Çözüm süreci

Çözüm süreci -BDP Diyarbakır Milletvekili Tan: Hükümetin şu ana kadar tavrı olumlu. Mutlaka bu süreçte hepimizden kaynaklanan eksiklikler, yanlışlıklar, yol kazaları oldu, olabilir de bundan sonra. Ama genel olarak süreç doğr
DİYARBAKIR (A.A) - BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Hükümetin şu ana kadar tavrı olumlu. Mutlaka bu süreçte hepimizden kaynaklanan eksiklikler, yanlışlıklar, yol kazaları oldu, olabilir de bundan sonra. Ama genel olarak süreç doğru başladı dedi.
     Tan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Irakta Erbil ve Süleymaniyede temaslarda bulunduklarını, İmralıda Öcalan ile görüşmelerinden sonra Kandile yazdığı mektupları ulaştırmak üzere gittiklerini anımsattı.
     Devletin bilgisi dahilinde, mektupların, devlet kanalıyla kendilerine iletildiğini, bir heyetle bunları Kandile götürdüklerini anlatan Tan, orada çok olumlu görüşmeler yaptıklarını belirtti.
     Tan, şunları kaydetti:
     Hükümetin şu ana kadar tavrı olumlu. Mutlaka bu süreçte hepimizden kaynaklanan eksiklikler, yanlışlıklar, yol kazaları oldu, olabilir de bundan sonra. Ama genel olarak süreç doğru başladı. Bu meselenin çözümünde belli aktörler var. Bunlar, devlet, hükümet, AK Parti, BDP, diğer siyasi partiler, Abdullah Öcalan, Kandil, Celal Talabaninin partisi, Mesut Barzanidir. Hükümet bu süreci başlatırken, eskisi gibi bölük pürçük, parçalı değil, bu aktörlerin tamamını devreye sokacak bir yol haritası ile süreci başlattı.
     Çözümün taraflarında bu sefer bir kararlılık gözüktüğünü, Başbakan ve kendilerinde aynı kararlılığın bulunduğunu bildiren Tan, İmralıda Sayın Öcalanda bu kararlılık vardır. Ümit ederiz ki bu süreç bir büyük yol kazasına, engellemeye, kararsızlığa, geri adıma mahal vermeden doğru bir şekilde gider diye konuştu.
    
     -Süreç böyle giderse yıl sonuna kadar meyveleri ortaya çıkar-
    
     Sürecin aktörlerinden biri olduklarını, her aktörün üzerine düşen rolü bulunduğunu, demokratik bir Türkiye için çalıştıklarını anlatan Tan, şöyle konuştu:
     Eğer hükümet sorunun çözümüne katkı sağlayacak çevrelerle diyalogda bir ihtiyaç hissederse, biz varız. Bizim varlığımız bu ihtiyaca binaendir. Kürt meselesinin daha iyi anlaşılabilmesi için bu tarafların birbirleriyle diyaloglarının geliştirilmesi için biz bu görevi üstlenmiş durumdayız. Süreç böyle devam ederse sanırım çok da uzun olmayan bir süre zarfında neticeleri ortaya çıkmaya başlar. Gerekli ihtimamı, dikkati maksimum seviyede göstererek acele etmektir. Benim kanaatime göre bu süreç böyle giderse bu yılın sonuna kadar ciddi meyveleri ortaya çıkar. Bunlar mesela yeni anayasa, kanunlar, düzenlemelerdir. Kademe kademe... İnşallah bu süreç olumlu giderse artık şiddet ve çatışmanın devre dışı kalmasıdır.
     Çatışan taraflar, PKK ve devlet kuvvetleridir. Bir siyasi parti olarak Çatışma devam etsin, şiddet ve savaş devam etsin dememiz mümkün değil. Onun için bizim başından beri isteğimiz silahların susmasıdır. Ama buna karar verecek olan çatışan güçlerdir. Bu sürecin başarıya ulaşması noktasında Kandilde de istek var, bir ümit var.
    
     -Bunların hepsi manipülasyon, karalama, itibarsızlaştırmadır-
    
     Tan, süreçle ilgili Türkiyede iki büyük endişenin bulunduğunu, Kürtlerde acaba tekrar oyalanıyor muyuz, kandırılıyor muyuz-, Türklerde ise Kürtlere hak verilse, ülke bölünür, ayrı bir devlet kurarlar diye endişelerin olduğunu belirterek, bu endişelerin giderilmesi gerektiğinin altını çizdi.
     Kürtlerin yüzde 99un Ortadoğudaki bütün halklarla birlikte yaşamdan yana olduğunu, Ortadoğuya yeni bir Kuzey Kore ya da Arnavutluk kurulması gibi bir fikrin bulunmadığını söyleyen Tan, bugün ABnin entegrasyona gittiğine vurgu yaptı.
     Bölünmeyelim, parçalanmayalım, ama her şey eskisi gibi olsun, biz tekrar haksız, hukuksuz, kimliksiz yaşayalım. Bunu da kabul etmemiz mümkün değil diyen Tan, İmralı görüşmelerinin gazeteciye kendisinin verdiği yönündeki iddialarla ilgili olarak şöyle konuştu:
     Keşke bunu Başbakana sorsaydılar. Senin tanıdığın Altan Tan, böyle bir şey yapar mı- diye sorsaydılar. Kesinlikle inanıyorum. Vereceği cevap Hayır. Altan Tan bir şey düşünüyorsa onu söyler. Sızdırma, kandırma, oyalama olmaz. Bunların hepsi manipülasyon, karalama, itibarsızlaştırmadır. Bugün bana yapılan yarın başkasına yapılır. Hepsi olabilir bu süreçte, hepsine hazırlıklıyız. Önemli bir rol üstlendik. Barışın olmasından rahatsız olacak birçok çevre var. Bunlar şu an devrededir. Bunlar az buz da değiller. Bunları normal karşılıyorum.
    
     -Sürecin başarıyla sonuçlanması için elimizden geleni yapacağız-
    
     Görüşmenin bir gazeteye sızdırılmasını da değerlendiren Tan, şunları söyledi:
     Şu an itibarıyla tabiri caizse tehlike geçmiştir. Bazen bir yol kazasına uğrarsınız. Kalkarsanız bir hasar tespiti yaparsınız. Şu an için tehlike geçmiştir. Ama bundan sonra da olabilir. Başka şeyler de olabilir. Ortadoğu yeniden şekilleniyor. Bu şekillenmeyi kendi düşünceleri doğrultusunda yapmak isteyen birçok unsur var. Tarihi bir süreçten geçiyoruz. Ne yaptığımızın, ettiğimizin farkındayız. Donanımımız yeterli. İnşallah bu sefer sürecin başarıyla sonuçlanması için elimizden geleni yapacağız.
    
     -İmralıda x-ray cihazından geçtim-
    
     Çözüm sürecine CHP ve MHPnin gösterdiği eleştirinin yersiz olduğunu ifade eden Tan, Ne gizli kapaklı yürütülüyor- Biz diyoruz ki; gelin İmralıya. CHP de MHP de milletvekili grubu göndersin. Biz gelmiyoruz diyorlar. Biz gittik geldik, Kandile gittik, temaslarda bulunduk. Çok açık. Laikçi, ulus devlet anlayışı bitti dedi.
     Tan, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İncenin BDP milletvekillerinin İmralıda aranmadığına ilişkin açıklamasına tepki göstererek, şöyle konuştu:
     Ben Diyarbakır Cezaevine gittim, beni de aradılar. İmralıda x-ray cihazından geçtim. Üst araması yapmadılar. Muharrem İnceye de üst araması yapmadılar. Ayrı bir durumda biz İmralıya normal mahkum ziyaretine gitmedik. En açık fark bu. Biz İmralıya devletin bilgisi dahilinde devletin feribotuyla MİTin gözetiminde bir görüşme yapmaya gittik. Muharrem İnce bunun farkını anlamıyorsa biraz tarih, siyaset çalışsın.
     Biz devletin bilgisi dahilinde görüşme yapmaya gittik. Bunun farkında değiller. Türkiyede artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Laikçi, Kemalist ulus anlayışı bitti. Türkiye ya demokratik bir cumhuriyet olacak veya Allah korusun Suriye, Lübnan, Mısır ve Iraktaki gibi kaosun devam ettiği bir ülke haline gelecek. Biz bunu açık ve net olarak istemiyoruz. Biz demokratikleşmeyi sadece Kürtler için değil, başörtüsü, cemevleri için de istiyoruz.
    
     -5-10 gün zarfında bu insanlar alınıp, getirilir-
    
     Tan, PKKnın kaçırdığı kamu görevlilerinin serbest bırakılması ile ilgili soruya şu yanıtı verdi:
     Biz, Heyet oluşturup göndereceğiz dedik. Bu heyetten kast ettiğimiz de İHD, Mazlum-Der gibi bu iş için çalışan, emek veren kuruluşlar var. Arkadaşlarımız bununla ilgili çalışma yürütüyor. Bu iş birkaç güne kadar sonuçlanırsa orayla da bir şekilde temas kurulur. Neticede 5-10 gün zarfında bu insanlar alınıp, getirilir.
     Tan, Irak bölgesel yönetiminin çözüm sürecine bakışının gayet olumlu olduğunu da sözlerine ekledi.
    
     Muhabir: Nurten Aslan - Özgür Ayaydın
     Yayıncı: Behçet Güngör
05 Mart 2013 17:59
DİĞER HABERLER