Khan, "Parlamento grubunun belirlediği İslamofobi tanımını kabul etmek Muhafazakâr Parti içinde ve toplumun genelinde İslam karşıtlığına yer olmadığını gösterecek en güçlü işaret olacaktır." yazdı.

Özellikle iktidardaki Muhafazakar Parti'nin İslamofobi karşısında daha çok çaba sarf etmesi ve topluma mesaj göndermesi gerektiğine dikkat çeken Khan, son yıllarda durumun böyle olmadığına vurgu yaptı:

"Bizzat kendim Muhafazakâr Parti üyelerinin ve destekçilerinin İslam karşıtı tacizlerine maruz kaldım. Bana yönelik ya da benim hakkımda yaptıkları İslam karşıtı yorumlar nedeniyle üyelikleri askıya alınan ya da haklarında dava açılan Muhafazakâr Parti üyelerinin sayısını artık tutamıyorum."

Mektupta Khan "Christchurch saldırıları ardından İngiltere'deki Müslümanların güvenliğini sağlamak sadece bir polis ve güvenlik sorunu değildir. Bu bize aynı zamanda toplumumuzun geneline ve siyasal çekişmenin içine sızmış olan İslamofobi ve Müslüman tacizinin kökünü kurutmak için dur durak bilmeden çalışmamız gerektiğini de gösteriyor. Bu çabada siyasi partilerin başı çekmesi ve topluma güçlü bir örnek oluşturması hayati önemdedir." ifadelerine de yer verdi.

Geçen hafta İslam karşıtı yorumlar yaptığı belirlenen onlarca Muhafazakar Partilinin üyelikleri askıya alınmıştı.

Guardian, Christchurch saldırıları ardından İngiltere'de Müslümanlara karşı işlenen nefret suçlarda yüzde 593 artış olduğunu belirtti.

Khan mektubunda Muhafazakâr Parti'den kendisine yönelik yapılan İslam karşıtı yorumların sadece kendisiyle ilgili olmadığını, bu hakaretlerin toplumun geneline verdiği mesajın çok endişe verici olduğunu belirtti. 

Khan, "Kendi partim içindeki Yahudi karşıtı yorumlar da dahil olmak üzere, ırkçılığa karşı her zaman sesimi yükselttiğimi biliyorsunuz." yazdı.

Pakistan göçmeni yoksul bir ailenin çocuğu olan Khan 2016 yılında İşçi Partisi'nin adayı olarak Londra Belediye Başkanı seçilmişti.