Kültür Sanat ve Turizm Emekçileri Sendikası (Kültür Sanat-Sen) üyeleri, Çanakkale'de Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı bir kurumda çalıştığı sırada aynı kurum amiri tarafından tacize uğradığı iddia edilen kadın üyelerine destek oldu.
Sendikanın İstanbul Şube Sekreteri Haluk Tolga İlhan, Çanakkale Adalet Sarayı önünde yaptığı basın açıklamasında, üyeleri N.K'nın Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunda daktilograf olarak çalıştığı sıra tacize uğradığı iddiasıyla mahkemeye başvurduğunu, ses ve telefon kayıtlarının çözümünün bilirkişilere yaptırılması üzerine mağdur üyelerinin bakanlığa bildirilmeden usulsüz olarak Valilik Oluruyla Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı başka bir kuruma geçici olarak görevlendirildiğini iddia etti.
İddialarla ilgili 14.04.2011 tarihinde açılan kamu davasının görevsizlik kararıyla sonuçlandığını ve dosyanın Çanakkale Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verildiğini, ilk duruşmanın 30.09.2011 tarihinde yapılacağını belirten İlhan, ''Üyemiz, iş yerinde maruz kaldığı cinsel tacizden önce de bezdiriyle mücadele etmek zorunda kalmıştır. Üyemiz, kızının üniversiteyi kazanması sebebiyle ona maddi ve manevi destek olmak ve annelik görevini yerine getirmek için Çanakkale'ye tayin olmuştur. Göreve ilk başladığı günlerden itibaren müdürün küçümseyici ve aşağılayıcı tavırlarına katlanmak zorunda kalmıştır. Bunun yanı sıra aynı iş yerinde geçici işçi olarak çalışan bir personelden 19.10.2010 tarihinde mesai saati içinde dayak yemiştir. Bu kişiyle ilgili dava Çanakkale 2. Sulh Ceza Mahkemesinde devam etmektedir'' diye konuştu.
İlhan, taciz ve tecavüze önlem alma görevi olan bazı iktidar mensuplarının kadın erkek eşitliğine inanmadığını söylemelerinin kimilerine açıkça cesaret verdiğini ifade ederek, ''Bu nedenle giderek artan gericik ve muhafazakarlık kadına yönelik şiddeti de meşrulaştırmaktadır. Ülkemizde her yıl yüzlerce kadın iş yerleri de dahil olmak üzere tacize, tecavüze uğruyor, aşağılanıyor. Devletin vatandaşlarını korumak ve en temel insan haklarının korunmasını sağlamak gibi bir görevi vardır. Hükümet ise bunu gerçekleştirmekle yükümlüdür'' dedi.
''Erkek egemen sistem, 'örtüsüz kadın perdesiz eve benzer, perdesiz ev de ya kiralıktır ya da satılıktır' diyerek taciz ve tecavüzden yine kadınların sorumlu olduğu mesajını veriyor'' diyen İlhan, şunları kaydetti:
''Ülkemizde kadınların haklarının korunması yönündeki gerekli adımların derhal atılması gerekmektedir. Bezdiri konusunda yayımlanan Başbakanlık genelgesi yeterli değildir. Önlem almayan tüm devlet kurumları, sistematik olarak gerçekleştirilen kadın katliamlarından, tecavüz dahil kadına yönelik her türlü şiddet eyleminde suç ortağıdır. Bu ortaklığı kabul eden tüm kurum temsilcileri istifa etmelidir. Kadın düşmanı anlayışlara ve bunlara suç ortaklığı yapanlara karşı emek ve demokratik kitle örgütleri ve Kültür Sanat-Sen olarak örgütlü gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğiz.''
Basın açıklamasına, Kültür Sanat-Sen İstanbul Şube Başkanı Mustafa Atasoy, Kültür Sanat-Sen Hukuk İşleri Sekreteri Şeref Eker ile bazı üyeler katıldı.
(BYR-YLZ)18.07.2011 13:08:52