Her yıl 4-10 Ocak tarihleri arasında, verem (tüberküloz) hastalığına dikkat çekmek ve tedavi yöntemleriyle ilgili bilinç oluşturmak için çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Bu kapsamda konuşan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sezai Taşbakan, veremin bulaşıcı, mikrobik ve en önemlisi ölümcül bir hastalık olduğunu söyledi. Taşbakan, "Alkol, sigara ve uyuşturucu, verem hastalığına zemin hazırlamakta ve tedavi süresince bu alışkanlıklar, hastalığın gidişatını olumsuz etkilemektedir." dedi.

1950'den önce bu hastalığın kesin bir tedavisi olmadığını belirten Doç. Dr. Taşbakan, "Yıllar içerisinde gelişen tıp bilimi, bugün bu hastalığı tamamen ölümcül olmaktan çıkarıp geliştirilen çeşitli tedavi yöntemleriyle karşı etkin mücadeleyi sağlamıştır." dedi. Diğer enfeksiyon hastalıklarından farklı olarak, en az altı aylık süre zarfında ve çok miktarda ilaçla yoğun bir tedavi süreci olan veremin tedavisinin son aşamasında, ilaçların azaltılıp sonuca gidildiğini belirtti.

BULAŞICI AMA GENETİK DEĞİL

Erken teşhisin çok önemli olduğuna değinen Taşbakan. veremin bulaşıcı olduğunu fakat genetik bir seyir izlemediğini, hastalığın sıklıkla solunum yoluyla geçtiğini ve toplu alanlarda bulaşma riskinin daha fazla olduğunu belirtti. Doç. Dr. Taşbakan, "Koğuşlar, yatakhaneler, toplu taşıma araçları ve kalabalık ortak kulanım alanları, riskin en üst düzeyde olduğu alanlar olarak göze çarpıyor." dedi. Veremin sadece akciğeri tutan bir hastalık olmadığını belirterek, "Cilt tüberkülozu, genital bölge tüberkülozu gibi vücudun değişik bölgelerinde bu hastalığın belirtilerine rastlamaktayız." diye konuştu. CİHAN