İbrahim Kalın'ın yabancı ülkelerde kaçırma faaliyetlerine devam edeceklerini açıkça belirtmesi ABD basınında tartışılıyor
Chuck Ross / The Daily Caller
TURKISH INTEL WILL RUN ‘OPERATIONS’ AGAINST POLITICAL OPPONENTS ON US SOIL, ERDOGAN SPOKESMAN SAYS
Türkiye cumhurbaşkanın bir üst danışmanı Cuma günü, Türk hükümetinin ABD'de de dahil olmak üzere Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi muhaliflerine karşı "operasyonları"nı sürdürmeyi planladığını söyledi.
Erdoğan’ın bu haftaki Genel Kurul’a yaptığı ziyaret öncesinde gazetecilere verdiği demeçte İbrahim Kalin, Türkiye’deki Ulusal İstihbarat Teşkilatı MİT’nin dünya genelinde Müslüman din adamı Fethullah Gülen’in taraftarlarını hedef almaya devam edeceğini söyledi.
“Bizim ilgili birimlerimiz ve kurumlarımız, FETO'nun olduğu ABD veya başka ülkelerde operasyonlarına devam edecekler” dedi Kalın... “Türkiye'nin enselerinde olacağından emin olun” diye de ekledi.
Erdoğan ve Türk hükümeti, Gülen'in milyonlarca takipçisi olduğu söylenen ağına bir saldırı başlattı. Erdoğan, 15 Temmuz 2016'da 250'den fazla insanın ölümüne neden olan darbe girişiminde Pennsylvania'da sürgünde yaşayan Gülen'i suçluyor. Gülen darbeye katılma iddialarınıysa reddediyor.
MİT yetkilileri, Mart ayında Kosova'da altı Türk vatandaşını kaçırdılar ve yargılanmaları için Türkiye'ye geri götürdüler. Adam kaçırma, büyük bir uluslararası kargaşa çıkardı ve Erdoğan'ın Gülen taraftarlarını avlamak için neler yapabileceğini gösterdi.
“Kosova'da yürütülene benzer operasyonlar başka ülkelerde gerçekleştirilebilir. Herkes Türkiye'nin FETO'nun rahat bir nefes almasına izin vermeyeceğini bilmeli” dedi Kalın Cuma günü yaptığı açıklamada, Erdoğan'ın“ bu konuda çok net talimatlar verdiğini” de sözlerine ekledi.
Türk hükümeti, Gülen'in takipçileri tarafından işletilen charter okullar ağını zayıflatmak için birkaç lobi kuruluşu ve avukat tuttu. Lobiciler ayrıca, Obama ve Trump yönetimlerinde 1999'dan beri ABD'de yaşayan Gülen'i iade etmeleri için yetkililere baskı yaptı.
Belki de Türkiye için en yüksek profilli lobici, Donald Trump'ın eski ulusal güvenlik danışmanı olan Michael Flynn'di. Hükümete bağlı bir Türk işadamı, 2016 kampanyası sırasında Gülen'i soruşturmak için Flynn'i işe aldı. Haberlere göre Flynn ve işadamı, Ekim Alptekin, Gülen'in kaçırılması ve Türkiye'ye iade edilmesi üzerine görüştü.
Flynn, Adalet Bakanlığı ve özel danışman Robert Mueller tarafından Türk lobiciliği üzerine araştırıldı. O zamandan beri, başkanlık geçiş döneminde Rusya'nın büyükelçisi ile temasları hakkında FBI'ya yalan söylemekten suçlu bulundu.
Türk medyası da Gülen taraftarlarını hedef aldı.
Daily Caller'ın 2017 yılında bildirdiği gibi, ABD de sürgünde yaşayan en az altı akademisyen ve gazeteci Türk haberleri tarafından izlendi ve fotoğraflandı. Erdoğan'ın kontrolü altında giderek artan medya şirketleri, alışveriş yaparken, koşarken ve hatta çocuklarını yüzme havuzundan alırken bile sürgündekierin fotoğraflarını ve videolarını yayınladılar.
Kalın, “İlgili birimlerimiz çok profesyonel çalışıyorlar” dedi: “Herhangi bir bilgi paylaşamam ama her an her yerde, her şey olabilir.”
Gülen hareketinden bir grupsa, Kalın’in sözlerinin, Erdoğan’ın yaptıklarının uluslararası hukukun “açık ihlali” olduğunu “bariz ve endişe verici bir itirafı” olduğunu söylüyor.
Paylaşılan Değerler İttifakı'nın İcra Direktörü Alp Aslandoğan, “Bu tür operasyonlardan utanmak yerine, onlarla övünüyorlar” açıklamasında bulunuyor The Daily Caller News'e. “Gerçek çabalara ve bunlara karşı ABD hükümeti hızlı bir şekilde karşılık vermelidir.”
Gülen hareketi taraftarları tarafından kontrol edilen Zaman Gazetesi'nin eski editörü Emre Uslu, Erdoğan'ın ABD merkezli temel hedeflerinden biri haline geldi. Uslu, Türkiye'ye döndürülmek için aranan Erdoğan eleştirmenlerinin listesine dahil edildi ve Virginia'daki evinin yakınında Türk basın kuruluşları tarafından izlendi.
Erdoğan taraftarları ayrıca, Türk televizyonunda ABD'den Uslu’yu kaçırma ve onu Türkiye'ye iade etme fikrini açıkça tartıştılar.
Uslu, The DCNF'e “Türkiye artık liderlerinin ne yapacağını tahmin edebilecek istikrarlı bir ülke değil” derken şunu söylüyor: “ABD-Türkiye ilişkilerini daha da kötüye kullanmak isteyenler ABD’de operasyonlar yürütebilirler.”
Uslu, Amerikan topraklarında herhangi bir operasyonda hedeflerinden biri olacağından endişe duyduğunu söylüyor. Ama adam kaçırmaktan daha korkutucu bir şey de söylüyor...
ABD'de ayrıntılı bir iade planının zor olacağını belirten Uslu, 2013'te Paris'teki üç Kürt eylemcinin öldürülmesine dikkat çekiyor. Fransız makamları, MİT unsurlarının muhtemelen suikastta yer aldığını belirlediler.
Erdoğan'ın hedef aldığı bir başka gazeteci olan Aydoğan Vatandaş, MİT'in Amerika'da operasyon yürütmeye kapasitesi olduğunu söylüyor. Ancak, Kalın’ın açıklamalarının, Erdoğan’ın ABD Genel Kuruluna yapacağı ziyaret sırasında kaçınılmaz olarak karşılaşacağı protestoları bastırmayı hedeflediğine inandığını da belirtiyor.
Today's Zaman’ın eski muhabiri Vatandaş, The DCNF’e verdiği demeçte, “Türk istihbaratı bu tür faaliyetleri ABD’de yapabilir. Bu konuda hiç şüphe yok” dedi. Ancak, Türk hükümetinin, ABD topraklarında yasadışı faaliyetlerde bulunarak ABD'deki hâlihazırdaki ilişkisini tehlikeye atacağına inanmadığını da ekledi.
Vatandaş'a göre Erdoğan New York'tayken Kalın olası gösteriler ve protestolar için muhalifleri korkutmayı hedefliyor.
Türk otokrat, 16 Mayıs 2017'de Washington DC'deki Türk büyükelçisinin ikametgahı dışında bir düzine kadar destekçisi bir grup barışçıl protestocuyu acımasızca dövdüğünde sakince izlemişti. Erdoğan, saldırıyı protestocuların ona bir tehdit oluşturduğunu söyleyerek savundu. Ancak olayın videosu, Erdoğan'ın çevresinde, çoğu kadın ve yaşlı olan protestoculara yönelik saldırıyı başlattığını da gösterdi.
Washington'daki Türk büyükelçiliği, yorum taleplerine cevap vermedi.
samanyoluhaber.com