Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş’in suikastı üzerinden dönen siyasi hesaplar 15 Temmuz’a geldi dayandı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin son grup toplantısında Erdoğan’ı 15 Temmuz üzerinden tehdit etti. Tehdidin tesiriyle mi bilinmez, konuşmanın hemen ertesi günü, Erdoğan’ın Bahçeli’yi ziyaret edeceği açıklandı.

Türkiye, “tencere dibin kara, seninki benden kara” günlerini yaşıyor maalesef. Ankara’nın ortasında güpegündüz bir akademisyen, Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı olan bir kişi, Sinan Ateş, siyaset - emniyet - narkoterör mafyası işbirliği ile öldürüldü; suikast derhal aydınlatılacağı yerde siyasi hesapların malzemesi yapılıyor.

Erdoğan suikastın ilk dakikalarından itibaren ikili oynuyor. Hem el altından soruşturmanın kısmen yürütülmesine ve MHP’nin zirvesine uzanmasına, yani Bahçeli’nin yıpratılmasına izin veriyor hem de cinayete dair tek kelime etmiyor, siyasi iradesini ortaya koymuyor. “Tavşan kaç, tazı tut” oyunu oynuyor.

Bahçeli ise adeta yalvarıyor Erdoğan’a. Her grup toplantısında biat tazeliyor, “Kararımız net, adayımız Erdoğan” diyor, miting duyuruları açıklıyor. “Tek bir ülküdaşımı ezdirmeyeceğim” diyerek de suikastın faili olmakla suçlanan Edip Semih Yalçın, İzzet Ulvi Yönter ve Olcay Kılavuz’a arka çıkıyor, onları himaye ediyor.

Bahçeli dil dökmekten usanmış olmalı ki, Salı günkü grup toplantısında ilk kez Erdoğan’ı tehdit etti. Muhalefeti hedef aldığı sözlerinin akabinde partisine yönelik eleştirilere cevap vermek sadedinden, “Konuşursak derinden, hiçbirisi kalkamaz yerinden” dedi. 

Bahçeli’nin sözlerinde açıkça tehdit vardı. Muhalefeti hedef alıyormuş gibi yaptı. Lakin her aklı başında insan biliyor ki, Bahçeli elinde muhalefeti yerinden kaldıramayacak bir malzeme olsa, bunu kullanmaktan asla çekinmez, anında o kozu oynar. Hem Kılıçdaroğlu hem de Meral Akşener sürekli Sinan Ateş suikastı üzerinden yükleniyorken hamlesini neden esirgesin?

Gayet net ve güçlü bir şekilde Erdoğan’ı tehdit etti Bahçeli. Bir aydır dil döktü döktü, soruşturmanın önünü alamadı, Erdoğan’dan da açık bir destek göremedi. Nihayetinde elindeki en sağlam malzemeyi masaya sürdü: 15 Temmuz! Erdoğan’ın en yumuşak karnının 15 Temmuz olduğunu ve bu hamle ile kesinlikle sonuç alacağını biliyor MHP lideri.

Bahçeli’nin grup toplantısındaki bu tehdinin hemen ertesi günü, yani dün, akşam saatlerinde yapılan bir açıklamayla Erdoğan’ın bugün Bahçeli’yi ziyaret edeceği duyuruldu. Erdoğan sık sık ziyaret ettiği Bahçeli’ye son olarak 29 Aralık’ta misafir olmuştu. Sinan Ateş suikastı da hemen ertesi günü 30 Aralık’ta gerçekleştirilmişti. 

Erdoğan o gün bugündür Bahçeli’yi ziyaret etmiyor, aynı karede fotoğraf vermiyordu. Ta ki Bahçeli tehdit edene kadar. Bahçeli, “Konuşursak derinden, hiçbirisi kalkamaz yerinden” dedi, en azından görüşme boyutunda istediğini aldı. Bahçeli eğer Erdoğan’la yapacağı görüşmede net üstünlük sağlarsa, Sinan Ateş suikastı soruşturmasının rafa kaldırılacağından kimsenin şüphesi olmasın.

Öte yandan, Sinan Ateş’in ailesinin Erdoğan’ı iki arada bir derede bırakır nitelikte açıklamaları var. Sinan Ateş'in dayısı Halil İbrahim Bozkurt, Bahçeli ile aynı gün çok dikkat çeken bir açıklama yaptı ve "Verilen sözlerin tutulmasını bekliyoruz. Biz de sözümüzü tutarak Sinan'ın kırkının çıkmasını bekliyoruz. Sözler tutulmazsa yurdun her köşesinden bizi bekleyen dostlarımız konuşmaya başlayacaklar" dedi. 

Erdoğan’ın bir danışmanı aracılığıyla cinayetten birkaç gün sonra Ateş’in ailesine “Bu cinayetin sonuna kadar gideceğim” sözünü verdiği medyaya yansımıştı.

O kadar çok defosu var ki, dört bir yanı mayınlarla, açmazlarla, tehditlerle dolu Erdoğan’ın. Küresel güçler ailesinin serveti ve Bahçeli ise 15 Temmuz üzerinden tehdit ediyor. Süleyman Soylu bile, Sedat Peker’den her ay 10 bin dolar alan kasasını işaret edip gözdağı veriyor Erdoğan’a.  

Erdoğan, tehdit hassas noktasına geldiğinde hemen yelkenleri suya indiriyor, boyun eğiyor. Trollerin “savuşturdu” zannettiği her boyun eğişiğinde, içinde bulundukları foseptik çukurunda biriken ve “sessiz katil” olarak bilinen zehirli hidrojen sülfür gazı biraz daha yoğunlaşıyor.