BBC News’in kıdemli diplomasi muhabiri Jonathan Marcus, 'Türkiye’nin Kuzey Suriye’deki savaşı neden önemli?' başlıklı makalesinde Afrin harekatını değerlendirdi.
Türk savaş uçaklarının iki haftadır bombardıman altında tuttuğu Afrin’e ilişkin yorum ve değerlendirmeler dünya basınında geniş yer almaya devam ediyor. "Türkiye’nin Afrin harekâtı neden önemli?" diye soran BBC News’in kıdemli diplomasi muhabiri Jonathan Marcus yazısında bu sorunun cevabını vermeye çalışıyor.
Marcus, makalesinde Türkiye’nin Suriye politikasının sürekli değişmesine rağmen Kürtleri tehdit olarak göremeye devam ettiğini belirtti. Suriye’deki Kürt varlığını PKK’nın devamı olarak gören Türkiye’nin, Kuzey Suriye’deki herhangi bir Kürt otonomunu tolere etmeyeceğine dikkat çekti.
KÜRTLERİN BÖLGEDEKİ VARLIĞINI TEHDİT OLARAK GÖRÜLÜYOR'
Türkiye’nin Afrin harekâtı ile ülkedeki varlığını artırarak Kürtlerin, Kuzey Suriye’de özerklik kazanmasını engelleme amacı taşıdığı yorumunu yapan Marcus, burada önemli olanın 2 haftadır devam eden operasyonu ne kadar ileriye götürülüp, ne kadar devam ettirilebileceği olduğunu belirtti. Amerikan’ın desteklediği YPG’li güçlerin ABD’nin bölgedeki en güvenilir ortağı olduğunu belirten diplomasi uzmanı şu yorumda bulundu: “YPG bölge şartlarına uygun çok iyi askeri eğitim almış savaşçılardan oluşuyor. Bu güçler IŞİD ile mücadelede ciddi başarı aldılar ve bunun sonucunda IŞİD’den temizlenen bölgelerin kontrolü de onlarda. Bu durumdan rahatsız olan Türkiye’nin Afrin harekâtı Amerika’nın hem Kürtlere hem de Türklere karşı durumunu zorlu bir hale getirdi.” BBC’nin analizinde harekâta ilişkin şu değerlendirmeler yer aldı:
‘BÖLGEDE DURUM DAHA DA KÖTÜYE GİDEBİLİR’
“Afrin harekâtı Türkiye ile olan ilişkilerde Amerikan’ın pozisyonunu zorlamaya devam ediyor. Bürokratların ve askeri yetkililerin konuya ilişkin açıklamaları da farklılık göstermekte. Askeri yetkililer YPG’ye askeri desteğin devam edeceğini belirtirken diplomatlar Kürtler ile aralarına mesafe koymaya çalışıyor. Bununla amaçlanan ise Türkiye ile olası bir diplomatik kriz yaşamamak. Bu durum Washington'u zorlu bir pozisyona itiyor. ABD’nin NATO partneri Türkiye, bölgedeki en büyük yardımcısı YPG ile savaşıyor ve işler daha da kötü hale gelebilir.”
Afrin harekâtının Menbiç’e kadar uzanması durumunda savaşın Amerika’nın askerinin olduğu bölgelere ulaşma riski taşıdığı belirtilen yazıda yapılan değerlendirme şöyle: “Amerika için Kürtler Amerikan’ın gelişmekte olan Suriye stratejisinde hala önemli bir yere sahip. IŞİD’in bölgedeki varlığı bugüne kadar yapılan askeri operasyonlar ile ciddi bir şekilde geriledi. Ancak Amerikan’ın bölgedeki politikası da değişti. Amerika yeni stratejisi kapsamında Esad rejimine desteğini artırarak, ülkedeki siyasi etkisini artıran İran’ın, Suriye’deki yükselişini engellemeye çalışıyor. Amerika bir yandan İran destekli Esad hükümetinin belli bölgelerdeki varlığını artırmasının engellemeye çalışırken öte yandan Rusya’nın diplomatik etkisini de azaltmayı istiyor.”
‘RUSYA VE İRAN’A KARŞI KÜRTLERE İHTİYAÇ DUYUYOR’
Amerikan’ın bu politikasının başarılı olması için bölgeyi bilen Kürtler gibi güvenilir ortaklara ihtiyaç duyduğunu belirten Marcus, “Suriye krizi gösterdi ki Amerika’nın bölgeye istikrar getirmek için IŞİD’in yenilgiye uğratılması gerektiğine dayanan politikası başarısız oldu. Şu an Suriye’nin pek çok bölgesi hiç olmadığı kadar karışık ve savaş alanına dönüşmüş durumda. Esad’ın kontrolündeki bölgeler çoğunlukta olsa da farklı grupların yönetiminde olan özerk bölgelerde var.”
‘KÜRTLERİN DİRENİŞİ’
“Türkiye’nin Afrin harekâtı istikrarlı ancak çok da karmaşık. Bunun sebebi ise Kürtlerin operasyona gösterdiği öfkeli direnişin boyutu ve kötü hava şartları” diyen diplomasi uzmanı devam eden harekâtta Türk ordusunun durumunu şöyle özetledi: “İran tarafından desteklenen grupların varlığı da hissediliyor farklı bölgelerde. El-Kaide ile mücadeleden farklı muhalif grupların elinde olan bölgelerde var. Bu durum ülkeye düzen ve istikrarın gelmediğinin kanıtı. Ülke hiç olmadığı kadar karışık. Radikal İslami grupların varlığı kısmen azaltılmış olsa da. Amerikan’ın İran’ın bölgedeki etkisini azaltmak amacı taşıyan yeni stratejisi acaba bölgedeki tansiyonu düşürebilecek mi? Ancak, Afrin harekâtı Türk hükümeti için de oldukça riskli bir durum oluşturmaktadır. Türk ordusunun ilerleyişi yavaş ve durumu zor."
‘SURİYE YÖNETİMİ KÜRT GRUPLARIN GEÇİŞİNE İZİN VERİYOR’
Jonathan Marcus değerlendirmesinde Türk ordusunun durumunun zorlaşmasını Amerikan Savaş Strateji Kuruluşu'nun vermiş olduğu bilgiye dayandırarak, Suriye hükümetinin Türkiye'ye karşı savaşan farklı Kürt güçlerinin kendi kontrolleri altında olan bölgelerden geçmesine izin vermesine bağlıyor.
‘YENİ SAVAŞ ALANLARI’
"Suriye, Türkiye’nin Afrin operasyonunu kendi toprak bütünlüğüne müdahale olarak görüyor. Türkiye ise Esad rejiminin savaştığı Kürtlere herhangi bir destek vermediğinden emin olmak istiyor. Yeni savaş alanları dış güçlerin kontrolünde başladı. Türkiye, Suriye’nin kuzeyindeki her yeni gelişmeyi güvenliğine tehdit olarak görüyor. Bu durum hem Türkiye hem de Amerika için politik ve askeri kriz riski anlamına geliyor.
Türkiye’nin Suriye'ye ilişkin politikası bu krizler ile dalgalanmaya devam ediyor. Türkiye uzun süredir düşmanlık politikası yürüttüğü Suriye rejimine karşı söylemini, Rusya ve İran’ın girişimleri sonucunda yumuşatmıştı ancak bu kriz diplomatik girişimlerin başarısız olduğunu gösteriyor. Soçi’de ve Cenevre’de olduğu gibi. Afrin harekâtı Türkiye’nin Rusya, İran ve Suriye ile olan ilişkilerini etkiyecek ancak en büyük etkisi NATO ortağı olduğu Amerika ile olacak. Afrin harekâtı Türkiye’nin Avrupa ile olan ilişkilerini de olumsuz etkileyecek."