Ankara’nın göbeğindeki 20 milyonluk arsa, TOBB Başkanı’nın şirketi Söğütözü İnşaat’a 210 bin liraya kiralandı.
Hazine’nin sadece Ankara’da 107 bin 370 adet 6 milyon metrekare yüzölçümüme sahip taşınmazı olduğu ortaya çıktı. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e Ankara’daki Hazine’ye ait taşınmazları sordu. Bakan Mehmet Şimşek’in verdiği cevapta yer alan bilgilere göre Türkiye’de en büyük gayrimenkul zengini hâlâ devlet. Bakan Şimşek’in cevabında bazı gayrimenkullerin İse düşük rakamlardan kiraya verilmesi dikkat çekiyor. Kamu İhale Kurumu’na ait 20 milyonluk arsa, Ankara’nın en büyük alışveriş merkezlerinden olan Armada’nın sahibi olan Söğütözü İnşaat ve İşletme A.Ş.’ye yıllık 210 bin TL’ye kiraya verilmiş. Söz konusu şirketin Yönetim Kurulu Başkanı ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Rifat Baba” dedidiği TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu.
Taraf yazarı Dr. Süleyman Yaşar, gayrimenkullerde yıllık kiranın toplam gayrimenkul değerinin 20’de biri olması gerektiğini belirterek “Söz konusu gayrimenkulün nakdi değeri 20 milyon lira. Baktığınız zaman yıllık kirasının 1 milyon olması gerekir. Ancak biz burada 210 bin TL’ye kiraya verildiğini görüyoruz. Yani olması gereken rakamın beşte biri fiyatına. Bu, devletin gelirinin engellendiği anlamına gelir. Arsa şehrin merkezindeyse oraya otopark yapsanız yıllık 2 milyon TL kazanabilirsiniz. Yani o arsa yıllık en az 1 milyona kiraya verilmeli rakam bunun üstünde de olabilir ancak altında olmaz” diye konuştu. Yaşar, Türkiye’de en büyük gayrimenkul zengininin hâlâ devlet olduğu gerçeğine de dikkat çekerek, “Devletin elinde bu kadar büyük bir gayrimenkul olursa bu, devlet ağırlıklı bir ekonomi olduğunu gösterir” dedi.
“GAYRİMENKULLER SİYASİ BASKI İÇİN KULLANILIYOR”
“Aslında devlet bu toprakları adil bir şekilde vatandaşına vererek dar gelirli insanların mülkiyet hakkını sağlayabilmeli” diyen Yaşar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ama bizde öyle bir devlet yapısı var ki hiçbir şeyi elinden bırakmıyor. Ya da siyasi iktidara yakın olanlara dağıtıyor. Tekelci bir devlet. Dolayısıyla vatandaşına bu arazileri kullanma izni vermiyor. Ve böylece büyük bir ekonomik kayıp söz konusu oluyor.” Türkiye’de ekonominin gelişmemesindeki en önemli nedenlerden birinin de tapu konusu olduğunu dile getiren Yaşar, “Türkiye’de arazilerin çoğunun tapusu yok. Bu da ekonomik gelişmeyi engelliyor. Tapunuz olmayınca gidip teminat olarak bir tapu gösteremiyoruz. Dolayısıyla bankadan kredi alamıyoruz. Mesela Amerika’da girişimcilerin sermayelerinin büyük bir kısmı o gayrimenkullerin teminat gösterilip kredi alınması sonucu oluşuyor. Türkiye’de bunu uygulamayan siyasiler insanları tapusuz bırakarak onları sürekli kendilerini seçmeye zorluyor. Devlet gayrimenkulleri tekelinde tutuyor ve böylece vatandaş üzerinde de siyasi bir baskı kuruyor. Özel mülkiyetiniz olmadığı zaman sürekli birilerinin kapısını aşındırıyorsunuz. Halbuki bu toprakların mülkiyeti elbirliğiyle mülkiyettir. Yani tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının mülkiyet hakları vardır” şeklinde konuştu.
2084 taşınmaz kimlere satıldı?
Maliye Bakanlığı’nın Tanrıkulu’nun soru önergesine verdiği cevaba göre Milli Emlak Otomasyon Programından (MEOP) elde edilen verilere göre kurum, kuruluş, oda ve derneklere 2084 adet 37 milyon metrekare yüz ölçümlü taşınmaz satıldı. Yine MEOP’tan elde edilen verilere göre 79 adet 5 bin 770 metrekare yüz ölçümlü taşınmaz da vakıf oda ve derneklere kiralandı. Cevapta gayrimenkullerin hangi oda, vakıf ya da derneğe satıldığı ya da kiralandığı konusunda ise bilgi verilmedi.
Taraf