Gazeteci Mehmet Baransu, bir gazetede yayınlanan Kabataş saldırısı haberinin yalan olduğunu belirten tweet'leri nedeniyle hakkında açılan hakaret davasında hakim karşısına çıktı. Baransu'dan şikayetçi olan gazeteci Elif Çakır duruşmaya gelmedi. Hakaret kastının bulunmadığını belirten Baransu, olayın görüntülerinin yayınlanması üzerine yalan olduğunun anlaşıldığını, bazı gazetecilerin kamuoyundan özür dilediğini, Çakır'ın da özür dilemesini istediğini söyledi.

İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya Balyoz darbe planına ilişkin belgeleri yayınladığı için tutuklanan gazeteci Mehmet Baransu cezaevinden getirildi. Şikayetçi Elif Şahin (Çakır) ise mahkemeye gelmedi.

Savunmasını yapan Baransu, savcının önce takipsizlik verdiğini, bir gün sonra da dava açtığını kaydetti. Mahkemenin iddianameyi iade ettiğini belirten Baransu, başsavcılığın itirazı üzerine ağır ceza mahkemesinin davanın açılması yönünde karar verdiğini bunun üzerine de davanın açıldığını ifade etti. Usul yönünden sıkıntılı olduğunu belirtti.

Gazeteci olduğunu, Elif Çakır'ın da hem meslektaşı hem de birlikte mesai yaptığı arkadaşı olduğunu ifade eden Baransu, "Kabataş'ta bir olay oldu. Bir hanım çıktı 'Kabataş'taydım, deri eldivenli, üstü çıplak kişiler geldi, darp ettiler, bebeğimi yere attılar' vesaire dedi. Elif Çakır da gitti bu hanımefendi ile röportaj yaptı. Bir başörtülü hanıma yapıldığı söylenenler infiale neden oldu. Tartışmalar yaşandı. Daha sonra olayın görüntüsü çıktı. Gördük ki bize anlatılanlar tamamen yalanmış. Hanımefendi orada 1 dakika bekliyor. Deri eldivenli, üstü çıplak kimse yok. Eşi geliyor arabaya biniyorlar gidiyorlar. Anladık ki 'camide içki içildi' gibi algı çalışması için kurgulanmış." dedi.

Olayın ve haberin yalan olduğunu ifade eden Baransu, 9-10 kişinin bu yalanı dile getirdiğini kaydetti. Bir milletvekilinin görüntü olduğunu, infial olmasın diye yayınlamadıklarını söylediğini hatırlattı. Baransu bu yalan haberi yapan ve savunanların özür dilemesi gerektiğini ifade etti.

Elif Çakır'ın hem meslektaşı hem de birlikte mesai de yaptıkları yakın arkadaşı olduğunu kaydeden Baransu, "Eskiden beri arkadaşım, dindar biridir, çıkar özür diler dedim, yapmadı." diye konuştu.

Kabataş haberinin yalan olduğunu belirttiği tweet'lerinden sonra üç kişinin özür dilediğini söyleyen Baransu, "Gazeteci İsmet Berkan özür diledi. 'Görüntüyü gördüm' demişti, 'eşeklik yaptım özür dilerim' dedi. Balçiçek Pamir (İlter) özür diledi." ifadelerini kullandı.

Yalan haberle ilgili eleştiri yaptığını vurgulayan Baransu, üç kişinin özür dilemesine rağmen Çakır'ın ısrarla savunmaya devam ettiğini kaydetti. Çakır'ın kendisi hakkında suç duyurusunda bulunan önceki avukatı Fidel Okan'ın da daha sonra Kabataş olayının yalan olduğuna dair açıklamalar yaptığını hatırlatan Baransu, Okan'ın Çakır için de 'Kabataş yalancısı olarak anılacaksın' dediğini belirtti. Baransu hakaret kastının bulunmadığını savundu.

Baransu'nun avukatı Sercan Sakallı, aynı tweet'ler ve Çakır'ın adresini gösteren belgeyi Twitter'dan yayınlaması nedeniyle karşı tarafın müvekkili hakkında şikayette bulunduğunu söyledi. Bu şikayet nedeniyle başka mahkemede kişisel verileri yaymaktan dava açıldığını kaydeden Sakallı, hakaret yönünden ise savcının takipsizlik verdiğini belirtti.

Çakır'ın avukatı Serpil Özcan, diğer davada farklı tweetlerin de olduğunu iddia etti. Sakallı ise aynı tweetler olduğunu ve takipsizlik verildiğini tekrarladı. Sakallı, diğer mahkemede görülen davanın iddianamesini mahkemeye sundu. Avukat Sakallı, Kabataş olayının yalan olduğunu belirten Çakır'ın eski avukatı Fidel Okan'ın basında yer alan bu ifadelerini de mahkemeye verdi.

Mahkeme, diğer mahkemedeki dosyanın istenmesine karar verdi.Taraflara savunmalarını tamamlamaları için süre veren mahkeme, duruşmayı erteledi.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Gazeteci Elif Çakar, Kabataş'ta saldırıya uğradığını iddia eden Zehra Develioğlu ile röportaj yapmıştı. Star gazetesinde manşetten verilen söz konusu haberde Kabataş'ta saldırı olduğu iddia edilmişti. Daha sonra Kanal D'de olaya ilişkin güvenlik kamera görüntüleri yayınlanmıştı. Görüntülerde, Kabataş'ta yaşandığı iddia edilen olayların gerçekleşmediği belirtilmişti.

Baransu da 'Kabataş yalanına neden ihtiyaç duydunuz, başörtülüler ama yalan söylemekten çekinmiyorlar dediğimde ortalığı ayağa kaldırmışlardı, Elif düzmece röportaj yaptırıldı sonrasını biliyorsunuz, Kabataş görüntülerini izledim diyen sahtekar gazetecilerin sayısı kaçtı, en iyi senaryo goess tooo Elif, Nihal, Tayyip, Metiner, Halime, Selvi' şeklinde tweetler atmıştı. Çakır, bu tweetler ile kendisine hakaret edildiği gerekçesiyle şikayetçi olmuştu.

Savcı İsmail Güler, önce ifade özgürlüğü kapsamında sert eleştiri olduğu gerekçesiyle takipsizlik kararı verdi. Bir gün sonra ise savcı Güler, hakaret suçundan ceza talebiyle dava açılması için iddianame düzenledi. İddianame, İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkeme, aynı şikayetçi, aynı şüpheli, aynı olay ve anlatımla ilgili bir gün arayla hem takipsizlik verildiğini hem de ertesi gün iddianame düzenlendiğini kaydetti. Takipsizliğin konusu söylemler ile iddianamenin konusu söylemler açıkça ortaya konmadıkça savunmaya imkan vermediğinden iddianamenin kabul edilemeyeceğini belirten mahkeme, iadesine karar verdi.

Mahkemenin iade kararına itiraz eden savcı, başsavcılığın suç konusunda delillerin değerlendirilmesinin mahkeme tarafından yapılması gerektiğini belirterek takipsizlik kararını onaylamadığını bildirdi. Savcı, bu nedenle geçerli bir takipsizlik kararı bulunmadığını kaydetti. İddianamenin iade kararının yasaya aykırı olduğunu savundu.

Savcının iade kararına itirazı üzerine mahkeme, bu kez dosyayı ağır ceza mahkemesine gönderdi. İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi de savcının itirazını yerinde görerek dava açılması gerektiğine karar verdi. Bu kararla birlikte İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesi, iddianameyi kabul ederek Baransu hakkında dava açtı.

CİHAN