Küçükçekmece'de uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Nurcan Arslan'ın ailesi, olaya ilişkin medyada yer alan haberlerin büyük bölümünün yanlış olduğunu söyledi. Aile, Arslan'ın zanlı ile bir gönül ilişkisi olmadığını söyledi. Arslan'ın avukatı da davanın takipçisi olacaklarını ifade etti.
Arslan ailesi, 30 Ocak 2016 günü hayatını kaybeden Nurcan Arslan'ın ölümü ve sonrasında medyada yer alan haberlere ilişkin İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına Nurcan Arslan'ın annesi ve kardeşleri katıldı. Medyada cinayete ilişkin bilgilerin yanlış şekilde yansıtıldığını belirten Arslan'ın kız kardeşi Gülcan Arslan, kadın cinayetlerinin politik olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Basında yer aldığı gibi ortada bir ilişki yoktur. Nurcan güvenlik görevlisi olarak çalışmamakta ayrıca da rezidansta oturmamaktadır. Kadın katliamlarına her gün yenileri ekleniyor. On yıllardır öldürülen kadınların mezarları bir araya getirilseydi bir kent veya bir ülke mezarlığı olurdu. Kadına yönelik şiddet politik bir olay iken bu durum nasıl bu kadar basit bir adli olay derecesine düşüyor."
Gülcan Arslan, kadın cinayetlerine ilişkin bütün basından, kamuoyundan ve sivil toplum kuruluşlarından destek beklediklerini ifade etti. Arslan, sözlerini "Dün Özgecan bugün Nurcan, yarın hangi can." şeklinde bitirdi.
'ÖDÜL GİBİ CEZALAR VERİLİYOR'
Olayın dava boyutuna ilişkin bilgileri ise ailenin avukatı Sezin Uçar açıkladı. Kadın cinayetlerinde devletin erkek egemen tutumu ile yargı kararlarının yaşanan cinayetlerin önünün alınamamasında etkili olduğunu anlatan Uçar, cinayetlerde iyi hal indirimine de tepki gösterdi. Uçar, "Şimdiye kadar kadınları katleden erkekler ödül gibi cezalar aldı. Kravat taktıkları için, saygılı davrandıkları için çok ciddi indirimler aldı. Kadın katliamı davalarında caydırıcı bir sonuç elde edememiş olduk. Bunun istisnalarından biri Özgecan davasıdır. Katillere indirim yapılmayan örnek bir davadır." dedi.
Davanın hukuki olarak takipçisi olacaklarını ve Özgecan davası gibi zanlıların indirimsiz bir şekilde cezalandırılmalarını isteyeceklerini anlatan Uçar, kadın cinayetlerinde kadınların haklarının gözetilmeden haber yapılmasına da tepki gösterdi. Uçar, "Burada hayatını kaybeden bir kadının korunması gereken değerli söz konusuyken bunlar hiç bir şekilde gözetilmedi. Aksine zanlı korunacak şekilde haberler yapıldı. Bu kişi aynı zamanda bir kamu görevlisi. Basının bazı şeyleri gizlediğini ve çok çarpıcı şeyleri ortaya çıkardığını bir kez daha görüyoruz. Bu kişinin evli olması, çocuk sahibi olması Nurcan'ın ya da başka kadınların hiç bir biçimde katledilmesini ya da şiddete uğramasını haklı göstermiyor. Ama basın neredeyse kadınları, neredeyse Nurcan'ı haksız pozisyona sokmaya çalışıyor." değerlendirmesinde bulundu.
OLAY
Halkalı Atakent Mahallesi'nde geçtiğimiz Cumartesi günü arkadaşlarıyla kahvaltı yapmak için bir kafeteryaya gelen Nurcan Arslan (40), erkek arkadaşı tarafından vurulmuştu. Arslan, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Zanlı Abdullah Melih B. ise emniyete giderek teslim olmuştu.
CİHAN