Türkiye'nin hassas dönemlerinde internet üzerinden psikolojik savaş yürüten sanal provokatörler, halkı kışkırtmak için her türlü yöntemi kullanıyor.
Marş ve müziklerle destekledikleri yazıları paylaşım siteleri aracılığıyla geniş bir ağa yayan karanlık odaklar, halkı sokağa inmeye ve silahlı eylemlere teşvik ediyor.
Günümüzün en etkin iletişim araçlarından biri olan internet, psikolojik savaş uygulayan provokatörlerin de gözdesi. Türkiye'nin hassas süreçlerden geçtiği dönemlerde ortaya çıkan sanal provokatörler, internet üzerinden yayımladıkları yazı, slayt, infografik ve resimlerle halkı kışkırtıyor. Kitleleri galeyana getirmek için etkili marş ve müziklerle işlenen bu yazılar, paylaşım sitelerinde yayımlanarak geniş bir ağa yayılıyor. Profesyonel olarak hazırlanan, milli duygulara hitap eden ve halkı sokağa inmeye çağıran sanal provokasyonlar genellikle gençleri hedef alıyor. Son dönemde Reşadiye'de 7 askerin şehit edilmesi ve DTP'nin kapatılması gibi olaylarda kendini gösteren provokatif e-mailler, geçmiş yıllarda meydana gelen olayları da bugün olmuş gibi gösteriyor. Tüm İnternet Evleri (TİEV) Genel Başkanı Yusuf Andiç, bu tür e-maillerin insanları birbirinden uzaklaştırmayı amaçladığını söylüyor. İnfografik ve slaytlarla desteklenen e-maillerin belli dönemlerde arttığına dikkat çeken Andiç, yazılarla psikolojik savaş yapıldığını belirtiyor. Bu tip e-maillerin arkasında profesyonel grupların olduğunu vurgulayan Andiç, "Genelde tahrik edici mesajlar arasından toplumun en hassas olduğu konular seçiliyor. Bu e-maillerin amacı; halkı korkutmak, sürekli tedirgin etmek ve insanların birbirine olan güvenini zedelemek. Böylece birbirinden uzaklaşan insanlar paranoyaklaştırılarak toplumsal bağlar azaltılıyor." diye konuşuyor.
Ege Üniversitesi (EÜ) Sosyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tatlıdil ise gerçek hayatta olduğu gibi sanal ortamda da art niyetli kişilerin gerginliği tırmandırdığını ifade ediyor.
Dünyanın en büyük paylaşım sitesi Facebook'ta oluşturulan gruplar provokatif çağrılarda bulunuyor. Bunların en dikkat çekeni 'Kürt açılımına hayır diyen 70 milyon Türk milletiyiz biz!', 'Milli uyanış hareketi' ve 'Şehitlerimiz için toplanıyoruz, açılım istemiyoruz' gibi birçok üyesi bulunan gruplar. Milli Uyanış Hareketi grubunun Facebook üzerinden duyurusunu yaptığı yürüyüşler, bugüne kadar İzmir, Bursa ve İstanbul gibi illerde düzenlendi. İzmir Gündoğdu Meydanı'nda bu grubun terör olaylarını protesto gösterisine yaklaşık 150 kişi katıldı. Grup, Türkiye çapında temsilcilikler oluşturmaya çalıştığı izlenimi vererek, duyurularını Facebook'ta yapmaya devam ediyor. Antalya'da internet üzerinden duyurulan protesto eylemi de 300'e yakın gencin katılımıyla gerçekleşmişti. Bu grupta ayrıca terör örgütü PKK'nın İzmir'in Bornova ilçesinde evleri ateşe verdiği iddia edilmişti. Binlerce kişiye gönderilen yazıda, "Bornova'daki vatan evlatları sokağa inin! İzmir Bornova'daki arkadaşlarıma sesleniyorum! Sokağa inin. Ülkücü gençlik, Alperenler, vatansever sol gruplar, sokağa inme vakti, birlik olma vakti." ifadeleri yer alıyordu.
"Kürt açılımına hayır diyen 70 milyon Türk milletiyiz biz!" isimli grupta yer alan yazılar ise provokasyon iddialarının en somut göstergesi. Bu grubun bir üyesinin yazdığı, "Herkes silahlansın ve silahlı gezsin ve İstanbul Gazi Mahallesi'nde Mersin'de, İzmir'de... Mahalleleri basıp taş üstünde taş, omuz üstünde baş kalmayıncaya kadar vuralım, vuralım ki intikamımızı alalım, unutmayın, tarihi vurulanlar değil, vuranlar yazar..." sözleri provokasyonun boyutunu gözler önüne seriyor. Bunun dışında da internet üzerinde dolaşan birçok yazı ve 'spam'larda Türkiye'nin aslında dünyanın en zengin yeraltı kaynaklarına sahip olduğu, ancak başta ABD ve diğer gelişmiş ülkelerin emrinde hareket eden hükümetlerin bunları kullanmadığı yorumları yapılıyor.