Euronews'ten Rahmi Gündüz'ün haberine göre AİHM’den yapılan açıklamada  görevden alınan ve tutuklanan hakim ve savcıların yaptıkları başvurularla ilgili taraflara sorular yöneltildiği ifade edildi.

AİHM’in açıklamasında, başvuruda bulunanların “terör örgütü üyeliğiyle” suçlandığı ve Türkiye’deki davalarının devam ettiği belirtilirken, yapılan başvurularda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) özgürlük ve güvenlik hakkıyla ilgili 5. maddesi başta olmak üzere diğer maddelerinden de şikayetlerin yapıldığı aktarıldı.

AİHM tarafından taraflara 2016’da yapılan Selçuk Altan başvurusuyla birlikte diğer 545 başvuru sahibi için yöneltilen sorularda, tutuklamaların somut delillere ve güçlü şüphelere dayanması gerektiği hatırlatılarak, tutuklamaların bu koşullarda gerçekleşip gerçekleştiği sorusu yönetildi.

Hakim ve savcıların yargılamalarıyla ilgili iç hukukta güvence altına alınan sürece saygı gösterilip göstermediği sorusunu yönelten AİHM, geçici tutuklama kararları veren hakimlerin, bu kişilerin özgürlüklerini ellerinden alınması kararına yönelik güçlü gerekçeler olup olmadığına açıklık getirilmesi istendi.

Geçici gözaltı süresinin, AİHS’nin 5.maddesinin 3. fıkrası uyarınca makul bir süre için olup olmadığı sorusunu yönelten AİHM, yine gözaltı sürecinin AİHS’nin 5. maddesinin 4. fıkrası uyarınca bunun tarafsız ve bağımsız bir yargı süreciyle gerçekleşip gerçekleşmediği konusuna da açıklık getirilmesini istedi.

AİHM, ayrıca AİHS’nin 5. maddesinin 5. fıkrası uyarınca geçici gözaltı kararına itirazla ilgili yasal güvencelerin de yerine getirilmediğini taraflara sordu.