Balıkesir'de geçen mart ayında kadın ve eğitim derneklerine cuma namazı saatinde yapılan baskının ardından bu kez, adı geçen Merve Eğitim Kültür Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği'nin, 2009-2012 yılları arasında görev yapan eski yöneticileri gözaltına alındı. Sabah saatlerinde İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin çok sayıda adrese yaptığı eşzamanlı baskınlarda, sekizi kadın 13 kişi gözaltına alındı. Mahkeme tarafından, dosya hakkında gizlilik kararı verildi. Gözaltına alınanlar arasında, İş-Kur eski ve yeni il müdürleri, üç kadın doktor, bir ziraat mühendisi ve memurlar bulunuyor.

Baskınların, söz konusu derneğin İş-Kur İl Müdürlüğü ile yürüttüğü iki ayrı proje hakkında olduğu öğrenildi. Saat 07.00 civarında 14 adrese eşzamanlı yapılan baskında, aralarında Merve Eğitim Kültür Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği'nin kurucularının da bulunduğu 13 kişi gözaltına alındı. İfade vermeleri için Paşaalanı Mahallesi'nde bulunan Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürüldüler. Gözaltına alınan Dr. E.Y., Dr. A.Y., Dr. E.S.Y., ziraat mühendisi Ü.T., A.E., Ş.T., M.K., İ.A., N.B., A.K., H.T, E.B. ve K.K.'nin ifade verme işlemleri devam ediyor. Avukatları ise dernek faaliyetlerinin denetlenmesi sırasında hazırlanan bilirkişi raporu doğrultusunda operasyon düzenlendiğini söyledi. Avukatlar, söz konusu bilirkişi raporunda çok sayıda hata bulunduğunu ve yanlı bir rapor olduğunu belirterek, "Hazırlanan proje ve bu proje kapsamında alınan hibe tuturı, bu hibenin kullanıldığı bütün yerler şeffaf ve belgeli olmasına karşın bilirkişi, yanlı olarak İş-Kur İl Müdürlüğü tarafından ödenen tutarları yüksek gösterip usulsüzlük yapıldığını iddia etmiştir. Bu, hukuken mümkün değildir. Hiçbir resmi kurumun, protokolün aksine fazla bir ödeme yapabilmesi hukuken ve fiilen mümkün değildir." dedi.

Gözaltına alınan kişiler hakkında 6415 Sayılı Terörizmin Finansmanının Önlenmesi ve 3713 Sayılı Terörle Mücadele kanunlarına muhalefet ile suç örgütü mensubu olma iddiaları bulunduğu ancak buna konu işlemlerin 2009 ve 2010 yıllarında yapıldığı, söz konusu kanunun ise 2013 yılında yürürlüğe girdiği bildirildi. Avukatlar, bu durumun Anayasa'nın 38. maddesinde yer alan, "kanunsuz suç ve cezanın olmayacağı" ilkesine aykırılık teşkil ettiğini, soruşturmanın bu haliyle hukuksuz olduğunu söyledi. CİHAN