KURE.TV'DEN CANLI İZLEDİNİZ

Bakan Yıldırım, "Kuzey Marmara otoyolu İstanbul'un batı sınırında Kınalı mevkiinde TEM Otoyolu kavşağında başlamakta, kömür ocakları mevkiini katetmekte, İstanbul boğazını ise 41 derece enlem 29 derece boylamla bir asma köprüyle geçmekte, daha sonra Paşaköy mevkiine ulaşarak, Gebze civarında İzmir otoyolu ayrımına ulaşmaktadır" dedi. Kuzey Marmara Otoyolu ve İstanbul 3. Boğaz geçiş projesi güzergahlarında seçim işleminin sonuçlandığını belirten Yıldırım, köprünün ve otoyulun sadece İstanbul değil Türkiye hatta Asya ve Avrupa arasında ticaret yapan tüm ülkeleri etkileyeceğini belirtti. İstanbul'da başta şehri için trafik olmak üzere transit trafikte de ağırlaşan sorunların yaşandığına dikkat çeken Bakan Yıldırım, hem İstanbul'un şehir içi trafiğini rahatlatmak hem de doğu ile batı arasındaki ticaretin yüzde 95'ini gerçekleştiği bu koridorda yeni bir projeyi hayata geçirmenin artık elzem bir durum haline geldiğini ifade etti. İstanbul'un ulaşım sorununun aynı zamanda Türkiye'nin ulaşım sorunu olduğunu dile getiren Bakan Yıldırm, "Bu projeyi İstanbul bakımından bir anlamda İstanbul Kuzey Çevreyolu Projesi olarak adlandırabiliriz. Türkiye'nin Avrupa'ya kara yolu taşımacılığınıın neredeyse tamamını İstanbul üzerinden yapılıyor. Ülke nüfusun yüzde 25 i bu bölgede, Gayri Safi Yurtiçi Hasalı'nın yüzde 35'in bu bölgede üretilmekte. Türkiye'de motorlu taşıt sayısının yüzde 25 i yine bu bölgede bulunmakta." dedi. 2000 yılı sayımlarına göre İstanbul 3. boğaz köprüsü ve kuzey Marmara Otoyol Bölgesin'de yaşayan nüfus 12.6 milyon iken 2009 da bu sayı 16.1 milyon seviyesine çıktığını belirten Bakan Yıldırım şöyle konuştu: "Aynı dönemde 2 milyon civarında olan araç 2010 yılında 3.3 milyona ulaşmış artış yüzde 65 olarak gerçekleşmiştir. Araç sahipliğindekri artış nüfus artışının 2 katı olmuştur. Refah göstergesi olan araç sahipliği gerekli tedbirler alınamaz ise bir kabusa dönüşebilir. İst şehir içi ulaşımının bu gün yüzde 5 i deniz, yüzde 8 demiryolu, yüzde 87 karayolu ile gerçekleşmektedir. Kent içine girmemesi gereken ağır taşıtlar İstanbul trafiğini her geçen gün daha da zorlaştırmaktadır." Boğaziçi Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün günlük araç kapasitesinin 250 bin olmasına rağmen 500 binin üzerinde araç geçişi yaşandığı bilgisini veren Bakan Yıldırım, bu durumun köprülerin bakımı konusunu ve bunun zorluğunu da gündeme getirdiğini aktardı. Yıldırım, "Köprülerin zaman zaman düzenli bakım ihtiyaçlarını karşılamak için kapatılması gündeme geldiğinde İstanbul trafiğinde çok büyük bir kaos oluşmaktadır. Ancak kapasitenin yüzde yüz üzerinde çalışan köprülerin mutlaka planlanmış bakımlarından daha önce de bakıma alınması ayrı bir fiili durumdur. Bunun yanı sıra kapasite üzeri kullanım köprülerin ekonomik ömrünü de önemli ölçüde kısalttığı ayrı bir vakadır. Bu veriler Adapazarı-İzmit-İstanbul aksında mevcut ulaşım koşullarının sürdürülemez hale geldiğini açıkça göstermektedir. İstanbul içinde trafik nedeniyle trafikte akışın izleten seviyede olmaması nedeniyle yıllık işgücü kaybı ve akaryakıt maliyeti 3 milyar lirayı aşmıştır. Buna emisyon salınımından doğan maliyetleri ve atmosfere bırakılan yanmış gazların miktarını ve doğurduğu olumsuz sonuçları ilave etmiyoruz." ifadelerini kullandı. 3. Boğaz Köprüsü projesinin uzun yıllardır Türkiye'nin gündeminde olduğunu hatırlatan Bakan Yıldırım, 2005 yılında 5 üniversite uzmanı, ulaştırma sektörüne hizmet veren sektörlerden 29 kurum ve kuruluşun katılım ile yapılan toplantıda 3. boğaz köprüsü ve ona bağlı çevre oto yol projesinin yer aldığını ifade eden Yıldırım, son olarak Nakkaştepe, Ortaköy, Vaniköy Annavutköy, Çubuklu-Yeniköy, Beykoz- Tarabya, Anadolu Kavağı Sarıyer ve Poyraz Garipçe güzergahları arasından seçim yaptıklarını belirtti. Güzergahlar arasnıda karşılaştırma yapıldığını anlatan Bakan Yıldırım, "Güzergah seçiminde şüphesiz dikkate alınan hususlar önemlidir. Tarihi, coğrafi konum, trafik ve işlevsellik, maliyet ve diğer yönlerden toplumun benimseyeceği sosyal ve ekonomik faydası en fazla sağlanan bir ulaşım projesi bu seçimlerde esas alınmıştır. Çevresel etki bakımından su kaynakları, orman alanları tarihi yapılar ve SİT alanlarının, yaşam alanlarında oluşacak hava ve gürültü kirliliğinin en aza indirilmesine dikkat edilmiştir." dedi. Güzergahın seçiminde kamulaştırma maliyetinin düşük olmasına da dikkat edildiği bilgisini paylaşan Bakan Yıldırım, 3. Boğaz Köprüsü'nün tüm bu koşullar göz önüne alındığında Poyraz-Garipçe arasında yapılmasına karar verildiğini belirtti. Açıklamanın ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Binali Yıldırım, yaklaşık 260 kilomterke anayol ve bağlantı yolları bulunan projenin yaklaşık maliyetinin 6 milyar dolar olacağını söyledi. Yıldırım, bu maliyette yaklaşık 1 - 1,5 milyar dolar kadarını ise kamulaştırma bedelinin tutacağına dikkat çekti. Bu gün itibariyle sürecin başlatıldığını ifade eden Bakan Yıldırım, projeyi etaplar halinde tamamlamayı amaçladıklarını belirtti. İlk etabın 3 yıl içinde tamamlanmasını planladıklarını aktaran Bakan Yıldırım, tamamının ise 4 yıl içinde bitirilmesini hedeflediklerini iletti. Basın mensuplarının 'ormanlık alanlara zarar verilecek mi?" şeklindeki sorusu üzerine Bakan Yıldırım, bunun projede minumum düzeyde tutulacağını söyledi. Bakan Yıldırım, "260 km lik tüm güzergahı dikkate aldığımızda İstanbul Çevreyolu kısmında Sarıyer Çevreyolu-Poyrazköy hattında özel arazi yüzde 16, orman arazisi yüzde 48. 2b arazisi yüzde 11. Hazine arazisi yüzde 16, askeri bölge yüzde 11. toplam kamulaştırılacak bina adedi 222 olacak. Orman arazisi denilen tüm yerlerin orman olarak kabul etmemek gerekir. Ormana ait ama bütün arazinin bir çok kısmı artık orman vasfını yitirmiş arazilerdir." şeklinde konuştu. Sürecin başladığını belirten Yıldırım, bundan sonra güzergahla ilglii konunun güzergahın geçtiği İBB, İzmit Büyükşehir Belediyesi ve Adapazarı belediyeleri tarafından mecliste değerlendirileceğini sözlerine ekledi. CİHAN