Ergenekon soruşturması kapsamında açılan diğer davalarla ilgili olarak kısa bilgilerin verildiği "Islak imza" iddianamesinde, İstanbul Muharebe Elektronik Şube Müdürlüğü'ne gelen ve davanın açılmasında önemli bir rol oynayan bir ihbar mektubundan bahsedildi. Son dönemde Ergenekon operasyonu ve BOTAŞ kazıları nedeniyle Şırnak'ta Levent Ersöz ile birlikte çalışan ve her türlü kirli işleri yapan şahısların şimdi büyük bir korku içinde olduklarının ileri sürüldüğü ihbar mektubunda, bu kişilerin Ergenekon operasyonunda tutuklanmaktan korktukları için Ergenekon savcılarına ve polise komplo kurmaya çalıştıkları ileri sürülüyor. Binbaşı Selçuk ve bir Astsubay tarafından herkesin tanıdığı infazcılardan Koçero Saluçi adına ifade yazılıp bu şahsa imzalatıldığı belirtilen ihbar mektubunda, "ifadenin Silopi Savcılığı'na gönderildiği, ayrıca ifadenin Levent Göktaş'ın adamı Serdar Öztürk'e gönderilerek basına yayılmaya çalışıldığı, Genel Kurmay Müşavirliği'nden Orhan Önder'e de verecekler, bunun dışında yapılacaklara Selçuk Binbaşı'nın karar verdiği, bu konuda kamuoyu oluşturma çalışmalarını da Serdar Öztürk'ün yürüttüğü"ne ilişkin bilgiler yer aldı. Bu iddialar üzerine avukat Serdar Öztürk'e ait Aden Hukuk Bürosu'na baskın yapıldığı, yapılan aramada devletin güvenliğine ilişkin gizli belgeler ile birlikte "İrticayla mücadele eylem planı" başlıklı GİZLİ ibareli ve Dr. Dz. P. Kur. Kd. Albay Dursun Çiçek imzalı bir belge suretinin de ele geçirildiği iddianamedeki bilgiler arasında bulunuyor. Dursun Çiçek imzalı belgenin ıslak imzalı orijinal halinin de kendisini "Kuşaklar boyu TSK'ya hizmet etmiş bir aileye sahip olmaktan onur duyan bir subay olarak" tanıtan ve ismini açıklamayan bir kişi tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildiği belirtildi. İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi, Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuarı Dairesi Başkanlığı ve Jandarma Kriminal Laboratuarı'nın bilirkişi raporlarında ıslak imzanın Dursun Çiçek'in eli mahsülü olduğunun belirtildiği kaydedildi. Plan içeriğinde AK Parti ve Gülen cemaatini bitirmeye yönelik bilgiler bulunduğu belirtilen iddianamede, bu belge sahibi olduğu iddia edilen kurmay Albay Dursun Çiçek hakkında "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçlamasıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis, "Silahlı terör örgütüne üye olma" suçlamasıyla da 15 yıla kadar ağır hapis cezası verilmesi istendi. Tüm deliller değerlendirildiğinde Çiçek'in, Ergenekon örgütü üyesi olduğu, örgütün amaç ve stratejisi doğrultusunda "İrticayla Mücadele Eylem Planı" başlıklı belgeyi hazırlayıp, bir suretini örgüt üyesi Serdar Öztürk'e teslim ettiği, daha sonra belgede yer verilen planların ülke genelinde uygulamaya konulduğu, bu kapsamda Erzincan ilinde bazı kamu kurumlarında görev yapan örgüt üyelerinin, belgede yer alan eylem planlarının bir kısmı gerçekleştirmek amacıyla çalışmalar başlattıkları, örgütün talimatı ile şüphelinin hazırladığı ve uygulamaya konulan bu planlar ile ülkede kaos ortamı oluşturmayı hedeflediği, böylece cebir ve şiddet yöntemleri ile hükümetin görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs edildiği bilgisine yer verildi. (CİHAN)