafından da onandı.
Duman, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AIHS) 10. Maddesi gereğince ifade özgürlüğünün ihlal edildiği gerekçesi ile AİHM'ye başvurdu. AİHM ilk mahkemede kendisine savunma hakkı verilmediği için savunma hakkının ihlal edildiği kanaatine vardı. AİHM, Duman'a verilen terörü önleme ve kamu düzenin koruma cezasının orantısız olduğu görüşüne vardı. Ve AİHS'nin 10. ve 6. maddelerinin ihlal ettiği sonucuna vardı. Türkiye'yi 12 bin 500 Euro manevi tazminata çarptırdı ve 3 bin 200'luk Euro mahkeme masraflarını ödemeye mahkum etti.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ DAVASI
Günlük Evrensel gazetesi editörü Ahmet Sami Belek ve gazete çalışanı Savaş Velioğlu gazetede yayınladığı metinden dolayı mahkeme tarafından cezaya mahkum edilmiş ve gazeteye 3 gün sure ile yayın yasağı getirilmişti. AİHM gazetedeki metnin şiddeti teşvik etmediği, silahlı direniş, ayaklanma ve nefret söylemelerinin bulunmadığına karar verdi.
Günlük evrensel gazetesi editörü Ahmet Sami Belek ve gazete çalışanı Savaş Velioğlu 21 Mayıs 2003'te KADEK (Kürdistan Özgürlük ve Demokrasi Kongresi) bildirisini içeren bir metin yayınladı. Metinde ürt sorunun demokratik yollarla çözümü için çağrıda bulunduğunu ve bunun için af yasanın gerekliliğinden bahsediyordu. Metinde ayrıca Abdullah Öcalan'ın tutukluluk koşullarını eleştiriyordu. 22 Mayıs 2003'te savcı tarafından dava açıldı. Aralık 2003 tarihinde DGM'de görülen dava sonucunda 575 Euro ve 285 Euro eşdeğerinde para cezasına çarptırılırken 3 gün süreyle gazetenin basımına ara verilmesi kararı verildi. Temyiz başvurusu reddedildi ve Yargıtay kararı onadı.
2004 yılında karar AİHM'ye taşındı. AİHM gazeteye getirilen yayın yasağını AİHS'nin 10. maddesi olan ifade özgürlüğünün ihlal edildiği gerekçesi ve 6. maddesi olan adil yargılama hakkının, bağımsız bir mahkeme tarafından yargılanmadıkları için ihlal edildiği gerekçesiyle Türkiye'yi mahkum etti.
Mahkeme daha önce verdiği Gözel&Özer, Belek ve Bayar&Gürbüz kararlarını içtihat kabul ederek davayı inceledi. Söz konusu makalenin şiddet içermediği, direniş ve isyanı teşvik etmediği kararına vardı. Sonuç olarak Türkiye, 10. ve 6 maddelerin ihlal edildiği gerekçesi ile Belek ve Velioğlu'na verilen para cezalarının karşılanması ve bin 250'şer Euro manevi tazminat olmak üzere toplamda 3 bin 360 Euro para cezası ödemeye mahkum edildi. CİHAN