Destici: Hükümet her medya kuruluşunun havuz medyası gibi olmasını istiyor

Destici: Hükümet her medya kuruluşunun havuz medyası gibi olmasını istiyor
Milli İttifak liderlerinden Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, özgür medyaya yönelik operasyonun seçimlerin üzerine tamamen kara bulut düşüreceğini ifade ederek, "Türkiye içeride büyük kaos yaşar, dış dünyada da itibar kaybeder." uyarısında bulundu.

Milli İttifak'ın Zonguldak Madenci Anıtı'ndaki mitinginin ardından Cihan'ın sorularını cevaplandıran Destici, iktidara muhalif gazetecilere operasyon yapılacak olmasını 'çılgınlık' olarak nitelendirdi. Özgür medyaya yönelik operasyon iddialarıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunan Destici, "Ben şahsen seçimden önce böyle bir şey beklemiyorum. Bu bir çılgınlık olur. Zaten şu an anayasaya pek uyulmuyor, bu tamamen anayasayı askıya almak ve yasaları da yok saymak olur. Bu basın özgürlüğüne vurulan en ağır darbe olarak gerçekleşmiş olur. Ben bunu hiç aklıma dahi getirmek istemiyorum. Bunu, ülkeyi yönetenlerin de aklının ucundan bile geçirmemesi lazım." ifadesini kullandı.

SANKİ DEVLET SÜREKLİ AKP İKTİDAR OLSUN DİYE KURULDU

Basın ve fikir hürriyetinin daha da genişlemesi için herkesin gayret göstermesi gerektiğinin altını çizen Destici, mevcut iktidarın da göreve bu söylemlerle geldiğini hatırlattı. Destici, "İktidar yöneticileri, 'Yasakları ortadan kaldıracağız, yolsuzlukla ve yoksullukla mücadele edeceğiz' diye geldi. Ama hep tam tersini yaptı. Hem yolsuzluklar hem yoksulluklar toplumda arttı. Hem de yasaklarda zirve yaptı. Şu anda şöyle bir Türkiye özlemi içerisindeler: Sanki Türkiye Cumhuriyeti Devleti, AKP sürekli iktidar olsun diye kuruldu. Sürekli seçimleri bunlar kazansın, seçimler ona göre ayarlansın ve hep iktidarda kalsınlar. Buna aykırı bir şey olursa, bunu da darbecilikle ve gayr-i milli iradecilikle suçlamaya başlar. Gerçekten bir akıl tutulması var. Halbuki demokrasi farklı seslerin hem Meclis'te hem yönetimde temsil edilmesi demek. Demokrasi basında özgürlük ve farklı seslere tahammül demek. Tam tersine, farklı seslerin önünü açmak demektir." dedi.

İKTİDAR, BÜTÜN MEDYA, YANDAŞ VE HAVUZ MEDYASI GİBİ OLSUN İSTİYOR

AKP'nin bütün medyanın havuz medyası gibi olmasını istediğini dile getiren BBP Genel Başkanı Destici, iktidarın medyaya bakış açısını şöyle özetledi: "İktidar şunu istiyor ki, 'bütün medya, yandaş medya ve havuz medyası gibi olsun. TRT, Anadolu Ajansı ve devlet televizyonu gibi olsun. Bizim yanlışlarımızın hiçbirisi gündeme getirilmesin, dile getirilmesin. Sadece bizim yanlışlarımız bile doğru olarak millete aktarılsın. Millet buradan manipüle edilsin, algı operasyonları, psikolojik operasyonlar oluşturulsun ve biz iktidarda kalmaya devam edelim.' Tamamen bu isteniyor. Ama Türk milleti buna layık değil. Ben bunu yapılabileceğine de hiç ihtimal vermiyorum. İnşallah böyle bir şey olmaz ve biz huzur ve barış içerisinde bu seçimi geçiririz. İnşallah milli irade sandığa tam olarak yansır. Bunu bekliyoruz."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın özellikle meydanlardan ve ekranlardan uzak durması gerektiğini söyleyen Destici şöyle devam etti: "Tarafsızlığını muhafaza etmesi, görev alanını çizen Anayasaya ve yasalara bağlı kalması ve neticede sağlıklı bir seçim yapmaktır. Eğer böyle bir operasyon olursa bu seçimin üzerine tamamen bir kara bulut düşer. Türkiye'nin üzerine de bir kara bulut düşer. Ve Türkiye hem içeride büyük bir kaos yaşar, hem de dış dünyada itibar kaybeder. Zaten yeteri kadar kaybettirdiler, tamamen yalnızlığa itilir."

ADALET ER YA DA GEÇ TECELLİ EDER

Bütün uyarılara rağmen gözaltı olaylarının gerçekleşmesi durumunda bunun tamamen siyasi bir karar olacağını anlatan Destici, "Bu tamamen siyasidir. Hukuki bir karar olarak yorumlamayız. Türkiye'yi yönetenlerin vermiş olduğu bir karar olarak algılanır, hukuki bir karar olarak algılanmaz. Neticede 'yok' hükmündedir. Belki bir takım insanlar gözaltına alınabilir, tutuklanabilir; ama adalet er ya da geç tecelli eder. Ben sağduyunun hakim olmasını istiyorum. Şu anda aslında doğmamış çocuğa don biçiyoruz. Şu anda böyle bir şey yok. İnşallah da olmaz diye ümit ediyorum." şeklinde konuştu.

AKP'nin iktidarlarını sürdürme adına bir korku imparatorluğu oluşturduğunu belirten Destici, açlık ve yoksulluk çeken milletin çocuğuyla, işiyle, aşıyla ve gözaltına alınmakla tehdit edildiğini kaydetti. Meşru gazetelere ve basın kuruluşlarına akredite uygulanmasını hiçbir şekilde kabul etmediklerini anlatan Destici, sözlerini tamamladı: "Bizim de ters düşüncemizde olan basın yayın kuruluşları var, kişisel olarak sevmediğimiz insanlar var. Ama biz asla hiçbirisine hiçbir yerde akredite uygulamıyoruz. Her birisi gelip çok rahatça sorularını sorabilirler. Hatta davet ederlerse ekranlarına da, televizyonlarına da gideriz, gazetelerinde ve internet sitelerinde röportaj da yaparız. Allah'a şükür bizim çekineceğimiz bir şeyimiz yok. Cevabını veremeyeceğimiz bir soru da yok Allah'ın izniyle. Dolayısıyla çekineceği bir şeyi olanlar, açığı olanlar ve korkanlar buna tevessül ederler. Maalesef Türkiye'yi yönetenler buna tevessül ediyorlar; ama korkunun ecele faydası yoktur. Bence bütün bu yasaklardan Türkiye'nin bir an önce kurtulması ve sivil demokratik bir anayasaya kavuşması lazım"

Destici, açıklaması sırasında alandaki bazı çocuklara harçlık dağıttı. Bu arada Milli İttifak Mitingi'nde vatandaşların "Özgür Medyaya Karışma" ve "Havuz yetmedi özgür medyaya mı gözünü diktin?" pankartları açılması dikkat çekti. CİHAN
03 Haziran 2015 12:20
DİĞER HABERLER