Doğuştan sünnetli çocuklarda sünnet derisi kesinlikle aldırılmamalı

Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Dinçer Avlan, doğuşta sünnetli çocuklarda sünnet derisinin kesinlikle aldırılmaması gerektiğini söyledi.

Hastalığın toplumda doğuştan, yarım veya peygamber sünnetli olarak bilindiğini anlatan Avlan, görülme sıklığının ise 200 ile 250'de 1 olarak açıkladı. Hastalığı 'İdrar deliğinin penisin ucunda olması gerekirken tam anlamıyla penisin ucunda olmayıp ön taraftan daha aşağıda bir yerde açılması" şeklinde tarif eden Prof. Dr. Avlan, deliğinin erkek organındaki yerine göre hastalığı sınıflandırıldığını kaydetti.

İdrar deliğinin erkek organın ucunda, ortasında, altında, kökünde ve hatta torbaların arasında bile olabileceğini dile getiren Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Başkanı, "Dolayısıyla delik ne kadar aşağıda olursa hastalığın ağırlığı o kadar yüksek oluyor. Ve düzeltilmesi için gereken ameliyat seansları da o kadar fazla olabiliyor." diye konuştu.

Hastalığın tedavisinin cerrahi olduğuna vurgu yapan Avlan, tedavinin yapılmaması durumunda hastaların çocuk sahibi olma olasılığının azalabileceğini dile getirdi.

Cerrahi müdahale ile idrar deliliğinin penisinin ucuna getirildiğini kaydeden Dinçer Avlan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Genellikle 6. aydan sonra 3 yaşına kadar bu ameliyatın yapılmasını ve bitirilmesini tercih ediyoruz. Çünkü çocuğun cinsel kimliğini tespit edip, cinsel kimliğinin farkına varmaya başladığı üç yaşından sonra bunun psikolojik olarak daha travmatik olduğunu biliyoruz. İyileşmenin küçük yaşlarda yapılan çocuklara göre daha yavaş olduğunu biliyoruz. O yüzden 6 ay ile 3 ay arasında eğer pipinin boyu ameliyat olmaya müsait ise biz bu yaşlar arasında bu hastalara ameliyatı öneriyoruz."

"SÜNNET DERİSİNİN SÜNNETLE ALDIRILMAMASI GEREKİR"

Söz konusu hastalığa sahip çocukların ailelerine tavsiyede bulunan Prof. Dr. Avlan, "Bu hastaların pipinin arkasında bulunan yarım sünnet derisinin asla sünnetle aldırılmaması, sünnet edilmemesi." uyarasını yaptı.
Ameliyatlarda bu sünnet derisini adeta bir kumaş gibi kullandıklarını açıklayan Avlan, sözlerini şöyle tamamladı: "Hem idrar yolu yapmak için hem yeni yapılan idrar yolunun üstünü örtmek için ikinci bir tabaka olarak kullanabiliyoruz. Bizim için potansiyel bir idrar yolu rezervuarı olarak bu sünnet derisinin bulunması çok önemli. O yüzden ailenin en dikkat etmesi gereken şey bu hastaların sünnet ettirilmemesi. Çünkü biz hastaların bir kısmını sünnet edilmiş olarak bu derinin alınmış olmasıyla birlikte bize geliyor. Dolayısıyla elimizde kullanabileceğimiz, idrar yolu yapabileceğimiz başka dokular ortaya çıkıyor." CİHAN
03 Aralık 2015 13:48
DİĞER HABERLER