Kürdolog eğitimi başladı
-Diyarbakır Dicle Üniversitesinde 150 kişiye Kürtçe
Tezsiz Yüksek Lisans eğitimi verilmeye başlandı
-Eğitimi tamamlayanlar, Kürtçe öğretmeni, Kürdolog
veya mahkemelerde bilirkişi olarak görev yapabilecek
DİYARBAKIR (A.A) - Sema Kaplan - Yüksek Öğretim Kurulunun (YÖK)
onayı ile Dicle Üniversitesinde Tezsiz Yüksek Lisans eğitimine başlandı.
Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) okullarda Kürtçeyi seçmeli ders olarak
kabul etmesiyle doğan öğretmen ihtiyacının giderilmesi için yapılan başvuru
sonrası YÖK tarafından 150 kontenjan ayrılan Dicle Üniversitesindeki (DÜ) Tezsiz
Yüksek Lisans eğitiminde 120 kişi Kırmançça, 30 kişi de Zazaca lehçesinde eğitim
alıyor.
YÖKün onayı ile 3 sömestrden aralıksız devam edecek şekilde 2 sömestre
indirilen eğitimi tamamlayanlar, Kürtçe öğretmeni, Kürt Dili ve Edebiyatında
doktora yaparak Kürdolog veya yerel dil bilirkişisi olabilecek.
Tezsiz Yüksek Lisans eğitimini tamamlayanların doktora için ya Fransaya
gönderilmesi ya da Fransadan gelen Kürdologlar tarafından Türkiyede doktora
eğitimi alması planlanıyor.
DÜ Genel Sekreteri Prof. Dr. Sabri Eyigün, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
Kürtçe eğitime ilişkin, bölge hatta Türkiye kamuoyunun beklentisinden çok daha
hızlı gelişmeler yaşandığını, bu kapsamda 150 öğrenci ile Kürtçe üzerine Tezsiz
Yüksek Lisans eğitimine başladıklarını söyledi. Bu gelişmeyi yalnızca bir dil
eğitimi olarak görmediklerini ifade eden Eyigün, Bu eğitimi Türkiyenin
bütünlüğü, aidiyet duygusunun güçlenmesi ve ülkeye bağlılık açısından da
inanılmaz derecede güçlü bir motivasyon olarak görüyoruz. Bu, vatandaşlık, birlik
ve bütünlük eğitimidir. Yüzyıllardır ihmal edilmiş bir dili, el yordamıyla değil
de, bilimsel yöntemlerle öğretmenin, bu konuda bilinç geliştirmenin mutluluğunu
yaşıyoruz dedi.
-Kürdolog yetiştiriyoruz-
Prof. Dr. Eyigün, Türkiyede Kürtçe alanında yeterli düzeyde bilim insanı
bulunmadığından mevcut öğretim üyelerinin kendi alanlarındaki birikimlerini
Kürdolojiye aktarmaya çalıştığını, ders veren hiçbir öğretim üyesinin Kürdolog
olmadığını söyledi.
Eyigün, eğitim veren öğretim üyelerini 3 yıldır Kürtçe kurs veren hocalardan
seçtiklerini vurgulayarak, şöyle dedi:
Biz Kürdolog yetiştiriyoruz. Kürtçe başlı başına özgün bir dil ve bu dilin
Kürt kültürü, düşüncesi ve felsefesi ile aktarılması gerekiyor. Türkiyeden ve
yurt dışından takviye edeceğimiz öğretim üyeleri ile bunu daha da
bilimselleştirmeye çalışıyoruz. Türkiyede bu alanda öğretim üyesi açığı
yaşandığından doktora programları da açılmış değil. Bu nedenle eğitimlerini
tamamlayanlardan ya belli sayıda öğrenciyi Fransaya gönderip orada eğitimlerini
sürdürmelerini veya belli sürelerle yurt dışından Diyarbakıra gelecek
Kürdologların burada öğrencilere toplu olarak doktora eğitimi vermelerini
sağlayacağız.
Eyigün, seçmeli ders kapsamında Kürtçe öğretmen açığını kapatmanın da diğer
bir gayeleri olduğunu anlatarak, Kürtçe seçmeli ders alanında yeterli düzeyde
yüksek lisans eğitimi almış eleman olmazsa endişem sertifikalı elemanların
istihdam edilmesidir ki bu da yeterli olmayacaktır. Kürtçe madem bu kadar ihmal
edildi, bundan sonra daha sağlam, daha bilimsel temeller üzerinde ilerlemesi
doğru olacaktır. Kürtçe öğretmen alımının yapılacağı 2013-2014 eğitim öğretim
yılına yetiştirmek için kalitede ve müfredatta bir değişiklik yapmadan 2
sömestrde eğitimimizi tamamlayacağız dedi.
Kürtçe Tezsiz Yüksek Lisans eğitimi alanların bilirkişi de olabileceğini
vurgulayan Eyigün, tercümanlık yapılan dilin felsefesi, kültürü, anlayışı ve
sözcüklerin çağrışımlarının iyi bilinmesi gerektiğinden sadece bir sertifika
alınarak tercümanlık yapılmasını doğru bulmadıklarını belirtti.
-Yabancı Kürdologlardan eğitime katkı-
Eyigün, öğrencilerin daha kaliteli bir eğitim alarak daha iyi yetişmesi ve
temellerinin sağlam olması için eğitimi destekler nitelikte yurt dışından ve yurt
içinden bilim insanlarını davet ederek çeşitli organizasyonlar düzenleyeceklerini
anlatarak, bu ay içerisinde İngiltere, Fransa, Amerika Birleşik Devletleri,
Hollanda ve Irakın kuzeyinden Kürdologların Diyarbakıra gelerek bilgi ve
deneyimlerini aktaracağını belirtti.
Dil üzerinde yüksek lisans eğitimlerinin dile hizmet ettiğini, artık
Kürtçede öz eleştiri yapılmaya ve dil politikalarının tartışılmaya başlandığına
dikkati çeken Eyigün, Kürtçe ile Kürt edebiyatındaki barışçıl ve hoşgörü
duygusu öğretildikçe tüm dünya, Kürtleri daha iyi tanıyacak. Shakespearein
Hamlet oyunu nasıl Türkiyede sahneleniyor ve evrensel kabul ediliyorsa, Mem-u
Zin de neden İngilterede oynanmasın ve evrensel kabul edilmesin- Amacımız batı
kamuoyunda Kürtleri edebiyat ve sanatla gündeme getirmektir dedi.
Tezsiz Yüksek Lisans Programında eğitim veren DÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Hasan Tanrıverdi, Diyarbakırda Tezsiz Yüksek Lisans programında ciddi bir eğitim
süreci yaşandığını söyledi.
Tanrıverdi, programa katılan, fiilen öğretmen olan veya formasyonu bulunan
öğrencilerin haftada 2 gün eğitim aldığını da ifade ederek, 2013-2014 eğitim
öğretim yılında öğrencilerimizin Kürtçe öğretmeni olarak atanma durumu var.
Okullarda verilen seçmeli ders eğitimleri branş öğretmenlerince verildiğinden
yeterli düzeyde değil. Bu alanda ehil olan insanları yetiştirmek istiyoruz
dedi.
-Tüm anadillerin yaşamaya hakkı var-
Eğitime katılan ve bir köy okulunda müdür olan Servet Bingöl, anadili olan
Zazaca lehçesini akademik olarak öğrenmenin heyecanını yaşadığını söyledi.
Bingöl, okullarda seçmeli olarak dil eğitimi verenlerin bu alanda
formasyonları bulunmadığını ifade ederek, Aldığımız eğitimle öğrencilere daha
faydalı olacağımıza inanıyoruz. Hedefim bu dili iyi öğrenerek bu alanda kendimi
geliştirmek sonrasında da öğrenci yetiştirerek faydalı olmaktır. Çocukların
başarısı için bizim bu eğitimi almamız son derece önemli dedi.
Özel bir eğitim kurumunda müdür Mehmet Çapak ise, UNESCOnun araştırmalarına
göre Zazacanın gelecek 50 yıl içinde yok olacak diller arasında yer aldığının
belirlendiğini ifade ederek, bu çalışmalarla Zazacanın yok olmaktan kurtulduğunu
savundu. Nasıl ki her canlının yaşama hakkı varsa bence tüm ana dillerin de
yaşama hakkı vardır diyen Çapak, devletin bu konuda eğitim kurumlarının önünü
açmasının kendileri için büyük bir fırsat olduğunu dile getirdi.
Yayıncı: İrfan Cemiloğlu