KAHRAMANMARAŞ (A.A) - Akil İnsanlar Heyeti Akdeniz Bölgesi Grubu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Ülkesini, bayrağını seven insanlar olarak bizler de üzerimize düşen görevi yapmak zorundayız" dedi.
     Hisarcıklıoğlu başkanlığındaki grup üyeleri Tarık Çelenk, Kadir İnanır, Nihal Bengisu Karaca, Şükrü Karatepe, Muhsin Kızılkaya, Öztürk Türkdoğan ve Hüseyin Yayman, Vali Şükrü Kocatepeyi makamında ziyaret etti.
     Grup Başkanı Hisarcıklıoğlu, valilik ziyaretinde, vatandaşların kendilerine ne anlatacaklarını sorduklarını anımsattı.
     Yaptıkları ziyaretlerde halkı dinlemeye geldiklerini belirten Hisarcıklıoğlu, "Aslında biz bir şey anlatmaya gelmedik. Devletimiz, yıllardır ayağında pranga olan sorunu çözmek için bir süreç başlattı. Bu süreçte devletimiz milletin fikirlerini önemsiyor. Milletimizin fikrine başvuruyor, demokrasinin en güzel örneğini yaşıyoruz" diye konuştu.
     Devletin, "vatandaşımız ne düşünüyor-" diye sorduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, katılımcı ve müzakereci demokrasinin parçalarından bir unsurunu gerçekleştirdiklerini anlattı.
     Devletin bunu da bürokratik yollarla değil, sivil toplum eliyle yapmak istediğini dile getiren Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
     "O yüzden hem demokrasi açısında hem de doğru işlerin yapılması açısından çok önemli. Bu anlamda bize de görev düşüyor. Ülkesini, bayrağını seven insanlar olarak bizler de üzerimize düşen görevi yapmak zorundayız. Biz aslında konuşmak için değil Kahramanmaraşlının endişesini, süreç hakkında neler düşündüğünü dinleyip rapor etmek için buradayız. Bu anlamda Kahramanmaraşlının fikri çok önemlidir."
     Kadir İnanır da ilk etapta Kahramanmaraşın muhtarlarıyla bir araya geldiklerini söyledi.
     Muhtarların "yoluna baş koydukları davaya" gösterdikleri içtenlik ve gücün kendisini duygulandırdığını vurgulayan İnanır, "Asla unutamayacağım bir sevgi seline kapılmış vaziyetteyim. Nasıl mutluyum sizlere anlatamam. Umuyorum bundan sonraki tüm seyahatlerimiz böylesine coşkuyla geçer" diye konuştu.
     Prof. Dr Hüseyin Yayman ise Anadolu topraklarında bin yıldır kardeşçesine yaşanıldığını hatırlatarak, şöyle konuştu:
     "Ne bu insanların kanının rengine, ne etnik kökenine bakıldı. Bundan sonra da bakılmayacak. Aslında bu arayış, size gelip müracaat etmenin de temel sebebi budur. Yeniden 1920 ruhunu, Maraşta Türk bayrağını gönderen çeken o ruhu yeniden getirmek için buradayız. Burada olmaktan mutluluk duyuyorum."
     Nihal Bengisu Karaca da Kahramanmaraşın vatan topraklarının düşman işgalinden kurtuluşunun sembolü olmuş bir şehir olduğunu vurguladı.
    
     -"Barış yolunda yürüyen insanlarız"-
    
     Öztürk Türkdoğan ise "barış yolunda yürüyen insanlar" olduklarını söyledi.
     Bu süreçte görüştükleri ve konuştukları bütün insanların düşüncelerini aldıklarını ifade eden Öztürk, şöyle konuştu:
     "Kimilerinin kaygıları, endişeleri var. Daha fazla bilgi sahibi olmak istiyorlar. Ama şu çok açık ve net ki bu ülkede hiç kimse bir daha kan akmasını istemiyor. Bu ülkede herkes akan kanın durmasını istiyor ve ülkede herkes daha iyi bir yaşam ve yüksek yaşam standardı istiyor. Bir araya barış içerisinde yaşamak istiyor. Aslında bütün anahtar cümleler bunlar. Bu süreçte endişelenecek, kaygılanacak her hangi bir şey olduğunu düşünmüyorum. Çünkü barış gelecek, adalet gelecek, eşitlik gelecek, özgürlük gelecek."
    
     -"Aldığımız sinerjiyi Türkiyenin her tarafına taşıyacağız"-
    
     Prof. Dr. Şükrü Karatepe ise Kahramanmaraşın, memlekette huzur ve güven sağlandığında, insanların sahip olduğu yüksek potansiyelin, kendi kendini geliştirip memleketi kalkındıracağının en iyi kanıtı olduğunu söyledi.
     Kahramanmaraşın son yıllarda kendi emeği, kendi gayreti ve kendi öz sermayesiyle önemli mesafeler aldığını vurgulayan Karatepe, şöyle devam etti:
     "İsteriz ki biz Türkiyemizin her tarafı Kahramanmaraşımız gibi olsun. Huzurlu ve güvenli olsun. Diğer bölgelerimiz de burası gibi kalkınsın, gelişsin. İnsanlar iş, aş bulsun. Anneler ağlamasın, göz yaşları dinsin. Kahramanmaraşta karşılaştığımız manzara bizi mutlu etti. Biz buradan moralimiz yüksek olarak gideceğiz. İnşallah buradan aldığımız sinerjiyi Türkiyenin her tarafına taşıyacağız. Sizin kardeşlik ve barış yolunda verdiğiniz bu desteğe teşekkür ediyoruz ve minnettarız."
     Vali Şükrü Kocatepe de binlerce insanın yaşamını yetirmesine, milyarlarca liralık mali kayba sebep olan ekonomik ve sosyal hayatı etkileyen terör belasına son vermek için başlatılan bu süreçte görev alan üyelere teşekkür etti.
     Vatandaşların terör belasının son bulmasını istediğini dile getiren Kocatepe, "Ülkemiz insanı artık barış, huzur, refah ve mutlu olmak istiyor. Dileğimiz, beklediğimiz o huzura, barışa ve refaha daha iyi yaşama arzusuna kısa zamanda kavuşmak. Aldığımız bu tarihi görevde sizi gönül birliğiyle destekliyoruz" diye konuştu.
     Heyet, daha sonra Kahramanmaraş Belediye Başkanı Mustafa Poyraz ve Gemciler Metal fabrikasını ziyaret etti. Burada baret ve iş kıyafeti giyen heyettekiler, üretim tesisinde yaptıkları incelemenin ardından işçilerle bir araya geldi.
     Konuşmaların sonunda heyettekiler, işçilere Türkiye haritası hediye etti.
     Heyet, daha sonra Mado Sarayıda sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla gerçekleştirilen toplantıya katıldı. Bu arada, heyette yer alan ancak sabahki toplantılara katılamayan Lale Mansurun buradaki programa katıldığı görüldü.
    
     Muhabir: Ersoy Sevinç-İzzet Mazı / Veli Gürgah
     Yayıncı: Ahmet Caner Baysal