Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın, Erdoğan'ın kaymakamlarla yaptığı toplantıda, "Gerekirse mevzuatı bir kenara koyun" sözüne açıklık getirdi.
Kalın, konuya ilişkin şunları söyledi: "Özellikle son aylarda Doğu ve Güneydoğu'da belediyelerin ne tür yasa dışı faaliyetler içinde olduğunu biz gördük. Bu hendeklerin çukurların ne tür imkanlarla kazıldığı biliyoruz. Cumhurbaşkanı'nın çağrısı bununla ilgilidir. Devlet tedbir olmak zorundadır. Yasa dışına çıkma diye bir şey söz konusu değildir."
AKP'li eski bakan Hüseyin Çelik'in çözüm sürecine ilişkin kaleme aldığı yazısının sorulması üzerine Kalın, "Çelik'in yazısını okumadım, bilmiyorum. Bu süreci istismar eden terör örgütü olmuştur, tarihi bir fırsatı tepmiştir. Türkiye elbette bu kazanımların gerisine düşmeyecektir. Sürecin geleceği örgütün silah bırakmasına bağlıdır."
Yeni anayasa çalışmaları ve başkanlık sistemi konusuna da değinen Kalın, "Anayasa, başkanlık sistemi tartışmaları önümüzdeki aylarda da devam edecek. Biz bu tartışmadan büyük memnuniyet duyuyoruz." dedi.
Terörle mücadele konusunu da ele alan Kalın şöyle devam etti: "Terörle mücadele son günlerde gündemimizi yoğun bir şekilde işgal ediyor. Türkiye, aynı anda birkaç terör örgütüyle mücadele etmektedir. Terör örgütü ile yapılan mücadele hiçbir zaman Kürtlerle yapılan bir mücadele değildir. Bunun tersini iddia etmek, terör örgütünün Kürtleri temsil ettiğini, hatta onları eşitlemek anlamına gelir ki bunun hakikatlerle bir ilgisi olmadığı çok açık bir şekilde ortadadır. Terör örgütünün kendini Kürt vatandaşlarımızın hamisi, temsilcisi gibi gösterme gayreti olabilir, bu bir propagandadan ibarettir."
PYD ve Cenevre tartışmalarını da değerlendiren Kalın şunları söyledi: "BM Güvenlik Konseyi'nin Cenevre'deki görüşmelerinin amacı Suriye'deki geçiş sürecinin sağlanmasıdır. Görüyoruz ki Esed rejimine suni teneffüs çabaları var. Suriye üzerinden yürütülen güç mücadelesi artık acımasız bir hal almıştır. Cenevre'deki Suriye görüşmelerinde tüm etnik grupları temsil etme vardır. Biz PKK bağlantılı gruplara karşıyız. Cenevre görüşmelerinde karşı olduğumuz PKK bağlantılı grupların temsilcisidir. Türkiye'nin Suriye Kürtleriyle sorunu yoktur. Kobani saldırılarında 195 bin insan misafirimiz oldu. Cenevre'ye katılacak olanların kimler olacağı çok daha önceden belliydi. Cenevre'ye kimlerin katılacağı konusunda yoğun diplomasi trafiği oldu. Aralık ayında katılacaklar belliydi ve PYD yoktu. PYD'nin Esed ile kirli ilişkileri var. Türkiye olarak Cenevre'de en üst düzeyde temsil edileceğiz."
Leyla Zana görüşmesinin sorulması üzerine Kalın, özel kalemin çalışmalarını sürdürdüğünü uygun bir tarihte Erdoğan'ın Zana ile görüşebileceğini ifade etti.