TCMB’nin düşük faiz ısrarı başarısız oldu. Hazine yüzde 23 ile borçlanırken sanayici yüzde 40 faizle, vatandaş yüzde 46 faizle krediye erişebiliyor. Özetle Faiz lobisi kazandı, Dolar 8 liradan, 12 liraya düştü(!) diye davulla zurnayla halay çeken gariban dayılar kaybetti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, enflasyonu düşürmek için faizlerin indirilmesi görüşünü uzun süredir savunuyor. Merkez Bankası da bunun gereği olarak eylül ayından bu yana toplam 500 baz puan faiz indirdi. Böylece Merkez Bankası (TCMB) borç alma ve verme maliyetlerini belirleyen politika faizini %14'e çekti.
DÜPEDÜZ FAİZ
Türk Lirası'nı serbest düşüşe bırakan bu para politikası yüksek enflasyona da yol vermiş oldu. Resmi enflasyon yüzde 21.31 olurken, halkın hissettiği enflasyon yüzde 60'ları aşarken, iktidar ise “yüksek kur, düşük faiz” politikasını ‘Yeni Ekonomik Model' adıyla duyurdu. Erdoğan'ın ise yeni modeli anlatırken, “Bir müslüman olarak Nas'lar neyi gerektiriyorsa onu yapmaya devam edeceğim” sözleri öne çıktı. Erdoğan, Cumhurbaşkanı olarak bu göreve başladığından beri her zaman faiz artışlarına karşı olduğunu da belirtti. Bu konuşmadan bir gün sonra doların 18.3627 liraya ulaşmasıyla politika değişikliğine gidildi. Kur korumalı mevduat hesabı devreye alınarak örtülü faiz artışı yapılan TL'nin daha fazla değer kaybetmemesi için ABD Doları'na garanti verilmiş oldu. Böylece TL,dolardaki artışa endekslenirken “yüksek faiz” dönemine girilmiş oldu.
Vatandaş dolara hücum etmiş
MERKEZ Bankası (TCMB) verilerine göre doların 13.85 liradan 16.35 liraya yükseldiği 10-17 Aralık haftasında vatandaşın adeta dolara hücüm ettiği görüldü. Yurtiçi yerleşiklerin yabancı para mevduatı söz konusu haftada 6.1 milyar dolar artışla 237.8 milyar dolara yükseldi. Parite etkisinden arındırılmış artış 5.4 milyar dolar oldu. Böylece, bankalardaki tüm mevduatlar içinde yabancı para oranı yüzde 66.4 ile rekor tazeledi.
Faizler tavan yaptı
TCMB eylül ayından bu yana faiz indirmek için kur ve enflasyonun tırmanmasını göze alsa da para piyasaların da faizler düşmedi. TCMB'nin politika faizi %19 iken; eylülde dolar kuru 8.30 lira, iki yıllık gösterge tahvilin faizi %17, kredi faizleri %21 seviyelerindeydi. 4 ayda politika faizi %14'e indirildi. Ancak Hazine'nin borçlanma faizi % 23'e dayandı. Mevduat faizleri %19'a ulaştı. İhtiyaç kredisinin vatandaşa yıllık maliyeti %24 ile %46 arasında değişmeye başladı. Bankalarda işletmelerin acil nakit ihtiyaçları için verilen rotatif ticari kredilerde yıllık faiz yüzde 27-40'lara kadar çıktı. Vergi ve cezalara gelecek zamların oranını belirleyen yeniden değerleme oranı da %36.20'ye çıktı. Türkiye'nin borç riskinin bir ölçüsü olan CDS (kredi temerrüt riski) primi dün 594 puan seviyesindeydi.