Gezici Araştırma’nın Başkanı, anketlerde işinin zor göründüğünü ileri sürdüğü AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son vaatlerini Noel Baba'nın hediye dağıtmasına benzetti. Murat Gezici, “Erdoğan’ın oyu yüzde 40 civarında. Kılıçdaroğlu’nun ilk turda kazanacağını öngörüyorum” dedi.
Murat Gezici, 14 Mayıs seçimlerini SÖZCÜ Televizyonu'nda analiz etti:
Gezici Araştırma Merkezi Başkanı Murat Gezici, SÖZCÜ Televizyonu'nda yaklaşan cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimlerine ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu. İpek Özbey'in sunduğu Nokta Atışı'na konuk olan Gezici, ilk turda Kemal Kılıçdaroğlu'nun kazanacağını ön gördüğünü belirtti. Murat Gezici şöyle konuştu:
SÖZCÜ Televizyonu'nda İpek Özbey'in sunduğu Nokta Atışı'na TİP Sözcüsü Sera Kadıgil ile birlikte konuk olan Gezici, analizlerini izleyicilerle paylaştı.
“Sayın Erdoğan 2018'de yüzde 52 ile cumhurbaşkanı seçildi. ‘Sizce Erdoğan yine yüzde 52 civarında oy alabilir mi?' diye soruyoruz. Toplumun yüzde 40'a yakını ‘alabilir' diyor. Yani Erdoğan'ın kazanabileceğine inanıyorlar. Bazı anketlerde görüyoruz, Erdoğan'ın yüksek oy aldığını ifade ediyor veya Kemal Bey'le başa baş olduğunu belirtiyor. Böyle bir tablo yok. 2018'de kılı kılına oy kazanmış bir Erdoğan var ve AKP'ye oy verenlerin yüzde 20'sinin ‘Kesinlikle oy vermeyeceğim' dediği bir isimdir Erdoğan.
ERDOĞAN'IN ÇIRPINIŞLARI
İlk turda Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan'ın üzerinde oy alacak. İkinci tur eğer olursa, olmama ihtimalini yüksek görüyorum, büyük bir hezimete uğramış, sarsılmış bir AKP ikinci tura gitmiş olacak. Ben ilk turda Kılıçdaroğlu'nun alacağını ön görüyorum. 22 yıldır iktidarda olan Erdoğan'ın yüzde 40'larda oy alması düşündürücü ve sarsıcı olacak.” “Çok farklı bir seçimle karşı karşıyayız” diyen Gezici, “Erdoğan, Noel Baba gibi her hafta, her ay ya da her gün farklı saatlerde topluma hediyeler dağıtmaya çalışıyor. Geçen yıl mayıs ayında AKP'nin oylarının yüzde 28'e düştüğünü unutmamak gerekiyor. AKP'nin oyları, Erdoğan'a destek her geçen gün azalıyor. Erdoğan kaybedeceğini görüyor. Kaybetmekte olan, ayağının altında kaygan bir zemin olan Erdoğan'ın çırpınışları olarak okuyabiliriz bunu. Sürekli hediyeler dağıtması, devlete olan borçları ötelettirmesi veya af ilan etmesi Erdoğan'ın aslında ne kadar zor durumda olduğunu bize gösteriyor” dedi.
ÜCRETSİZ GAZ SON NOKTA
Erdoğan'ın doğalgazı müjdesi vermesinin, gelinen noktayı gözler önüne serdiğini anlatan Gezici, “Böyle bir tablo toplumun sorunlarına sahte yanıt verme ve bazı sorunları ötelemedir. Toplumun bedava doğalgaza muhtaç kaldığını görüyoruz. Artık toplumla arasında boşluk oluşturan iktidar, toplumun ne kadar büyük sıkıntıda olduğunu görüyor, çözüm üretemiyor ama onun yerine belli bir seçmene destek veren, sosyal yardım veren iktidar, artık işin içinden çıkamıyor, tüm topluma ücretsiz doğalgaz vereceğini söylüyor. Bu gelinen noktayı gösteriyor” ifadelerini kullandı.
ALGI KURMAYA ÇALIŞIYOR
Son anketlerdeki kararsız seçmendeki artışa dikkat çeken Gezici, “Bir önceki araştırmamızda seçmenler daha kararlıydı. Bunun da temel sebebi Ak Parti'den kopan seçmen kararsızlık yaşıyor. Erdoğan ‘ben gidersem Türkiye babasız eve benzer' algısını kurmaya çalışıyor son on gündür. Çünkü seçmenin kendisinden koptuğunun farkında. O yüzde Noel Baba gibi sürekli hediye dağıtmakta. Doğalgazı seçim malzemesi yapıldığı bir döneme geldik. İnsanlar o kadar açlık çekmekte ki, ısınma, barınma sorunu yaşamakta. Bu kış araştırmalarımızda birçok yerde gördük insanlar doğalgazını yakmıyordu, ısınamıyordu. Bu yüzden Sayın Erdoğan bunun farkında, kendisinden kopan seçmenlerin farkında” dedi.
OY KAYBININ NEDENİ GELİR ADALETSİZLİĞİ
Recep Tayyip Erdoğan'ın oy kaybetmesinin nedenlerini açıklayan Gezici Araştırma Merkezi Başkanı Murat Gezici şunları söyledi: “Sayın Erdoğan 2018'de yüzde 52 ile cumhurbaşkanı seçildi. Şimdi ise kendi partisinin yüzde 20'si, ‘oy vermem' diyor. MHP'ye oy verenlerin 3'te1'i de ‘Erdoğan'a asla oy vermem' diyor. Böyle bir tabloda Sayın Erdoğan ne yaptı ki 50 artı 1'i yakalasın? O yüzden Sayın Erdoğan seçim sonrasında neden oy kaybettiğini değerlendirdiğinde birincisi ekonomi, gelir adaletini sağlayamaması… Emeklilerin yüzde 85'i, memurların yüzde 68'i borçlu.. İşçilerin de yüzde 90'lık bir kitlesinin ise borçlarının olduğunu görüyoruz.”