CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, 35. Kurultay sonrası düzenlenen ilk Parti Meclisi toplantısında demokrasi, yargı, medya özgürlüğü ve üniversitelerle ilgili görüşlerinin yer aldığı 10 maddeyi sıraladı. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun bu 10 maddeyi aynen kabul etmesi durumunda bütün kapılarının ve gönüllerinin açık olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Bu ülkeye özgürlükçü demokrasiyi getirelim. Kimse kimseyi üzmesin. Ahlak temelli olacak. Bakın bunların tamamında ahlak temeli var. Adalet temelli olacak. Tamamında adalet vardır. Söylemle olmuyor, güzel laflar edebiliriz ama bunları hayata geçirmeliyiz. Biz açık çek veriyoruz. Bizim milletvekili sayımız belli. Ama bizim düşüncemiz de belli. Eğer siz bu düşünceler doğrudur diyorsanız kanun tekliflerini biz vermeyelim, siz verin. Sizin eseriniz olsun biz de desteklemiş olalım." diye konuştu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, parti genel merkezinde 35. Kurultay sonrası yeni seçilen parti meclisi ve yüksek disiplin kurulu üyeleriyle ilk toplantısını yaptı.

Elinde sopa olan devlet istemediklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, "Halkına hesap veren bir devlet istiyoruz, halkına hizmet eden devlet istiyoruz. Elinde sopa olan devlet ortaçağ devletidir. 21. Yüzyıl Türkiye'sinde böyle devlet istemiyoruz. Vatandaşına hizmet eden ve yeri geldiğinde halkına hesap veren bir devlet istiyoruz. Hukukun üstünlüğüne inanan bir hukuk devleti istiyoruz." dedi.

Türkiye'nin çok darbeler yaşadığını, demokrasi yolunda büyük bedeller ödendiğini belirten Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "İdam sehpasında siyasetçileri, gencecik çocukları kaybettik. Birinci sınıf demokrasi istiyorsanız gelin hep beraber darbe hukukundan Türkiye'yi arındıralım. Madem birinci sınıf demokrasi ve özgürlükçü demokrasi diyorsunuz gelin hep birlikte arındıralım. Açık net söylüyorum her zaman, her dönem darbecilere karşı olduk. Gelin hep birlikte darbe hukukunu değiştirelim. Üçüncü olarak hiç kimse yargıya güvenmiyor. Sokağa çıkın vatandaşa sorun. Kimse güvenmiyor. Yargıyı bu hale kim getirdi? Bu ülkede adalet var diyen kimse yok. İçinde adaletin olmadığı saraylar yaptık. Sadece büyük binaların üzerinde adalet yazıyor. Geçen gün bir AKP'li belediye başkanı soruyor 'Hangi hakime gideceğim ben, adalete güvenmiyorum' diye. Gelin adaleti her türlü vesayetten kaldıralım. Her türlü yasal değişikliğe hazırız."

Milli iradenin parlamentoya tam yansıması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Milli iradenin önüne niye baraj kuruyorsunuz. Bütün algıları yerle bir edeceğiz. CHP'ye yönelik oluşturulan bütün haksız algıları yerle bir etmeliyiz. Gelin siyasal partiler yasasını değiştirelim. Size açık çek veriyoruz. TBMM gerçek anlamda milletin meclisi olmalı. Lider sultasını kaldıralım diyoruz. Beşinci olarak düşünceyi açıklama özgürlüğü. Hem demokrasi diyeceksiniz hem de düşüncesini açıklayanı suçlayacaksın. İfade özgürlüğünü ülkemize getirmezsek nasıl uygar bir ülke haline geleceğiz? Düşüncemizi açıklayacağız ki bir masa etrafında uygarca tartışalım. Altı edya özgürlü. Bir ülkede medya özgür değilse halk özgür değildir. Halkın haber alma kaynaklarını tıkamışsınız demektir. Halk dedikodularla mı bilgi alacak? Haberleri izliyor, gazete alıyor. Medya üzerine baskı kuruyorsunuz şu haberleri yapma yaparsan seni hapse atarım diyorsun. Medya özgürlüğü sadece söylemde olsun diye söylemiyoruz. Gelin anayasa da 3 büyük güçten söz ediyor ya yasama, yargı, yürütme. Dördüncü medya diyelim. Yedi kendi sorunlarımızı kendimiz çözmeliyiz. Bir ülke kendi iç sorunlarımızı çözemezse sorun uluslararası evreye evrilebilir."

TAMAMINDA ADALET VE AHLAK VARDIR

8. madde olarak devletin, elinde sopa olan bir organ olmaması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, "Devletin bir özelliği daha var. Bütün vatandaşlarına eşit davranmalı. İnancı ne olursa olsun, kimliği ne olursa olsun, inanç ve kimlik konusunda devlet vatandaşına karşı kör olmak zorundadır. Gelen vatandaşın kimliğini devlet soramaz, inancını devlet soramaz. Onun yaşam tarzını soramaz. Net çağrı yapıyorum din ve vicdan özgürlüğünü anayasal güvence altına alalım. 9: bir ülke 21. yüzyılda vahşi kapitalizme terk edilemez. Bir ülkenin ekonomisi rant üzerine inşa edilemez. 10: Üniversitelerimiz bilgi üretmeli. Bilgi üretmeyen üniversiteye üniversite denilemez." açıklamasında bulundu.

Düşüncelerini çok açık ve net bir şekilde 10 maddede açıkladığını kaydeden Kılıçdaroğlu şunları söyledi: "Eğer Sayın Davutoğlu 'Biz de bu 10 maddeyi aynen kabul ediyoruz' diyorsa bütün kapılarımız açık, gönlümüz açık. Bu ülkeye özgürlükçü demokrasiyi getirelim. Kimse kimseyi üzmesin. Ahlak temelli olacak. Bakın bunların tamamında ahlak temeli var. adalet temelli olacak. Tamamında adalet vardır. Söylemle olmuyor güzel laflar edebiliriz ama bunları hayata geçirmeliyiz. Biz açık çek veriyoruz. Bizim milletvekili sayımız belli. Ama bizim düşüncemizde belli. Eğer siz bu düşünceler doğrudur diyorsanız kanun tekliflerini biz vermeyelim siz verin. Sizin eseriniz olsun bizde desteklemiş olalım. Ama bu ülkeye çocuklarımıza borcumuz var. torunlarımıza borcumuz var."
CİHAN