Almanya ve Avrupa’ya siyasi sığınma talebinde bulunan Türk avukatlar, eski bürokratlar ve girişimciler tarafından Almanya’da kurulmuş bir dernek olan Human Rights Defenders, Türkiye’de Gülen Hareketi’ne yönelik hukuksuz uygulamalara maruz kalan, zulme uğrayan kişilere çağrıda bulundu.

Yazılı bir açıklama yapan dernek, Türkiye dışında bulunan mağdurların, özellikle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Yüksel Yaçınkaya kararı nasıl bir yol izleyebilecekleri konusunda tavsiyelerde bulundu.

Dernekten yapılan açıklamada “17/25 Aralık 2013 yılındaki Yolsuzluk Operasyonundan sonra Gülen Hareketine ve bu Hareketten olduğu iddia edilen kişilere yönelik yapılan haksız, mesnetsiz hukuki linç soruşturmaları sonucunda hapsedilen, mesleğinden atılan, nezarethanelerde/hapislerde işkenceye, kötü muameleye(hakaret, tehdit, sövme, tıbbi yardımdan mahrum bırakılan, malvarlığına el konulan mağdurlar; Avrupa Birliği bünyesinde Roma Statüsü kapsamında kabul edilen Evrensel Yetki çerçevesinde bu suçların faillerinin (hâkim, savcı, polis, doktor, infaz memuru…) soruşturulması, haklarında tutuklama kararı çıkartılması için bu statüye imza atan herhangi bir devlette (Almanya, İsviçre gibi) şikayet edebilir ve onların cezalandırılmasını isteyebilirler” denildi.

Açıklamada özellikle AİHM’in 26 Eylül 2023 tarihinde yayınlanan Yalçınkaya kararından sonra, “Mahkemenin böylesi, (Türkiye’de 15 Temmuz 2016 sonrasında başlatılan terör soruşturmalarında ileri sürülen delillerle (Bylock programı kullanma, Bank Asya’da hesabı bulunma, sendika üyesi olma gibi) mahkumiyet kararı vermenin Kanunsuz Suç ve Ceza Olmaz ilkesine göre, verdiği) kapsamlı karardan sonra Nevşin Mengü’nün programında Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Kerem Gülay’ın da ifade ettiği gibi ‘AİHM kararına göre (Gülen Hareketi mensubu olduğu iddia edilenlere yönelik yürütülen terör operasyonlarında) karar veren hâkim, savcılar yurt dışına çıkarlarsa tutuklanabilirler ve bunun yapılması için bir zaman aşımı yok” vurgusu yapıldı.

Açıklamaya şöyle devam edildi:

“Peki bu durumda yurt dışında olan mağdurlar ne yapabilir, nereye başvurabilirler?

Hukuka aykırı terör operasyonları nedeniyle zarar gören, özgürlüğü, mal varlığı, hürriyeti, sağlığı, ailesi, öz saygısı, itibarı elinden alınan mağdurların bunlara karar veren hâkim savcıların soruşturulması, tutuklanabilmesi için cesur bir adım atarak aşağıda vereceğimiz insan hakları derneğinin e-postasına ulaşması, başından geçenleri, Türkiye’den aynı nedenlerle göçe zorlanan uzman bir hukukçuya anlatmak istediğini, o hukukçunun hazırlayacağı başvuru dilekçesi esas alınarak derneğin tutacağı avukat aracılığıyla Almanya, İsviçre veya ilgili ülke Savcılığı nezdinde suç duyurusu yapılmasını sağlaması gerekiyor.

Derneğe başvuran mağdurların hikayeleri hukuki bir metin haline getiriliyor ve Alman bir avukata verilerek Federal Savcılığa Evrensel Yetki ile ilgili başvuruda bulunuluyor.

Bu konuda mağdur olan şahıslar, bu başvuruyu yapmak için zaman ayırma tereddüdü yaşıyorlarsa şunları hatırlamaları gerekiyor. Bu başvuruda bulunmak, sadece Türkiye’de kendine yapılan haksızlıkların faillerini cezalandırmak anlamına gelmiyor. Bunun yanında Türkiye hapishanelerinde haksız yere yatan binlerce insanın, yurt dışında bulunma fırsatını elde etmiş kader arkadaşlarının omzuna, kendilerine ait hakların korunması, faillerin cezalandırılması, uluslararası kamuoyuna bu zalimliklerin duyurulması için vazgeçilmez bir ödev yüklüyor.

Zira, yurt dışında olan mağdur mülteciler bilmeli ki; Türkiye’de 17/25 ve özellikle 15 Temmuz’dan sonra yargı ve polis kullanılarak Gülen Hareketi ve bu hareket mensubu olanlara yapılan zalimliklerin ne kadar sistematik ve yaygın olduğunun ispatı/kabulü Evrensel Yetki’nin kullanımı için yapılacak başvuruların yüzlerce ve belki binlerce olmasına bağlıdır. Bu başvuruyu yapmayan her mağdurun, Türkiye’de kalmış kader arkadaşlarına neden bu basit mücadele eylemini gerçekleştirmediği hususunda yapacağı açıklamaya hazır olması gerekiyor.”