En kısa sürede yeni yargı paketi çıkarılmalı

"Dünyanın en büyük gazeteci hapishanesi" hâline gelen Türkiye'de 250'ye yakın gazeteci bir bayramı daha cezaevinde karşılamak mecburiyetinde kaldı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “Haberi, yazısı, eleştirisi nedeniyle haksız, hukuksuz aylarca yıllarca cezaevinde tutulan gazeteciler, siyasetçiler ve hak savunucuları kısacası düşünce suçluları artık özgür kalmalı. Meclis siyasi tutuklular için en kısa süre içinde yeni bir yargı paketi çıkarmalı.” dedi.
Temmuz ayı Basın Özgürlüğü Raporu’nu açıklayan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “Gazetecilerin bayramları cezaevinde geçirdiği Türkiye tablosunu değiştirmeliyiz. En kısa sürede gazeteciler ve siyasi tutukluları kapsayan bir yargı paketi çıkarmalıyız.” dedi. 

Türkiye’de 250'ye yakın gazeteci bayramı cezaevinde geçirmek zorunda kalırken, son bir ayda 60 gazeteci de hâkim karşısına çıktı. 

Raporda, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) sosyal medyanın engellenmesine yönelik kanunun müzakere edildiği günlerde bile Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarının çok sayıda habere erişim yasağı getirdiğine vurgu yapılarak, “Türkiye’de zaten internete yönelik işleyen sansür mekanizması var. Şimdi bu karartma daha da ağırlaşacak.” denildi.

"TEMMUZ AYINDA 60 GAZETECİ HÂKİM KARŞISINDAYDI"

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer’in hazırladığı aylık Basın Özgürlüğü Raporu’na göre, temmuz ayında 60 gazeteci hâkim karşısına çıktı, 2 gazeteci için 22 yıl 3 ay hapis cezası istendi. 

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunun cenaze törenini haberleştirdikleri gerekçesiyle tutuklu Barış Pehlivan, Murat Ağırel ve Hülya Kılınç’ın tutukluluğuna yapılan itiraz reddedildi. 

Bir gazeteci hakkında suç duyurusunda bulunuldu, 3 gazeteci hakkında soruşturma açıldı. 2 gazeteci gözaltına alındı, 3 gazeteci saldırıya uğradı.

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) temmuz ayında TELE 1 ve Halk TV’ye 5’er gün yayın durdurma cezası verdi. RTÜK üyeleri İlhan Taşçı ve Okan Konuralp’in mahkemelere yaptıkları itirazlar üzerine cezaların yürütmesi durduruldu.

ELEŞTİREN GAZETEYE İLAN KESME CEZASI

Önceki aylarda Cumhuriyet, BirGün, Sözcü gibi gazetelere ilan ambargosu uygulayan Basın İlan Kurumu temmuz ayında da “CHP’li Özel’den Altun’a izinsiz inşaat tepkisi” başlıklı haber gerekçesiyle Evrensel gazetesine 5 günlük ilan kesme cezası verdi. 

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhuriyet gazetesinde aynı konu ile ilgili yayımlanan üç haber nedeniyle de gazete aleyhinde 250 bin liralık tazminat davası açtı.

Rapora göre, haberi-yazısı sebebiyle gazetecilere yönelik suç duyurusu ve soruşturmalar da devam etti. 

Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil hakkında yazısı sebebiyle TBMM Başkanlığı tarafından suç duyurusunda bulunulmasına tepki gösteren Çakırözer, “Eleştiriye herkesten çok milletin vekilleri olan bizlerin ve TBMM’nin hoşgörülü olması, ders çıkarması gerekir.” dedi. 

HABER TAKİBİNDE GÖZALTI

Tunceli ve İstanbul’da 3 gazeteci haberleri sebebiyle saldırıya uğrarken, Artı Gerçek yazarı Nurcan Kaya hakkında da sosyal medya paylaşımları da gerekçe gösterilerek soruşturma açıldı. 

Artı TV Ankara Temsilcisi Sibel Hürtaş da Meclis önünde baro başkanlarının eylemini takip ettiği sırada gözaltına alındı.

SOSYAL MEDYA YASAKLARI TBMM'DEN GEÇMEDEN ÖNCE HABERE SANSÜR

Çakırözer, TBMM’de muhalefetin itirazlarına rağmen geçirilen sosyal medya yasaklarının da Türkiye’de basın özgürlüğüne darbe vuracağını ifade etti. 

Kanunun Meclis’teki görüşmeleri sırasında bile "yolsuzluk", "kadın cinayetleri", "belgede sahtecilik", "görevi kötüye kullanma" gibi suçlara dair birçok önemli habere erişim engellemesi getirdiğine vurgu yapan Çakırözer, “Türkiye’de zaten internete yönelik çok ağır bir sansür mekanizması var, habere, internet sitelerine erişim engeli var. Bu kanun ile karartma ve sansür daha da ağırlaşacak. 83 milyonun nefes borusu kesilecek.” yorumunu yaptı. 

"GAZETECİLER VE DÜŞÜNCE SUÇLULARINA ÖZGÜRLÜK PAKETİ ŞART"

Çakırözer, “Gazetecilere yönelik soruşturmalar, cezalar her geçen ay giderek ağırlaşıyor. Türkiye’de aralarında Müyesser Yıldız, Barış Pehlivan, Murat Ağırel, Hülya Kılınç ve Ahmet Altan’ın da olduğu onlarca gazeteci bayrama cezaevinde girmek zorunda bırakıldı. Haberi, yazısı, eleştirisi nedeniyle haksız, hukuksuz aylarca yıllarca cezaevinde tutulan gazeteciler, siyasetçiler ve hak savunucuları kısacası düşünce suçluları artık özgür kalmalı. Meclis siyasi tutuklular için en kısa süre içinde yeni bir yargı paketi çıkarmalı.” ifadelerini kullandı.
02 Ağustos 2020 19:00
DİĞER HABERLER