'Demirel ve Sezer'i getireceğim'

'Demirel ve Sezer'i getireceğim'
Antalya Barosu Başkanlığına adaylığını açıklayan Avukat Baştuğ Çalışır, seçimleri kazanması halinde yemin törenine 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'i davet edeceğini söyledi.
Antalya Barosu'nun ekim ayında yapılacak seçimleri için adaylar şimdiden ortaya çıkmaya başladı. DSP İl Başkanlığı'ndan istifa ederek CHP'ye katılan Avukat Baştuğ Çalışır, baro başkanlığına aday olduğunu açıkladı. Çalışır, bir süre önce baronun İnsan Hakları Merkezi başkanlığından ayrılmıştı. 'Etkin Baro' adı altında çalışmalarını sürdüren bir grup avukat, Çalışır'ı aday gösterdi. Seçimlerde mevcut başkan Zafer Köken ve Avukat Hasan Burgan'ın da aday olması bekleniyor. Genç stajyer avukatların, ruhsat masraflarını bütçeden karşılanması için uğraş vereceğini belirten Çalışır, avukatlık yemin törenlerinin gerçek öneminden uzaklaşmış bir şekilde icra edildiğini ileri sürdü. Mesleğe yeni adım atan avukatların yemin törenlerinin daha anlamlı ve geniş katılımlı olması için üç haftada bir gerçekleştirileceği sözünü veren Çalışır, "Yemin törenleri, tüm Antalya'nın gözü önünde 'hukuk-hukuk devleti', 'hukuk- demokrasi' , 'hukuk-insan hakları' merkezli konuşmaların yapılacağı ve katılımcıların, bu bağlamda tüm Türkiye'ye vereceği mesajları da içerir şekilde gerçekleştirilecektir. Bu törenlere, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer gibi ülkemize hizmet etmiş şahsiyetler ve Türk demokrasisine hizmet etmiş veya etmekte olan tarihi karakterler davet edilecek." vaadinde bulundu. Çalışır, neden aday olduğunu da şöyle açıkladı: "İçinde bulunulan kurumsal uyuşukluğa son vermek ve toplumsal hedeflerde, hukuk camiamızın payına düşen sorumluluğun eksiksiz yerine getirilebilmesi amacıyla, hukuk bilinci ve kültürünün Türkiye'ye örnek olacak bir şekilde, yaratıcı ve yenilikçi bir anlayışın Antalya Barosu'na egemen olması gerektiği inancıyla aday oldum." Yanlış hukuk uygulamaları karşısında sadece demeçlerle tepki vermenin sorumluluğu yerine getirmek olmadığını savunan Baştuğ Çalışır'a göre, Türkiye'de hukuk ağır yaralı ve halkın yargıya güveni en alt seviyeye indi. Yargı, siyasetin hesaplaşma alanı haline getirildi. Türkiye bir korku toplumuna dönüştürüldü. Yargılamada, savunmanın önemi ve dengesi yok edilmek isteniyor. CMK'da görev yapan avukatların meslek onurunu ve saygınlığını ön planda tutacağını ifade eden Çalışır, seçilmesi halinde CMK'ya iki araç alınarak tahsis edileceği sözünü verdi.
30 Haziran 2010 15:59
DİĞER HABERLER