Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yarın Japonya'da verilecek fahri hukuk doktorası, büyük tepkiye sebep oldu.
Japon Waseda Üniversitesi’nin “hukuk doktorası” kararını protesto eden Türk aydınlar, üniversiteye tepki mektubu gönderecek.
Dün imzaya açılan mektuba önde gelen çok sayıda akademisyen, gazeteci, hukukçu ve bilim insanı imza attı. Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği (Ünivder) önderliğinde başlatılan ima kampanyası gün içinde tamamlanacak.
Erdoğan yönetimindeki Türkiye’de son birkaç yılda hukukun ayaklar altına alındığı belirtilen mektupta “hukuk doktorası” ödülünün anlamsızlığı vurgulanarak, üniversitenin bu kararından “derin endişe” duyulduğu dile getiriliyor.
Türkiye’de hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı, temel hak ve özgürlükler konusunda ciddi tahribat yaşandığı, bu kötü gidişatın önde gelen birçok uluslararası örgüt tarafından da tescil edildiği belirtilen mektupta şu ifadeler kullanılıyor:
“İnsan Hakları İzleme Örgütü ve Uluslararası Af Örgütü gibi önemli insan hakları organizasyonları; Freedom House gibi hukunun üstünlüğü ve demokrasiye odaklanmış uluslararası kuruluşların tamamı, Türkiye'deki yargının karşılaştığı ağır siyasi baskıları eleştiriyor. Türkiye’nin müttefiki olan ABD ve Avrupa ülkelerinin yanı sıra Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, Avrupa Birliği ve Avrupa Komisyonu kurumları gibi Türkiye'nin ortağı olduğu uluslararası kuruluşlar da rapor ve beyanlarıyla Türkiye'deki hukuk ihlallerini dile getiriyor.”
BABACAN’IN “ZAYIF HUKUK” VURGUSUNA GÖNDERME
Eski Bakan Ali Babacan’ın, Türkiye’nin hukuk alanında itibar kaybettiğine yönelik açıklaması da hatırlatılan mektupta, Babacan’ın şu sözlerine yer veriliyor: “Bu zayıf tablo devam ederse hem demokraside hem de ekonomide görmüş olduğumuz bu tabloyu bile gün gelir mumla arar duruma düşebiliriz. Hukuk ve demokrasi, ekmek ve su gibi bir ihtiyaç.”
2010 sonlarından bu yana Erdoğan yönetimindeki Türkiye’de hukukun üstünlüğü ve tarafsızlığının tahribata uğradığını kaydeden aydınlar, “temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasına yönelik acımasız kanunlar çıkarıldığını” dile getiriyor.
Aydınlar, Tükiye’deki insan hakları ihlallerinden, temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanmasından, medyaya yönelik baskılardan “Erdoğan’a hukuk doktorası verecek olan Waseda Üniversitesi’nin farkında olduğunu sanmadıklarını” da dile getiriyor.
Mektupta, yargı bağımsızlığı ve hukuk devletinin saldırı altında olduğu bu dönemde Erdoğan’a “hukuk doktorası” verilmesinin “Türkiye’deki baskıcı rejime destek” anlamına geleceği belirtiliyor.
CİHAN