Londra merkezli Middle East Eye (MEE) haber sitesine konuşan uzmanlar, kalitesiz inşaattan denetim eksikliğine kadar pek çok hatayı engelleyebilecek yönetmeliklere uyulsaydı, sayısız hayatın kurtarılabileceğinin altını çiziyor.
Kahramanmaraş'ta meydana gelen, 11 ilde yıkıcı etkisini gösteren ve 44 binden fazla yurttaşın yaşamına mal olan depremler, dünya kamuoyunun gündeminden düşmüyor.
MEE'ye konuşan uzmanlar, 6 Şubat'ta meydana gelen yıkıcı depremlerin ardından çöken binaların çoğunun sorumlusunun kötü inşaat uygulamaları ve hükümetin yanlış kararları olduğunu söyledi.
İşte, o haberden öne çıkan başlıklar:
"MİLYARLARCA DOLAR HARCANDI"
Türkiye, on yıllar boyu kent siluetlerini ve kamu altyapısını yeniden şekillendiren ve ortalama Türklerin hayatını kolaylaştıran bir dizi inşaat çılgınlığına girişti. Kamu arazileri, konut inşaatlarına tahsis edildi; yeni inşa edilen İstanbul Havalimanı, Avrasya Tüneli ve Üçüncü Boğaz Köprüsü gibi büyük altyapı projelerine milyarlarca dolar harcandı.
Ancak 6 Şubat'ta yaşanan, Türkiye'nin güneyi ve komşu Suriye'yi vuran iki büyük deprem, 44 binden fazla insanın ölümüne neden oldu. Türk yetkililer, inşaat kurallarına uymadıkları gerekçesiyle 100'den fazla kişi hakkında tutuklama emri çıkarıldığını duyurdu. Şimdiye kadar tutuklananlar arasında müteahhitler de bulunuyor...
DEPREM VERGİSİ
Depremleri tahmin etmek zor olsa da, bölgede büyük bir depremin yaşanabileceği hiçbir zaman ihtimal dışı değildi. 1999 depreminin ardından yetkililer inşaat denetimlerinin artırılacağı sözünü verdi ve iki büyük jeolojik fay hattı üzerinde yer alan Türkiye'de, depreme yönelik hazırlığı artırmayı amaçlayan bir "deprem vergisi" getirildi.
1999 depreminin neden olduğu toplumsal öfke ve ekonomik sorunlar, 2002 yılında, "geçmiş yolsuzluklardan arınmış temiz bir başlangıç" vaat eden Recep Tayyip Erdoğan önderliğindeki AKP'nin iktidara gelmesine kısmen yardımcı olmuştu. AKP, çabalarını ülkenin az gelişmiş bölgelerine odakladı; bu bölgeler arasında Gaziantep, Kahramanmaraş, Diyarbakır ve Hatay da vardı.
KURALLAR ÇİĞNENDİ
"Eski binaları depreme karşı güvenli hale getirmek için güçlendirmenin çok zor olduğunu" ifade eden deprem bilimci ve jeolog Judith Hubbard MEE'ye demecinde şu ifadelere yer verdi:
"Yeni inşaatların çoğu depreme hazır değil... Çünkü inşaat şirketleri kuralları kısmen çiğnedi. Doğru teknikleri kullanmadılar ve hükümet de insanların modern bina kurallarına uymayan şekillerde inşaat yapmasına kısmen izin verdi..."
Adıyaman'daki Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Genel Sekreteri Ufuk Bayır'a göre ise Adıyaman'da depremin bu kadar yıkıcı olmasının nedeni: "Bir buçuk yıldır yapılan uyarılara rağmen deprem testlerinin yapılmamasıydı..."
"TÜM SİSTEM DEĞİŞMELİ..."
Son 20 yılda, dünyanın en şiddetli depremlerinden bazılarını olay yerinde incelemiş bir yapı mühendisi olan Kit Miyamoto MEE'ye demecinde, "Türkiye'nin modern bir bina yönetmeliği var, bunu değiştirmeye gerek yok. Dünyanın en iyi sismik mühendislerinden bazıları Türk. Yani mesele bu da değil. Bu durum, süreçle ilgili" dedi.
Miyamoto, sözlerine şöyle devam etti:
"100 müteahhidin tutuklandığını görmek üzücü, ki bir felaketten sonra hep böyle olur. Suçlayacak birine ihtiyaç duyarsınız. Bu kadar basit olmasını umuyorsunuz ama değil. [Türkiye'de] tüm sistemin değiştirilmesi gerekiyor..."