TRT 1’de yayımlanan “Politik Açılım”ın bu haftaki konuğu CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’ydu. Kemal Bey’e CHP’deki değişim, yeniden yapılanma süreci ve seçim stratejisiyle ilgili sorular yönelttik.
“Balyoz Davası”nda 163 askerin tutuklanması sıcak gündemi oluşturuyordu.
Kılıçdaroğlu, yargıçların değiştirilmesi dâhil davanın seyriyle ilgili kuşkularını dile getirdikten sonra, “Hukukun gereği neyse o yapılsın. Bir yerde suçlu varsa bunlar soruşturulabilir. Bunlara kimse karşı çıkmaz. Tutuklamayı niye yapıyorsunuz? Deliller karartılmasın diye... Delilleri almışsınız kaç duruşmadır. Siz tutuklama kararı veriyorsunuz. Hangi gerekçeyle? Kamuoyunu aydınlatacak mantıklı bir gerekçe olmalı” diye konuştu.
Can alıcı soru tam da budur.
12 Mart 1971 muhtırasında sıkıyönetim askeri mahkemesinde görülen “Madanoğlu Davası”ndan bu yana, kırk yıldır bir gece 29’u general 106 muvazzaf subayın “darbeye teşebbüs” suçlamasıyla tutuklandığı dava örneği yoktur.
Kılıçdaroğlu’na, “Yeni deliller olmadan hangi yargıç bu cesareti gösterebilir?” diye sorduk.
Gölcük’teki Donanma Komutanlığı’ndaki aramada “döşeme altından” çıkarılan belgeler, Çetin Doğan’ın “harp oyunu” diye savunduğu Birinci Ordu’daki toplantıların bir “darbe hazırlığı” olduğuna ilişkin iddiayı kanıtlar nitelikte midir?
Davalar uzadıkça soru işaretleri de artıyor.
“Balbay içerde, paşalar niye dışarıda” diye soruluyordu.
2003-2004’teki darbe tartışmalarında isimleri öne çıkan iki eski kuvvet komutanı Özden Örnek ve İbrahim Fırtına da tutuklandılar! Çetin Doğan’ın seminerine katılan pek çok subayın, bugün farklı rütbe ve konumlarda olmalarına karşın, 2011 yılında hangi faaliyetleriyle hangi darbe girişiminin içinde olduklarının netleştirilmesi gerekiyor.
Güncel bir tehdidin olması, 2007 şartlarına dönüş demektir!
CHP’yi o dönemde “kriz” siyasetine yönlendirenler, AKP’nin oylarını yüzde 47’ye çıkardılar.
Kemal Kılıçdaroğlu’nu bu konuda hayli temkinli gördük.
CHP seçim kazanacaksa, AKP’nin tayin ettiği gündemi mutlaka değiştirmesi gerekiyor.
TRT’deki iki saatlik program en yüksek izlenme oranına, Kılıçdaroğlu’nun ekonomik ve sosyal politikaları anlattığı “Aile Sigortası”nı açıkladığı anlarda ulaşmış. CHP’nin “alternatif” bir program ortaya koyması gerekiyor. Yüksek cari açık, sıcak paraya dayalı büyüme, aşırı borçlanma yerinde eleştirilerdi. Ancak sadece eleştirmek yetmiyor, “kaynak” konusunda daha somut açıklamalar gerekiyor.
Aslında CHP’nin bu konuda bir kadrosu da var: Faik Öztırak, Hurşit Güneş, Umut Oran reel sektörü tanıyan isimler. Kemal Bey’in ekibini heyecanlı gördük. Medya sorumluluğunu üstlenen Erdoğan Toprak da “içe kapanan” partiyi dışa açmaya çalışıyor. “TRT Açılımı” rekor izlenmeyle etkili bir başlangıç oldu.