'Erdoğan o yazıyı bize onurla gösterirdi'

'Erdoğan o yazıyı bize onurla gösterirdi'
HDP Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat, AK Parti'nin kurucularından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın telefonunu açtığında açılış mesajında evladının yazmış olduğu bir mesaj bulunduğunu belirterek "Bunu bize onurla gösterirdi: 'Baba, böbürlenme; senden büyük Allah var.' Tahmin ediyorum şimdi yok, o açılış mesajı yoktur." dedi.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nun 16. Birleşimi saat 14.00'da yoklama ile açıldı. Birleşimi Meclis Başkanvekili Mehmet Akif Hamzaçebi yönetiyor. CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, AK Parti'ye İstanbul'un belediyeleri için araştırma veya soruşturma komisyonu kurulmasını teklif etti.

AK Parti'li milletvekilinin Şişli Belediyesi'yle ilgili iddiasını hatırlatan Erdoğdu, "Değerli AKP'liler, sizinle hiçbir zaman bir yolsuzluk koalisyonu kurmayacağız. İstanbul'un 39 tane ilçe belediyesi var, 13'ünü biz yönetiyoruz. Büyükşehir ve kalanları siz yönetiyorsunuz. Bütün grubum adına size bir teklif getiriyorum; gelin beraber Parlamento'da bir Meclis araştırması, hatta Meclis soruşturması komisyonu kuralım. İstanbul'un 39 belediyesinin ve büyükşehrin bütün hesaplarına, bütün bilgilere, belgelere sınırsız ulaşma yetkisiyle bir soruşturma komisyonu kuralım. Eğer bu memleketin hakkını yemiş bir tek CHP'li varsa cezasını ağırlaştırılmış olarak verelim. Yüreğiniz varsa yarın Meclis soruşturma önergesini buraya getireceğiz. Hodri meydan! Hadi yolsuzluklardan hesap soralım, hadi üzerine gidelim, varsa yüreğiniz kabul edin." diye konuştu.

HDP Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat ise AK Parti'nin genç milletvekilini görünce kendisini 23 Nisanlara, 19 Mayıslara götürdüğünü ifade etti. Fırat'ın, "Okullar adına genelde bir kişi konuşma yapardı." sözleri üzerine AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, "Bir büyüğe bir küçüğü bu kadar hâkir görmek yakışmıyor Sayın Fırat." diyerek laf attı. Bunun üzerine Fırat, "Bakın, laf atarsanız... Bakın, ben size bir şey söyleyeyim Hanımefendi. Eğer laf atarsanız, sizi çok iyi tanıyan bir kişi olarak, grubunuzu ve partinizi çok iyi tanıyan bir kişi olarak cevaplandırırım, siz cevap veremezsiniz. Onun için oturun, laf atmayın. Efendi efendi dinleyin. Ben size biraz sonra kısa tarihinizi anlatacağım." karşılığını verdi.

'BABA BÖBÜRLENME, SENDEN BÜYÜK ALLAH VAR'

AK Parti'nin 2001 yılında kuruluş aşamasını ve Türkiye'nin ortamını anlatan Fırat, "Sene 2001, Türkiye hakikaten bir buhranlı dönemi geçiriyor. Ekonomik bir krizin, ağır bir krizin bedeli tüm toplumun her katmanında hissediliyor. Bir avuç insan ve 52 tane milletvekili, kapatılmış olan bir siyasi partinin 52 tane milletvekiliyle beraber sosyal demokratı, İslamcıları, liberalleri, demokratları hepsi bir araya geliyor ve bir karar veriyorlar. Diyorlar ki, 'Bu süreç içerisinde çevreye saçılmış olan toplumun büyük kesimlerini bir araya getirelim, merkeze taşıyalım ve bu yönetime ortak edelim. Hedefimiz demokrasi olsun, özgürlükler olsun, adalet olsun, evrensel hukuk olsun, bütün vesayetleri kaldıralım.' Ve oturuyorlar, bir tüzük hazırlıyorlar. Ve bu tüzüğün de meşhur bir 4'üncü maddesi var, okunmasını tavsiye ederim, bugün de altına imzamı atarım. Uzun bir maddedir ama Türkiye'nin önünde ışık olabilecek ve hâlen tatbik edildiği takdirde Türkiye'yi düze çıkaracak olan 4'üncü madde. Ve ondan sonra uzun süre düşünüyorlar; acaba nasıl bir isimle çıksak halkın karşısına, veya hangi amblemle. Uzun uzun tartışılıyor, bunu belki birçoğunuz bilmezsiniz." diye konuştu.

AK Parti İstanbul Milletvekili Mihrimah Belma Satır'ın, "Biliyoruz, biliyoruz, biz de vardık orada." demesi üzerine Fırat, "Var olanlar, var olmayanlara anlatsın o zaman." karşılığını verdi. AK Parti isminin nasıl konulduğunu dile getiren Fırat, şöyle devam etti: "Ve o partinin önderlerinden ve şu anda da Cumhurbaşkanı olan Sayın Recep Tayip Erdoğan, telefonunu açtığında açılış mesajı olarak evladının yazmış olduğu bir mesaj vardı, bunu bize onurla gösterirdi: 'Baba, böbürlenme; senden büyük Allah var.' Tahmin ediyorum şimdi yok, o açılış mesajı yoktur." ifadelerini kullandı.

AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Mehmet Uğur Dilipak'ın, "Gördün mü?" diye sorması üzerine Fırat, "Evet, biliyorum." karşılığını verdi. Dilipak da "Onun hep yüreğinde var." ifadelerini kullandı. AK Parti Rize Milletvekili Osman Aşkın Bak'ın "Sen göremezsin!" demesi üzerine de 'Sen göremezsin' tartışması başladı.

Fırat, "Sen göremezsin bir kere, otur! Ben senin ne olduğunu biliyorum. Otur yerine! Sen öyle cumhurbaşkanının filan yanına gidecek birisi değilsin. Otur, fazla bağırma! Otur yerine, otur!" diye konuştu. Osman Aşkın Bak ise "Sen milletvekillerine öyle 'otur yerine!' falan deme. Sen kendini ne zannediyorsun!" dedi.

'HORTUMLAR KESİLDİ AMA BORULAR KULLANILDI'

Bak'ın laf atmaya devam etmesi üzerine de Fırat, "Seni seyrediyor, ben biliyorum ama seni bir yere getirmez! Otur yerine, otur yerine, yerine otur! Sesini kıs, otur! Ya, dört yılını doldur, ondan sonra çekip gideceksin zaten!" tepkisini gösterdi. Daha sonra konuşmasına devam eden Fırat, 2002 seçim meydanlarında '3Y' sloganının kullanıldığını belirterek, "Yoksullukla mücadele, yolsuzlukla mücadele, yasaklarla mücadele. Ve hiç unutmam o seçim kürsülerinden şöyle yapılırdı: 'Hortumları keseceğiz, hortumları keseceğiz!' Hepimiz de buna inandık. Evet, hakikaten hortumlar kesildi ama öyle bir noktaya gelindi ki 'pipeline'lar, borular kullanıldı. İşte, bugün tartışılan konu bu. 'Yasakları kaldıracağız.' diye başladığımız noktadan, kitap toplama ve yazarlara yazılarından dolayı tutuklanma kararları verme noktasına geldik. Evet, biraz önce olağanüstü mahkemelerin kaldırıldığını bir arkadaşımız söyledi. Doğru, kaldırdık ama sonra sulh ceza mahkemeleri geldi. İsminin değişik olması çok önemli değil, mühim olan onun işlevidir, o mahkemenin işlevidir. Şimdi, maalesef, o 2001 krizinde, Türkiye'nin krizinde bir ışık olarak ortaya çıkmış olan ve bir umut olarak ortaya çıkmış olan ve yolsuzluk yaptı diye 3 belediye başkanını ihraç etmiş olan bu siyasi parti, 1 genel başkanını feda etmiş olan bu siyasi parti 17 Aralık'ta 17 Aralık'ı savunmak zorunda kalıyor. Burası, 1 Mart Tezkeresi'ni reddeden insanların oturduğu yerdi. Partinin almış olduğu müspet kararına rağmen, burada, sizin yerinizde oturan insanlar 1 Martta 'Hayır.' dediler." şeklinde konuştu.

(CİHAN)

17 Aralık 2015 23:42
DİĞER HABERLER