Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Cenevre görüşmelerine katılacak grupların kimler olacağının çok önceden belirlenmış olmasına rağmen PYD'yi Cenevre görüşmelerine katmaya çalışmanın şu ana kadar yürütülen çalışmalara ve müzakerelere aykırı bir durum olduğunu söyledi. Kalın, 2015 yılı Ocak ayından bu yana IŞİD terörü ile mücadele kapsamında 125 ülkeden 36 bin 656 kişiye giriş yasağı konduğunu, yine 93 ülkeden 3 bin 65 kişinin sınır dışı edildiğini, soruşturmalar kapsamında ise 1800 kişinin gözaltına alındığını da açıkladı.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda basın toplantısı düzenleyen İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanlığı'nın faaliyetleri hakkında bilgi verdi. Kalın ayrıca yeni anayasa çalışmaları ve bu çerçevedeki Başbakanlık sistemi tartışmaları ile PKK ve IŞİD terörüyle mücadele kapsamında değerlendirmelerde bulundu. Gazetecilerin sorularını da cevaplayan Kalın, Suriye'deki gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirterek, Suriye üzerinde yürütülen güç mücadelesinin acımasız bir hal aldığını söyledi.

Kalın, "Türkiye-Suriye sınırını güvence altına alınması için ilave tedbirler alıyoruz. Sınırda hiçbir grubun fiili bir durum yaratmasına izin vermemiz mümkün değildir. Bu güven ve istikrarı ortadan kaldıran bir hamle olacaktır. Biz, PKK intisaplı grupların Suriye Kürtlerinin temsilcisi gibi masaya oturmasına karşıyız. Türkiye'nin Suriye Kürtleri ile bir sorunu yoktur. Suriyeli Türkmenlerle ilgili her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Rusya'nın Türkmenlere saldırılarının meşru yanı yoktur. Bunu Cenevre'de de gündeme getireceğiz." dedi.

Sözcü İbrahim Kalın, Cenevre'deki Suriye Konferansı için arka planda nasıl bir diplomasi yürüttükleri sorusuna, 25 Ocak'ta yapılması planlanan görüşmenin temsil meselesi uzadığı için cuma gününe alındığını hatırlattı. Kalın, şöyle devam etti: "Özellikle Dışişleri Bakanımızın yoğun diploması trafiği oldu. Grupların kimler olacağı çok önceden belirlenmişti. Belirleme sürecinde PYD konusu hiç gündeme gelmemişken, geldiği halde devre dışı bırakılmışken şimdi tekrar son dakika hamlesi ile tekrar PYD'yi Cenevre görüşmelerine katmaya çalışmak şu ana kadar yürütülen çalışmalara ve müzakerelere aykırı bir durum. Orada fiili durum yaratan, diğer grupların üzerine baskı kuran şu ana kadar Suriye muhalefetinin yanında yer almaya rejim ile şaibeli ilişkilerine devam eden PKK terör örgütü ile kirli ilişkilerine devam eden bir grubun orada Suriye Kürtlerini temsilen bulunma iddiası elbette kabul edilebilir bir şey değil. Bu sadece Türkiye'nin değil diğer ülkelerin de kabul ettiği bir nokta olduğu için dün itibari ile nihai karar verildi. Müzakerelere cuma günü gruplar çerçevesinde başlanacak. Orada biz en üst düzeyde temsil edeceğiz."

ERDOĞAN'IN KAYMAKAMLARLA BULUŞMASI

İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, kaymakamlarla buluşmasında kullandığı "Gerekirse mevzuatı bir kenara koyun" ifadesiyle ilgili yaşanan tartışmalara ilişkin ise "Özellikle son aylarda Doğu ve Güneydoğu'da belli belediyelerin ne tür yasa dışı faaliyetler içinde olduğunu biz gördük. Bunu yasal çerçeveye, kılıfa uydurmaya çalışıyor olabilirler. Ama bu hendeklerin çukurların hangi makinelerle ne tür imkanlarla kazıldığı artık herkes tarafından biliniyor. Dolayısıyla burada Cumhurbaşkanımızın yaptığı çağrı doğrudan bununla ilgilidir yani devletin verdiği imkanları devlet aleyhine kullanmaya çalışanların önüne geçmek amacıyla yapılmış bir çağrıdır." karşılığını verdi.

AK Parti Genel Başkan Başdanışmanı Hüseyin Çelik'in çözüm sürecine ilişkin eleştirisine ise Sözcü Kalın, çözüm sürecinin bu ülkeye kazandırdıklarını hatırlatarak, terör örgütünün tarihi bir fırsatı teptiğini, Türkiye'nin bu kazanımların gerisine düşmeyeceğini söyledi. Kalın, "Hedef örgütün silah bırakması burada başka bin mana çıkarmak yanlış olur. Biz kamu düzenini inşa ederken vatandaşların temel hak ve hürriyetlerini garanti altına alacak adımları atmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.

Kalın, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeni anayasa konusunda farklı platformlarda görüşlerini dile getirdiğini ve getirmeye devam edeceğine işaret ederek, Cumhurbaşkanlığı olarak anayasa teklifinde bulunmalarının doğru olmayacağını, bunun TBMM'de gerçekleştiğine işaret etti.

Kalın, konuşmasının sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Güney Amerika, ardından Afrika, mart ayında da ABD'yi ziyaret edeceğini söyledi. CİHAN