Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Kahramanmaraş mitinginde iktidar ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı sert sözlerle eleştirdi. Bahçeli, "Rüşvet alıp verdiler, şeytana esir düşerek günah işleme özgürlüğünü icat ettiler. Putperestlerin, müşriklerin, kafirlerin, şirk koşanların aklına gelmeyen ne varsa icra ettiler. Besmeleyle soygun yapıp, şükrederek haram havuzunda ıslandılar. Türk milleti böylelerini hiç görmedi. Erdoğan şimdi de başkanlık peşindedir. Hergün miting yapmaktadır. 7 Haziran yaklaştıkça Erdoğan azgınlaşmaktadır ve Erdoğan Cumhurbaşkanlığından fiilen inmiştir. Çünkü Erdoğan bu makama layık değildir. Mizaç ve meşrebi buna uygun değildir." dedi.
'ÇALDILAR, BAŞÖRTÜSÜNE GİZLENDİLER'
MHP Lideri Devlet Bahçeli, Kahramanmaraş'ta partisince Müftülük meydanında düzenlenen mitingde konuştu. İktidarın şeytana esir düşerek günah işleme özgürlüğünü icat ettiğini belirten Bahçeli, "Çaldılar, başörtüsüne gizlendiler. Rüşvet alıp verdiler, yolsuzluk başka, hırsızlık başka dediler, şeytana esir düşerek günah işleme özgürlüğünü icat ettiler. Putperestlerin, müşriklerin, kafirlerin, şirk koşanların aklına gelmeyen ne varsa icra ettiler. Dünya turu attılar. Gitmedikleri, gezmedikleri, görmedikleri ülke kalmadı. Harcırah zengini oldular. Besmeleyle soygun yapıp, şükrederek haram havuzunda ıslandılar. Türk milleti böylelerini hiç görmedi." diye konuştu.
'VATANA İHANET EDEN BİRİSİNE, BUNDAN SONRA CUMHURBAŞKANI DENECEK MİDİR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mizaç ve meşrebinin makamına layık olmadığını ifade eden Bahçeli şöyle konuştu: "Erdoğan şimdi de başkanlık peşindedir. Her gün miting yapmaktadır. 7 Haziran yaklaştıkça Erdoğan azgınlaşmaktadır ve Erdoğan Cumhurbaşkanlığından fiilen inmiştir. Çünkü Erdoğan bu makama layık değildir. Mizaç ve meşrebi buna uygun değildir. Anayasa'nın 101'inci maddesi der ki; Cumhurbaşkanı seçilenin, varsa partisi ile ilişiği kesilir ve Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği sona erer. Anayasa'nın 103'üncü maddesi Cumhurbaşkanı'nın göreve başlarken, TBMM'de ettiği yemini kapsar. Cumhurbaşkanı olacak şahıs; Türkiye Cumhuriyeti'nin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerine aldığı görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücüyle çalışacağına Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namus ve şeref üzerine ant içer. Bitmedi, Anayasa'nın 104'üncü maddesine göre Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk milletinin birliğini temsil etmektedir. Dahası Anayasanın uygulanmasını ve devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetmektedir. Siyasi görüşü ne olursa olsun tüm Kahramanmaraşlı vatandaşlarımın bu Anayasa hükümleri üstünde düşünmelerini istirham ediyorum. Kıymetli Edeler söyleyiniz bana; Recep Tayyip Erdoğan'a oy verirken, başkan olsun dediniz mi? Milletin adamı iddiasında olan Erdoğan'ın, illet gibi Türkiye'yi çöküşe götürmesini haklı görüyor musunuz? Anayasa'nın kendisine çizdiği yetki ve sorumluluk sınırlarını defalarca aşan, şiddetle taraflı davranan, suç işleyen ve hepsinden önemlisi vatana ihanet eden birisine, bundan sonra Cumhurbaşkanı denecek midir? Erdoğan siyasetin dibindedir."
'ERDOĞAN FİTNENİN SÖZCÜSÜ OLMUŞTUR'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a eleştirilerini sürdüren Bahçeli, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun yetersizliği nedeniyle Erdoğan'ın meydanlara çıkarak fitnenin sözcüsü olduğunu savundu. Bahçeli şöyle devam etti: "Erdoğan, Davutoğlu'nun yetersizliğinden takviye güç olarak, görüntüde yedek, gerçekten asıl oyuncu olarak meydanlara çıkmış, fitnenin sözcüsü olmuştur. Her gün bize sövüyor. Her gün yalan söylüyor. Her gün hakaret ediyor. Peki kimdir bu gafil, kendisine Cumhurbaşkanı diyen 17-25 Erdoğan. Be hey densiz, bey hey kanun tanımaz, ahlak bilmez; sen Cumhurbaşkanısın, sen devletin başısın. Ne geziyorsun meydanlarda, bizimle ne uğraşıyorsun? Kahramanmaraş sana güvendi, oy verdi; bunu zelil etmeye, milli iradeye kıymaya ne hakkın var? Erdoğan oyundur, yalandır, aldatmadır, tuzaktır, komplodur, riyadır, ihanettir."
'ERDOĞAN TÜRKMEN KARDEŞLERİMİZ ÜSTÜNDEN İSTİSMAR YARIŞINDA'
Bahçeli, konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kars mitinginde partisine yönelik 'Esad'ın, Pensilvanya'nın, Kandil'in milliyetçisi oldular' demesine de cevap verdi. Esad'a hiçbir zaman 'kardeşim' demediğini hatırlatan Bahçeli: "Dün bize Kars'tan Esad'ın, Pensilvanya'nın, Kandil'in milliyetçisi diyor. Halt ettin Erdoğan, yine çaktın Erdoğan, yine yanlışa battın Erdoğan. Biz zalim Esad'a çok şükür kardeşim demedik, ailece tatile çıkmadık. Biz Pensilvanya'nın kuyruğunda gezmedik, 12 yıl birlikte olmadık. Hele hele Kandil'in yolunu hiç bilmedik. Ve sadece gidersek, Türk Bayrağı dikmek için gideceğimizi söyledik. Erdoğan sen Esad'ın kirli bir kopyası, Pensilvanya'nın eski sevdalısı, Washington'un daimi tutsağı, Kandil'in tavizsiz havarisi, Ermeni hısmı, Türklüğün yaşayan düşmanısın ve senin bizim milliyetçiliğimizle ilgili ahkam kesmen için önce eğilip ayaklar altına aldığın milliyetçiliği kaldıracak kadar onurlu ve haysiyetli olman lazımdır. Erdoğan Türkmen kardeşlerimiz üstünden istismar yarışındadır." şeklinde konuştu.
'TÜRKMENLERE YARDIM KILIFI ALTINDA, RADİKAL SELEFİ ÖRGÜTLERİ ESAD'A KARŞI PROVOKE ETTİ'
MİT TIR'larının Suriyeli Türkmenlere yardım kılıfı altında radikal selefi örgütlere silah taşıyarak Esad'a karşı provoke edildiği ve Türkmenlerin katledildiğini dile getiren Bahçeli: "Adana'da yakalanan MİT TIR'ları yardım götürüyormuş. Önceki gün, Irak'ta, Samarra'nın Es- Sirsar bölgesinde IŞİD canavarları intihar saldırısı düzenledi. 50'den fazla Türkmen kardeşim şehit düştü. Hepsine rahmet diliyorum. Erdoğan 'Türkmenlere yardım götürüyorduk' diyor.Türkmenler her gün ölüyor, Erdoğan ve zihniyeti selefi gruplarla düşüp kalkıyor. Erdoğan Ortadoğu'da taraf tutup rejimlerle oynarken; gaflettesin, komşu ülkelerin iç işlerine karışmanın bedeli ağır olur diyen biziz. Suriyeli Türkmenlere yardım kılıfı altında, radikal selefi örgütleri Esad'a karşı provoke ederken; komşu komşunun külüne muhtaçtır, rüzgar eken fırtına biçer diyen biziz. Barzani'ye kardeşim, IŞİD'e Müslümansanız derken; Türkmenler eriyor, katillere kucak açma, kırmızı çizgilerimizi silikleştirme diyen biziz. Erdoğan BOP Eşbaşkanlığıyla övünürken; Müslümanların ölümüne sabitlenmiş küresel projelere payandalık yapıyorsun, bu görevi milletten almadın, vazgeç bu yoldan diyen de biziz. Erdoğan hayatının hangi diliminde Türkmen demiş, Türkmenleri kaale almıştır? Biz Kerkük derken, Erdoğan Mursi'yle dört parmak hesabı yapıyordu. Biz Türkmenler için yanıp tutuşurken; Erdoğan peşmerge nifakıyla varil varil petrol anlaşması imzalıyor, sıra gecelerinde çiğ köfteli eğlenceler düzenliyor, Kürdistan diyerek inliyordu."
'ERDOĞAN ÇATLASA DA, DAVUTOĞLU PATLASA DA, ASGARİ ÜCRETİ NET BİN 400 LİRAYA ÇIKARACAĞIZ'
MHP'nin iktidar olması durumunda 'Üreten Ekonomi' Programıyla sanayinin, iş adamlarının, aç ve açıkta kalan milyonlarca vatandaşın sorunlarını çözeceklerini belirten Bahçeli şu vaatlerde bulundu: "Emeklilerimize; Mart ayında bin 400 ve Eylül ayında bin 400 lira olmak üzere yılda toplam 2800 lira Emekli Destek Ödeneği vereceğiz. Ayrıca esnaflarımızın emekli aylıklarından kesilen sosyal güvenlik destek priminin kaldırılması için ne gerekiyorsa yapacağız. Çiftçilerimiz feryat etmektedir. Bu kapsamda mazotta, gübrede, ilaçta, tohumda, yemde, fidede, ÖTV ve KDV'yi tamamen kaldıracağız. Sulamada ve tarım işletmelerinde kullanılan elektrikten KDV almayacağız. Hayvan üreticilerinin yem ve kepek başta olmak üzere kullandıkları girdilerdeki KDV'yi yüzde 1'e düşüreceğiz. Çiftçilerimizin belini büken mazotu 1 lira 75 kuruşa indireceğiz. Tarımı canlandırmak, çiftçimizi, hayvan üreticimizi borçtan dertten kurtarmak için bizimle yürüyecek misiniz? Erdoğan çatlasa da, Davutoğlu patlasa da, Maliye Bakanı bütçe dengelerini hatırlatsa da, asgari ücreti net 1400 liraya çıkaracağız. Hayırlı olsun."
Mitingin sonunda kalabalığa karanfil atan Bahçeli daha sonra topluluğu selamlayarak alandan ayrıldı.
MEDYAYA BASKIYA PANKARTLI TEPKİ
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin müftülük meydanında gerçekleştirdiği mitingi izlemeye gelen bazı vatandaşlar son günlerde medyaya yapılan baskıyı eleştiren pankartlar açtı. Bazı vatandaşlar ellerindeki ekmeği göstererek; 'Ekmeğimiz alın teri, helal lokma' derken bazıları ise 'Medyaya müdahaleye hayır, Havuz Yetmedi mi? Özgür medyaya göz diktiniz, Özgür medyaya karışma' pankartları açarak tepkilerini dile getirdiler. CİHAN