Davutoğlu, Türk bilim insanlarıyla buluştu

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Fikir özgürlüğünün olmadığı hiçbir yerde bilimsel gelişme de olmaz, felsefi arayış da olmaz." dedi.

Türkiye'yi yurt dışında temsil eden bilim insanları ile Başbakanlık Dolmabahçe Ofisi'nde bir araya gelen Başbakan Davutoğlu, yemekli toplantı öncesi yaptığı konuşmada büyük siyasi düzenlere bakıldığında bir önceki dönemde çok büyük bir entelektüel uyanışın izinin görüleceğini söyledi.

Siyasi makamda olan devlet adamları için öncelikli şart; "Bulunduğu ülkeyi, bulunduğu şehri bilim adamları için cazibe merkezi kılmak" olarak açıklayan Davutoğlu; "Ne kadar büyük ordulara sahip olursak olalım, ne kadar güçlü ekonomimiz olursa olsun, arkasında entelektüel bir zihni bir arka plan yoksa hiçbir devlet baki olamaz, arkasında bir değer boyutu olarak ahlak yoksa hiçbir bilimsel gelişme insanlığa huzur sağlayamaz." dedi.

Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Fikir özgürlüğünün olmadığı hiçbir yerde bilimsel gelişme de olmaz, felsefi arayış da olmaz. Bizim birinci şartımız, fikir özgürlüğünü sağlayacak zemini, bu bizim vazifemiz. Bizim üniversitelerimizin kurulmasına büyük katkıda bulunan Alman profesörlerin 1930'lu yıllarda İstanbul'a gelişlerinin sebebi, oradaki Nazi zülmüydü. Fikir özgürlüğünün, hayat özgürlüğünün bile olmamasıydı. Türkiye'de fikir özgürlüğü mutlak anlamda hayata geçirilecektir. Bizim dönemde büyük ölçüde geçirildi ama fikir özgürlüğü anlamında karşılaşacağınız herhangi bir zorluk olursa bunun siyasi sorumluluğu bizim üzerimizdedir. İki tecrübeyi içinden yaşadım. 1980 ihtilali olduğunda fikir özgürlüğünün bilimsel hayat için ne kadar büyük bir gereklilik ve oksijen niteliği taşıdığını hep birlikte gördük."

KİMSENİN ÖNÜNDE EL PENÇE DURMADIM

Bilim adamlarından kimsenin önünde el pençe durmamaları, zihin ve fikirlerini teslim etmemelerini isteyen Davutoğlu; "Ben bugün yüzde 49,5 oy almış, demokrasi tarihimizin en yüksek oyunu almış bir seçimden çıkan başbakan olarak söylüyorum. Bizim huzurumuzda el pençe duracak bir bilim adamı istemiyoruz. Yine bir meslektaş olarak söylüyorum. Ne şart olursa olsun ben hiç kimsenin önünde el pençe durmadım, zihnimi, fikrimi teslim etmedim, sizlerin de teslim etmesini beklemeyiz. Bizim görevimiz size en uygun şartlarda fikir özgürlüğünün temin edileceği bir siyasi ortam oluşturmaktır."

2002'den itibaren "Türkiye'yi, demokrasi ile bilimsel gelişmenin bir arada gerçekleştiği bir siyasal hukuki ortama kavuşturmak." hedefiyle çalıştıklarını vurgulayan Davutoğlu; "Eğer biz Türkiye'yi dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına sokacaksak, eğer biz Türkiye'yi dünyanın yükselen güçleri arasında hak ettiği yere getireceksek, bunun olmazsa olmaz şartı bilim insanlarının buraya doğru yönlerini dönmesidir. Bizim görevimiz sizlere bu imkanı sağlamak. Bizim görevimiz sadece sizlere değil, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına değil, Avrupalı, Amerikalı, Ortadoğu'da kriz yaşanan bölgelerdeki önemli bilim insanlarının da mesela Ukrayna'dan da yönlerini, 'Ben Türkiye'ye gidersem imkan bulabilirim ve orada bu hedeflere ulaşabilirim' diyerek yönlerinin buraya dönmesini sağlamak. En iyi doktorların, en iyi fizikçilerin, en iyi iletişim teknolojisi, nano teknoloji uzmanlarının ülkemize doğru yönlerinin dönmesini gerçekleştirmemiz lazım." şeklinde konuştu. CİHAN
25 Aralık 2015 22:06
DİĞER HABERLER