Sadık Gürsoy, bu isimleri "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yağma, senet yağması, nitelikli dolandırıcılık, resmi ve özel belgede sahtecilik, hürriyeti tahdit, hakaret ve tehdit" ile suçladı.
Gürsoy, şüphelilerin kendisini "arsa alma vaadiyle kandırıp yaklaşık 36,2 milyon TL dolandırdıkları"nı öne sürdü.
Gürsoy, gerçek değeri 200 milyon lira olan ve Gaziantep'te Milli Emlak'a ait bir araziyi, "7 milyon lira tapu masrafı ve 50 milyon lira rüşvet karşılığında alması için" Ömer Faruk Işık'ın kendisini ikna ettiğini ileri sürdü.
Savcılığa verilen dilekçede, 2020 Mayıs ayında Ömer Faruk Işık'ın Gürsoy'a şu teklifi yaptığı iddia edildi:
"Sen benim kardeşimsin. Sana para kazandırmak istiyorum. 4 dönemdir danışmanım. Milletvekili Ahmet Aydın, benim teyzeoğlu, Cumhurbaşkanına yakın bir insan ve Cumhurbaşkanının manevi oğlu gibi biliyorsun. Adıyaman'da bugüne kadar iş adamlarına ne paralar kazandırdık, bunları da biliyorsun. Kardeşim sana da bir kıyağım olsun. Bunları hiçbir yerde paylaşma. Her ne kadar bizim telefonlarımız dinlense de biz devletiz biliyorsun. (…) Gaziantep'te Milli Emlak adına kayıtlı 33.5 metrekare 2.40 yoğunluğundaki yerin piyasa değeri 200 milyon TL. Fakat bunun en az 50 milyon TL gibi masrafı olacak. Bakanlıktan tapu kaydı işlemlerine kadar ihaleli ve doğrudan satış üzerine şerhsiz ipoteksiz şekilde senin adına tescil yaptıracağım. Toplam rüşvet rakamı olarak 50 milyon TL gider."
Işık'ın, "Ahmet Aydın'ın sana selamı var, Sadık'a kıyağımız olsun" dediği belirtilen dilekçeye göre, haziran ayında Ankara'ya giden Sadık Gürsoy, bu konuda Ahmet Aydın ile de görüştü.
Tapu sahte çıktı, parasını istedi
Bu süreçte, bir kısmını banka hesaplarından, bir kısmını ise borç alarak topladığı 36,2 milyon TL'yi çeşitli aşamalarda karşı tarafa verdiğini anlatan Gürsoy, yaptığı araştırmada kendisine gönderilen arazinin tapusunun sahte çıktığını, Milli Emlak'tan böyle bir tapu olmadığını öğrendiğini kaydetti.
Dilekçede, bu şüpheliler tarafından süreç boyunca söz konusu arsa üzerinde var olduğu belirtilen şerhlerin kaldırıldığına, arsanın doğrudan Gürsoy'a satışına engel kalmadığına ilişkin çeşitli sahte belgeler ile sahte tapu tahsis belgesi hazırlandığı öne sürüldü.
Ahmet Aydın Erdoğan ve ailesine yakın bir isim , Bir dönem TBMM AKP Grup Başkan vekilliği ve TBMM Başkan vekilliği yaptı
Otelde senet vakası
Dilekçeye göre Gürsoy, belgelerin sahte olduğunu anlaması üzerine şüphelilerden ödediği paraları geri istedi. Dilekçede, şüpheliler Ömer Faruk Işık, Salih Azad Öncel ve Mesut Öztunç'un Ankara'daki bir otelde Gürsoy ile buluştukları ve Öztunç'un, Işık tarafından hazırlanan toplam 36.2 milyon lira değerindeki 6 ayrı senedi imzalayıp Gürsoy'a verdiği ve böylece şüphelilerin borcu kabul ettiği ifade edildi.
Ancak senetler vadesinde ödenmeyince, borçlarını ödeyemeyen ve işi batma noktasına gelen Gürsoy, elindeki belgelerin bir kısmının da şüpheliler tarafından zorla alındığı dilekçede anlatıldı.
Savcılığa başvurduğu gün gözaltına alındı
Sahte tapu ve satış belgeleri ile dolandırıldığını iddia eden Gürsoy, savcılığa başvurduğu gün, eski danışman Işık'ın şikâyeti üzerine gözaltına alındı. Işık'ın dilekçesinde, Gürsoy'un söz konusu senetleri silah zoruyla imzalattırıldığı iddia edildi.
7 suçtan dava açıldı
"Yağma, tehdit, özel hayatın gizliliğini ihlal" gibi suçlardan 10 Ocak'ta tutuklanan Gürsoy hakkında dava açıldı. Gürsoy hakkında 9 Mart'ta düzenlenen iddianamede, arsa vaadiyle Gürsoy'dan para aldığı öne sürülen Ömer Faruk Işık, eski AKP Milletvekili Fehmi Öztunç, oğlu Mesut Öztunç, Adıyaman Halk Bankası Merkez Şube Müdürü Mehmet Yunus Selçuk ve Salih Azad Öncel "müşteki" olarak yer aldı.
Savcının iddiasına göre, Sadık Gürsoy, söz konusu 36,2 milyon TL'lik parasını geri almak için, Ömer Faruk Işık'ın arasında bulundu 3 kişiye, Ankara'da bir otelde silah zoruyla 6 ayrı senet imzalattırdı.
Gürsoy'un şikâyetinden haber yok
Gürsoy'un gözaltına alındığı gün avukatları tarafından yapılmış olan suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturmada ise, henüz hiçbir şüphelinin ifadesinin alınmadığı öğrenildi.
Serdar Ortaç videosu
Öte yandan Gürsoy'un suç duyurusu üzerine başlatılan soruşturma dosyasına, Ömer Faruk Işık ve Halk Bankası Müdürü Mehmet Yunus Selçuk'un, bir villada Serdar Ortaç'ı çağırarak yaptıkları eğlencenin görüntüleri de girdi. Dilekçede söz konusu görüntülerin, şüpheliler tarafından Gürsoy'dan alınan paralarla yapılan eğlence sırasında çekildiği öne sürüldü.
Araç bagajındaki paraların sırrı
DW Türkçe'nin ulaştığı dava dosyasından, sosyal medyada yayılan ve bir arabanın bagajından çıkan balya balya paraların sırrı da çözüldü. Sadık Gürsoy, emniyetteki sorgusunda bu paraların, kendisi tarafından Işık'a daha önce verilen borç paranın iadesi sırasında çekildiğini söyledi.
Gürsoy ifadesinde, şunları anlattı:
"Görüntülerdeki şahıs Ömer Faruk Işık'tır. Işık, tapu meselelerinden önce zaman zaman benden borç para ister ben de elden verirdim. Görüntülerdeki paralar Işık'a daha önceden elden vermiş olduğum borca istinaden şahsın bana ödediği paradır. Yanlış hatırlamıyorsam burada 290 bin Euro var, o günün kuru ile 2 milyon 660 bin lira ediyordu. Hatta bu parayı daha sonra bana tapu meselelerinden olan borçlarından düşülmüş saydılar. Görüntüleri benim elemanım Mesut Koparal çekmiş."
DW TÜRKÇE