Eski Hürriyet Gazetesi Okur Temsilcisi Faruk Bildirici ayrılık sürecini anlattı. Kendisine “Bundan sonra Hürriyet’i eleştiren yazılar yazma. Sadece genel medya yazıları yaz" dendiğini belirten Bildirici, "Ben de bunu kabul edemeyeceğim karşılığını verdim" ifadesini kullandı.
"Hürriyet'teki ombudsmanlık görevinizden ayrılmanızla ilgili detayları öğrenebilir miyiz?" sorusuna Bildirici, şu yanıtı verdi:
"Demirören Grubu'nun Doğan Medya'yı satın almasının ardından bu grupla uzun süre devam edemeyeceğimin farkındaydım. O günden itibaren 27 yıldır çalıştığım gazetemden kopmaya ve yavaş yavaş odamı toplamaya başladım. Daha önce izlediğim çizgiden taviz vermeden yazmaya da devam ettim. Kasım ve aralık aylarında sonradan kişisel web sitemde de yayınladığım üç ayrı yazım kullanılmadı. Bunun sonucu olarak 15 Aralık'ta İstanbul'a çağrıldım. "Bundan sonra Hürriyet'i eleştiren yazılar yazma. Sadece genel medya yazıları yaz" denildi. Ben de bunu kabul edemeyeceğim karşılığını verdim.
Okur Temsilcisi (Ombudsman) olarak benim görevim gazetemi eleştirmek, hatalardan gazetem ve gazetecilik için artı değer üretmek, bu yolla okur ile gazetenin güven ilişkisini güçlendirmek. Eleştirmeyen yazılar yazmak görevimi yapmamak demekti. 39 yıllık bir gazeteci olarak bugüne değin izlediğim çizgiye ihanet edemezdim. Bunları söyledim. Israr ettiler, 'Okur temsilciliğini bırak, köşe yazıları yaz' dediler. Ben de 'O zaman da 'şunu yazma, bunu yazma' diyeceksiniz. Siz en iyisi beni atın, siz de rahat edin ben de' karşılığını verdim.
Ben ertesi gün Ankara'ya döndüğümde veda yazımı yazıp beklemeye başladım. Ama hemen atmadılar. Mart ayı başına kadar beklediler. 'Polis tacizi' başlıklı yazımdan sonra arayıp 'Okur Temsilcisi köşesinin kaldırılmasına ve benimle de yolların ayrılmasına karar verildiğini' bildirdiler. Veda yazısı yayımlama isteğimi kabul ettiler. Böylece Hürriyet ve ombudsmanlık dönemim kapanmış oldu."