Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın operasyonunda, dolandırıcılık yaptıkları iddia edilen bir suç örgütü ortaya çıkarıldı. Gözaltına alınanlar arasında AKP İzmir Teşkilatı'nda yöneticilik yapmış dört isim yer aldı. Haberi veren DW'nin, 'Organize Suç Örgütü' veye 'Organize Suç Çetesi' yerine haberinde 'Gizli Oluşum' ifadesini kullanması dikkat çekti.
İşte DW'de Alican Uludağ imzasıya yayınlanan
haberin orjinal metni:
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın operasyonunda, dolandırıcılık yaptıkları iddia edilen bir suç örgütü ortaya çıkarıldı. Gözaltına alınanlar arasında AKP İzmir Teşkilatı'nda yöneticilik yapmış dört isim yer aldı.
İzmir'de "gizli bir oluşum" kurarak dolandırıcılık yaptıkları iddia edilen bir suç örgütü ortaya çıkarıldı. Bu örgütün üyeleri arasında yer almakla suçlananlar arasında halen görevde olan iki savcı ile AKP İzmir İl Başkanlığı'nın biri yeni, üçü eski olmak üzere dört yöneticisinin olduğu öğrenildi. Gizli oluşumun istihbarat örgütü gibi faaliyet yürüttüğü, bu yapıya üye olanlardan 10 bin TL para aldıkları tespit edildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, beş ilde geçen hafta önemli bir bir operasyona imza attı. Uzun süre teknik takibe alınan ve son ana kadar gizli tutulan operasyon kapsamında 24 şüpheli gözaltına alındı. Şüpheliler, örgütlü olarak dolandırıcılık ve sahtecilik yapmakla suçlandı. DW Türkçe'nin ulaştığı bilgilere göre, soruşturmanın İzmir ayağında dikkat çeken isimler yer aldı.
AKP İzmir İl Yönetim Kurulu Üyesi Erkan Taş, eski İzmir İl Başkan Yardımcısı Mustafa Gedikoğlu ile eski Yönetim Kurulu üyeleri İbrahim Ölmez ve Cüneyt Güven, savcılığın talimatıyla gözaltına alındı, Ankara'ya getirildi.
Geçen yıl sonuna kadar AKP İzmir İl Başkanlığı'nda Mali ve İdari İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı olan Gedikoğlu, operasyon öncesinde Kasım 2021'de sürpriz bir şekilde görevden alınmıştı. Gedikoğlu, bir dönem İzmir'de TMSF tarafından Kavuklar Grup ile Küçükbay Şirketler Grubu'na kayyım olarak atanmıştı. Gedikoğlu, geçen yıl ağustos ayına kadar kayyım olarak görev yapıyordu.
'Gizli oluşum'
Şüphelilerin İzmir'de MİT yapılanmasını taklit ederek "gizli bir oluşum" kurdukları ve bu yapıya üyelik için kişilerden 10 bin TL aldıkları öğrenildi. Bir dönem İzmir'de görev yapan iki Cumhuriyet savcısının da bu yasadışı oluşum içerisinde yer aldığı bildirildi. Savcılık, halen Amasya ve Kilis'te görev yapan iki savcıyla ilgili dosyayı soruşturma izni için Hakimler ve Savcılar Kurulu'na gönderdi. Suç örgütünün paraları bir hakimin eşi üzerinde topladıkları belirtilirken toplam paranın en az 5 milyon TL olduğu iddia edildi.
Şüpheliler arasında Gülen yapılanması soruşturması kapsamında ihraç edilmiş bazı askerlerin de bulunduğu öğrenildi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, şüphelilerin bankalar üzerinden yaptıkları para transferlerini Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) üzerinden incelemeye aldı. Yapılacak inceleme sonucunda "vurgunun" boyutu ortaya çıkacak.
Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde tutulan şüpheliler, önümüzdeki günlerde adliyeye çıkarılacak.
Hakan Fidan'ın adını kullanmışlar
Şüphelilerin başında Ankara'da kendisine "reis" diyen bir kişinin olduğu belirtildi. Örgüt yöneticilerinin kendilerini istihbarat olarak tanıtıp, MİT Başkanı Hakan Fidan tarafından gönderildiklerini, zamanı gelince görev verileceğini söyledikleri ve bunun karşılığında menfaat sağlamaya çalıştıkları tespit edildi.
İzmir'de 'FETÖ borsası' da açığa çıkmıştı
İzmir'de daha önce de eski
AKP İl Başkan Yardımcısı Ahmet Kurtuluş'un içinde yer aldığı bir suç örgütü açığa çıkarılmıştı. Kentte "FETÖ borsası" kurdukları iddia edilen yapının üyeleri arasında Ahmet Kurtuluş'un yanı sıra, eski
İzmir İstihbarat Şube Müdürü Kudret Dikmen ve suç örgütü lideri
Serkan Kurtuluş'un bulunduğu 69 şüpheli yer almıştı.
İddianamede, Kudret Dikmen'in gözaltına alınacak olan şüphelilerin listesini önceden Ahmet Kurtuluş aracılığıyla çeteye sızdırdığı, çetenin de "MİT'e çalışıyoruz, devlet arkamızda" diyerek listede adı bulunan kişilere ulaşarak tehditle para kopardığı öne sürüldü.
Soruşturma kapsamında tutuklu olan
Ahmet Kurtuluş, "
Konuşacağım" dediği bir dönemde tahliye edilmiş ve
evinde kendisine polis süsü veren bir tetikçi tarafından öldürülmüştü.