Başbakan Ahmet Davutoğlu, dokunulmazlıklar konusunda yaptığı çağrıya muhalefet partilerinden gelen açıklamalarla ilgili "Gördüğüm kadarıyla kimse açık bir şekilde 'hayır' diyemiyor. Buna 'hayır' demek, millet vicdanında karşılık bulmaz. Ümit ederiz ki bu teklife 'hayır' demezler." dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, yarın gerçekleştirilecek Türkiye - Avrupa Birliği zirvesine katılmak üzere Brüksel'e hareketinden önce Esenboğa Havalimanı'nda basın toplantısı düzenledi.
Türkiye'nin kaderi ile Avrupa Birliği'nin kaderinin birbirinden ayrılmasının mümkün olmadığını söyleyen Davutoğlu, "Avrupa Birliği'nde Türkiye'ye karşı uzun yıllar şüpheli bir tavırla yaklaşan kesimler dahi bugün Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne katılım sürecinin taşıdığı önemi daha yakından fark ediyorlar. Türkiye, çok önemli kesişim havzası üzerinde bulunuyor. Bu hattı olumlu yönde ticaret ve enerji hatları gibi kullananlar yanında olumsuz anlamda mülteci akını ve insan kaçakçılığı için kullanmak isteyenler de var. Biz, buna karşı ülke içinde her türlü tedbiri alıyoruz, gerekli adımları atıyoruz. Öte yandan, bu insan kaçakçılığının tümüyle durdurulabilmesi için de diplomatik yoğun bir çaba sarf ediyoruz." diye konuştu.
"KILIÇDAROĞLU, SÜREKLİ KAÇAMAK YOLLARA GİRDİ"
Başbakan Davutoğlu, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Dokunulmazlıklar konusundaki çağrısına muhalefetten gelen yanıtlara ilişkin gelen soru üzerine Davutoğlu, "Muhalefet partileri, muhtemeldir ki böyle bir teklif beklemiyorlardı. Kendi aralarında görüşmeler, değerlendirmeler yapmaları normal. Ama bu değerlendirmeleri, çelişkiye düşmeden yapmak durumundalar. Öylesine bir hava estirdiler ki, sanki AK Parti dokunulmazlıkları kaldırmaktan çekiniyor ve çekindiği bazı dosyalar var. . Bahçeli, benimle yaptığı görüşmede, açık destek vereceklerini ifade ettiler. Ama Sayın Kılıçdaroğlu, özellikle sürekli olarak kaçamak yollara girdi. Yani, 'dokunulmazlıkların tümünü kaldıralım, AK Parti dokunulmazlıkların kaldırılmasından çekiniyor, benim dokunulmazlığımı kaldırın' gibi ucuz kahramanlıklara kalkıştılar. Sanki biz, dokunulmazlıkları kaldırmaktan imtina ediyoruz. Sürekli üç parti de meydan okudu. Ben, başında bulunduğum Meclis grubundan da kadrodan da eminim. HDP'nin yaptığı bazı suçlar sebebiyle dönüp AK Parti'ye saldırmak için gerekçe teşkil eden tutumlar sergiledi Sayın Kılıçdaroğlu ve CHP. Meseleleri, teröre destek veren bazı milletvekilleri değil onların. Çünkü kendi içlerinde de teröre destek veren, açıklamalar yapan milletvekilleri oldu geçmişte, hala var. Herkes, açık ve net tavrını ortaya koysun dedim ben. Bizim, siyasi ahlak bakımından dürüst, tutarlı bir tavır almak açısından gerekli bir yoldu." şeklinde konuştu.
"GÖRDÜĞÜM KADARIYLA KİMSE AÇIK BİR ŞEKİLDE 'HAYIR' DİYEMİYOR"
"Bugünkü açıklamalar, bazıları daha net, bazıları flu ama gördüğüm kadarıyla kimse açık bir şekilde 'hayır' diyemiyor. Buna 'hayır' demek, millet vicdanında karşılık bulmaz." diyen Davutoğlu, partisinin grup başkanvekillerini çağırarak, muhatapları olan grup başkanvekilleriyle konuşmaları talimatı verdiğini dile getirdi. Davutoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: "Eğer onlardan olumsuz gelirse dahi biz bu süreci işletiriz. Herkes de Meclis'te kimin ne yönde oy kullandığını görür, kimin dokunulmazlıklardan korktuğunu, kimin korkmadığını, kimin teröre destek verenleri yargıya göndermekte tereddüt etmediğini, kimin ettiğini görür."
"HİÇBİR ŞEKİLDE DEMOKRATİK HAK VE ÖZGÜRLÜKLERDEN TAVİZ VERMEYİZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'terörün ve teröristin tanımının yeniden yapılması gerekiyor' sözleri ve AK Parti içinde bu yönde bir yasa hazırlığı olup olmadığı sorulan Davutoğlu, "Çok yönlü terör tehdidiyle karşı karşıya kaldığımız bu dönemde demokrasiyi korumaya çalışıyoruz. Yeni boyutlar, dolayısıyla ek tedbirler kapsamında ne yapılması gerekiyorsa çalışma yapılmasının talimatını verdim. Paris'te dahi yeni tedbirler alınma ihtiyacı söz konusuysa, Türkiye'de de demokratik hak ve özgürlükleri zedelemeden bu tedbirleri almaktan da tereddüt etmeyiz. Hiçbir şekilde demokratik hak ve özgürlüklerden taviz vermeyiz. Ciddi bir sosyal medya manipülasyonu var. Vatandaşlarımızın günlük hayatı sürdürmeleri, teröre verilecek en güçlü cevaptır. Ben, halkımızın basiretine, cesaretine ve bu ülkeye bağlılığına güveniyorum. En büyük gücümüz de yasalardan değil; halkımızın bu iradesinden, bu duyarlılığından gelir, yasalar buna güç katar, bunu tahkim eder. Son günlerde yayılmaya çalışılan söylentilere hiçbir şekilde itibar etmemek gerekir. Terörle uluslararası standartlarda en etkin mücadeleyi sürdüreceğiz, demokratik hak ve özgürlükleri de sonuna kadar koruyacağız." ifadelerini kullandı.
Cihan CİHAN